Bugüne kadar hep guguk kuşu konuşmuştu.
Ortalık “Guguk! Guguk!”tan geçilmiyordu.
Yine ve her zamanki gibi onun konuşması bekleniyordu. Çünkü o guguka onur salan adamdı. O konuşur ve söz biterdi. Hukukun esamisi bile okunmazdı.
Yine başladı konuşmaya!
“Guguk guguk” sesleri uzaya yayılmaya başladı!
“Bu Meclis Anayasa yapamaz!”
“Anayasayı elbette ve kesinlikle darbeciler yapar!”
“Herkes haddini bilsin!”
Bu “herkes haddini bilsin!” hitabı 367 kez tekrarlanmış!
Televizyon seyircileri bu alışıldık sesi ninni sayıp tam uyumak üzereyken hukuk konuşmaya başlamasın mı?
Hukuk 1961 Anayasası’nın hukuki açıdan kara bir leke olduğunu söylemiş önce.
Pek tabii guguk asıl kara lekenin o dönemdeki siyasi partinin icraatları olduğunu söyleyerek cevap vermiş. Bunun üzerine hukuk da eğer bir baskı varsa bunun 1950 öncesinde, CHP devrinde daha büyük olduğuna dikkat çekmiş ve 1961 Anayasası’nın özgürlükçü olduğunu savunmanın tam manasıyla komedi olduğunu belirtmiş…
Böylece iç guguk yollarını tüketince, hemen hariçten guguk atmaya başlamış. Alamanların Vaymar örneğini ortaya dökmüş.
Hukuk “Siz Vaymar hakkında hiçbir bir şey bilmiyorsunuz, Vaymar’daki kurumların rolü hakkında hiçbir bilgiye sahip değilsiniz, Siz Vaymar’da Nasyonal Sosyalizmin nasıl iktidara geldiği hakkında hiçbir bilgiye sahip değilsiniz” demiş.
Guguk guguk olalı böyle bir sert kayaya toslamamış.
Derhal, “sen bana gerçekleri anlatamazsın, haddini bil” demiş!
Hukuktan cevabını almış tabii: “Siz benim haddimi bildirecek durumda değilsiniz!”
Buyurunuz size durum: Artık hukukun konuşma zamanı.
Türkiye’de gerçekten artık sadece hukuk konuşmalı. İdeolojik beygir gözlükleri takmış gugukçular değil!
Guguk devri, bu diyalogtan sonra bitti!
Şimdi hukuk devri. Genç hukukçular! İdeolojik prangaları kırın! Zihinleri hürleştirin!
Ülkenin insanlarının siyasi rüşdü olmadığı yolundaki gugukçu zihniyeti yıkın. Vesayetçi guguka karşı hukuk hakim olsun!