Mahir Kaynak

Mahir Kaynak

Tepki yanıltıcıdır

Tepki yanıltıcıdır

Bir yazımda halkın bir dağ gibi olduğu, ondan işittiğiniz seslerin aslında bir yankı olduğunu ve duyduğunuz sözlerin sizin sesinizin yankısı olduğunu yazmıştım. Halkı yönlendirmenin ikinci yolu önceden planladığınız eylemlerle onun istediğiniz tepkiyi göstermesini sağlamaktır. Günümüzde düşünce düzeyinde sınırlı tartışmalar yapılıyor, söylemler polemiğin ötesine gitmiyor. Gelişmeleri öngörmüyor sadece gerçekleştikten sonra nasıl yorumlamamız isteniyorsa öyle sonuçlar çıkarıyoruz. Mesela ekonomik kriz başladığı andan itibaren bunun dünya ölçeğinde nasıl sonuçlar yaratacağını, yakın ilişkimiz olan Avrupa’yı nasıl etkileyeceğini bilmiyorduk. Bugün bu etkiler ilk sonuçlarını veriyor ama nihai durumun ne olacağını ve ülkemizi nasıl etkileyeceğini bilmiyoruz. Bölgemizde etkin büyük güçlerin nasıl bir projeyi gerçekleştirmeye çalıştığı bilinmiyor.
Halkı yönlendirmenin ikinci ve en etkili yolu bir takım eylemlerle onun tepkilerinin istenen yönde oluşmasını sağlamaktır. Günümüzde bu yolun etkin biçimde kullanıldığını görüyoruz. Gündemin en çok konuşulan konuları ortaya çıkarılan hukuk ya da ahlak dışı eylemlerdir. Bu bilgi ve belgelerin iki özelliği olduğu gözlenmektedir. Birincisi geçmişteki eylemlerin kayıt altına alınmış olması ikincisi bu kayıtların geniş bir alanı kapsamasıdır. Yani halkın önüne konulan belge ve bilgiler hem dikey olarak zaman içinde hem de yatay olarak kapsadığı alan açısından son derece geniştir. Bunlar geçmişte kayıt altına alındığına göre bugün yaşadıklarımız önceden planlanmıştır. Bunların ortaya çıkmasını istemediğim sanılmasın. Sadece bunları kim niçin yapıyor, hedefi ne sorularına cevap arıyorum. Bu sorular sürecin kesilmesini gerektirmez ama eğer bu odağı bilirsek bundan sonraki hamlesinin ne olacağını kestirebilir ve oyununu oynamasına izin veririz ya da engelleriz.

Eğer izlediğimiz politikayı desteklediği için bunların kullanılmasına göz yumarsak ve memnuniyetle karşılarsak ilerde aynı metotların bize karşı kullanılması halinde yapacağımız hiçbir şey kalmaz. Deniz Baykal için yıllar öncesine ait bir belgenin ortaya çıkışı herkes için bir dosya hazırlanmış olabileceğini düşündürüyor.

Yapılacak şey siyasi mücadeleyi polemiklerin ötesine taşımak, işimize yarasa bile operasyonları dikkatle izlemek ve adaletin siyasi hedeflere ulaşmak için bir araç olarak kullanılmasına izin vermemektir.

Darbe teşebbüslerinin iki boyutu vardır. Birincisi siyasidir ve darbe engellenince bu sorunun bu boyutu çözülmüş olur. Eğer bu teşebbüse yakın herkes cezalandırılırsa bu hukukun gereğini yerine getirilmesidir ama siyasi sonucu yoktur. Yani önce darbe teşebbüsü boşa çıkarılır sonra yargılama başlar. Darbe hukuk yoluyla engellenemez.

Bir ülkede birbirini tasfiye etmeye çalışan odaklar varsa orada siyasi mücadele değil siyasi istikrarsızlık vardır. Bu istikrasızlık bir oluşum sürecidir ve değişimler var olan yapı içinde gerçekleşmez aksine yapı değişir. Ülkemizin yeni dünya düzenine ayak uydurması için yeni bir yapılanmaya gerek olduğu düşünülebilir ama herkesin sorumluluk duygusu içinde bu yeni yapıya katkı sağlaması gerekir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mahir Kaynak Arşivi