Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Bommm!

Bommm!

Tokat’ta pusu, 7 asker hayatını kaybetti.
Bağdat’ta şiddetli patlamada 155 kişi hayatını kaybetti. Batman’da ilçe Jandarma Komutanlığı'na ait askeri lojmanlara teröristler tarafından el bombaları atıldı. Bunlar tesadüfi değil.. Bu karanlık planların arkasında kimler var, onu da öğreniriz belki yakında.. Aslında, Türk - Kürt, Asker - Sivil, kim olursa olsun, kim haksızlık yapıyorsa, hep birlikte karşı çıkmamız gerek.. Kürt muhtara pisliğini yedirene de, çocukları sokağa salıp, araçları kundaklatana da.. Bu karanlık ve kirli oyuna kim destek veriyorsa, Türk de olsa, Kürt de olsa, aynı kirli ve karanlık oyunun parçasıdır demektir..
Sokak gösterileri ve kundaklama faaliyetleri, devam ediyor..
Demokratik Toplum Partisi Grup Başkanvekili Gülten Kışanak, Tokat'ın Reşadiye ilçesinde 7 askerin pusu kurularak şehit edilmesi ile ilgili bir soru üzerine partisi adına ilk yorumu yaptı: Üzgünüz. Bu bir provokasyondur!
DTP saldırıyı kabul etmedi. Ama DTP’nin içindeki bir kanat, şu günlerde şahin kesildi ve hiç de barış sürecini destekleyen tepkiler vermiyorlar. Ayna’nın sözleri ortamı geriyor.. DTP, sanki bütün Kürtleri temsil ediyormuş gibi bir dil kullanıyor.. Kuşkusuz DTP önemli ve Kürtlerin %20’sinin oyunu alsa da önemli bir etki gücüne sahip. Yoksa AK Parti’nin içindeki Kürt milletvekili sayısı, DTP’nin milletvekili sayısından fazla..
Bu etki gücünü, biraz da örgüt ve şiddet gücüne borçlu..
DTP bugün, Kürtlerin demokratik haklarından önce, PKK ve Apo’nun kişiliğini önceleyen bir politikaya indirgemiş durumda.. Kürt sorununun çözümü adına, kendi ideolojik, politik, liderlik kadrosunun varlığını ve güvenliğini tahkim etme, politik varlığını tek meşru çatı olarak kabul ettirme çabasında.. Kuşkusuz DTP gerçeğini kabul etmeden de sorunun çözümüne katkı sağlamak mümkün değil.. Beğenseniz de beğenmeseniz de böyle bir realite var.. Müslüman Kürt realitesi gibi, başka realiteler de olduğu gibi..
Aslında bunun için siyasi bir talepden önce toplum vicdanında meşruiyet kazanması gerektiğini hesaba katmıyorlar.. Bunun için hukuk devleti, demokrasi, kendileri için istediklerini başkaları için de istemelerinden geçtiğini bir türlü düşünmüyorlar. Kürt siyasetçiler için Kürt sorunu dışındaki tüm sorunlar teferruattan ibaret..
Aslında Kürt Ergenekonu çözülmeden, DTP kendi içine bakmadan barış yönünde fazla mesafe katetmek mümkün değil..
Aslında DTP, Tek parti döneminde, özellikle de İsmet Paşa döneminde biçimlenen anlamda Metodik Kemalist bir hareket. Laik, cumhuriyetçi, bir ulus oluşturma çabası.. Pozitivist.. Feodalizme karşı. Rol model olarak lider kadrosu kimi örnek alıyor, bakın bakalım.. DTP Kürt modernleştirmesinin aracıdır.. Din ve yerel kültürle ilişkisi, Kemalistlerin ilk dönem ilişkisinden daha derin değildir..
Bu işin Kıbrıs ayağı da daha bekliyor.. “Yavru Ergenekon”, “Ana Ergenekon”un bütün unsurlarını içinde taşıyor..
“Saldırıyı PKK değil de DHKP-C gerçekleştirdi” iddiası dolaşıyor ortalıkta..
Böyle bir şey bekleniyordu aslında.. Alevi kesime yönelik, onları sokağa dökecek bazı çıkışlar da olabilir şu günlerde.
Bu düzen herkesle kavgalı aslında.. Sağ-sol-liberal, demokrat, Alevi-Sünni, Kürt-Türk, kavgalı olmadığı kim var..
Kim gerçekleştirirse gerçekleştirsin, tetikçinin arkasında kim var ona bakmak gerek..
Tam da DTP’nin kapatılması konusunun Anayasa Mahkemesi tarafından ele alındığı gün..
Ve Erdoğan Amerika’da..
İmam-Hatipler ile meslek okullarının katsayı sorunu ve başörtüsü konusu yine gündemde..
Ergenekon davasında sanık Sayın, darbe girişimini Encümen-i Daniş’le ilişkilendiren açıklamalarda bulundu.. Kıvrıkoğlu’nun ve bazı STK’ların adı geçti..
3 paşanın ifadesi alındı ve inceleme devam ederken, 3 paşanın daha şu günlerde ifade vermek üzere savcılığa celbi bekleniyor..
Bu DTP’nin kapatılması hikayesindeki zamanlama da son derece ilginç..
Aslında DTP’nin kapatılmasının pratikte hiçbir sonucu yok. Yeni partinin adı, amblemi, tüzüğü, kurucuları hepsi hazır.. Seçime girme sorunları da yok. Gerekirse bağımsız girer, yine kazanır gelirler.. Bu milletvekillerinin hepsine siyaset yasağı koymak da çözüm değil. Yerine gelecekler daha ılımlı olmayacak ve en az bu seviyede 100 tane kadro da oluştururlar..
Bu milletvekillerinin milletvekilliği düşürülecek olursa, birileri ara seçim, arkasından erken seçim konusunu gündeme getirebilir.. Konu AİHM gider, AİHM tedbir kararı alır.. Sokak gösterilerinin önü alınamaz.. Yeniden yargılama konusu gündeme gelebilir. Milletvekillerinden bazıları tutuklanabilir. Bu barışa hizmet etmez, terörü caydıracak bir gelişme olmaz bu.
Sanırım onun için birileri bu konunun üzerine gidiyor..
Hani daha bugünden yarına bir karar çıkmayacak.. Karar çıktıktan sonra itirazi kayıtlar, gerekçeli kararın yazılması, derken aylar geçebilir. Zaten şunun şurasında 2010’da seçim kampanyası başlayacak.. Yani DTP’nin Meclis’ten dışlanması halinde, ancak 8-10 ay bunu garanti edersiniz..
Bana kalırsa, eğer iyi değerlendirilirse, bu süreç iktidarın elini güçlendirebilir.. Bu olaylar yargı reformu ve parti kapatmayı daha da zorlaştıran, hatta siyasi partiler ve seçim yasasını yeniden ele almayı sağlayacak birtakım düzenlemeler için tarihi bir fırsata dönüşebilir..
Sert esen rüzgarlar, CHP’nin kolunu kanadını kırabilir. Bana kalırsa Şişli Belediye Başkanı Sarıgül’ün yelkeni, siyaset denizine açılmak için rüzgar bekliyor gibi..
Birilerinin DTP’lilere, “zor oyunu bozar” demesi gerekiyor.. “Haddinden fazla şiddet gayedeki hikmeti yok eder.”
Erdoğan’ın ABD dönüşü, süreç oldukça hızlanacak gibi. Birilerinin umduğu gerçek olmadı. Yani Erdoğan ABD’den dönerken moralsiz değil.. Kimileri, özellikle Afganistan, Irak, İsrail, Kıbrıs, Ermenistan, Rumlarla ilgili konularda Erdoğan’ın zorlanacağını düşünüyorlardı.. İran’la ilişkiler konusunda sorun yaşanacağını varsayıyorlardı. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı.. Yarım saat olarak planlanan görüşmeler 2 saat sürdü..
Erdoğan şimdi eli daha da güçlenmiş olarak dönüyor Amerika’dan.. Ve Türkiye bundan sonra neler olacağını merak ediyor..
Önce de son saldırının faillerinin bulunmasını ve bu saldırıların tekrarlanmasının önlenmesini, sokak çetelerinin arkasındaki karanlık elin deşifre edilmesini.
Selâm ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi