CHP’de son durum
Baykal ile ilgili kaset yayınlandıktan sonra bir televizyon programında şu değerlendirmeyi yaptım: Bu eylemle ilk önce Baykal’ın istifası sağlanacak ama daha sonra onun masum olduğu ispatlanarak itibarının iadesi sağlanacaktır.
Bu değerlendirmeyi yapmamın sebebi şuydu: İftiraya uğrayan bir kişi mücadele eder. Karşı tarafın isteklerine boyun eğmez. Karşılaşılan senaryonun doğal bir refleks olmadığını, hesaplı ve planlı bir davranış olduğunu düşünüyordum. Bir güç şantajla ya da ikna ederek Baykal’dan istifa sözü almış ama ortada herhangi bir neden olmadan böyle bir davranışın anlamsız olduğu düşünülmüş ve kaset senaryosuna başvurulmuştu.
Baykal’ın AK Parti’yi sorumlu tutmasının bu projenin ikinci safhasında etkisini göstereceğini düşündüm. Önümüzdeki dönemde bu ithamın sonuçlarını göreceğimizi ve olayın bir biçimde iktidara bulaştırılacağını tahmin ediyorum. Yani siyaseti tanzim projesi CHP ile sınırlı kalmayacak daha geniş bir boyutta gerçekleştirilecektir.
Olaylar ya tesadüfen ya da bilinçli olarak istenen sonuçlara ulaşılmasını sağlıyordu. Artık Baykal’ın tükendiğini düşünen CHP kurmayları Kılıçdaroğlu’nu aday gösterdiler ama kasetin sahte olduğunun ileri sürülmesi onları zor durumda bıraktı ve bu durumun telafisinin imkansız olduğu söylenebilir. CHP’yi ele geçirmek isteyenler ilerde komplonun hazırlayıcısı olmakla bile itham edilebilirler. Önümüzdeki dönemde yeni bir CHP ile karşılaşabiliriz.
CHP devleti savunan bir parti olmaya devam edecektir ama bu devletin hukuksuzluk ve halka uzak olması anlamına gelmeyecektir. Bir halkın güçlü bir devlete sahip olmadan ayakta kalamayacağı savunulacak ve devletin giderek güçsüzleştirildiği iddia edilecektir. Yani devletle halkı birleştirecek bir politika izlenecektir.
Yeni bir sol dünya görüşünün ortaya konacağını ummuyorum. Henüz kadroları içinde bu konuda düşünce üretenler mevcut değil. Slogan düzeyinde sosyal adalet ve eşitlikten söz edilmesinden öte bir dünya görüşünün ortaya çıkması zor görünüyor.
Partinin ulusalcıları içine alması beklenir. Bu onların çizgisine gelmek biçiminde olmayacak, onların çok kültürlülüğe ve dine hoşgörüyle yaklaşmasını sağlamayı amaç edinecektir. Ancak bunun kolay olduğu söylenemez. Özellikle Kürt sorununu sadece otoriteye isyan olarak gören, onların sosyal ve ekonomik sorunlarına kayıtsız kalan bu kitlenin değişimi zor olacaktır.
Yeni siyasi hareketler gelişecek ortam bulamayacakları için teşebbüs düzeyinde kalmaları ihtimali yüksektir. Bugün siyasette temsil edilmeyen grup devleti savunanlardır. Eğer CHP bu boşluğu doldurabilirse diğer hareketler için gelişecekleri boşluk kalmayacaktır.
Olayların sadece CHP’yi etkileyeceğini düşünmek yanlıştır. Daha geniş bir düzenlemenin ayak sesleri duyuluyor ama sonuç tüm siyasi aktörlerin yeni şartlara uyum sağlamasıyla sonuçlanacak ve bir kriz ortamı doğmayacak gibi görünüyor ya da bunu temenni ediyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.