Mehmet Ali Birand çok uğraştı, giderayak Genel Kurmay Başkan’ı İlker Başbuğ’u Kanal D Ana Haber’e çıkarmak için. Ama olmadı. Başbuğ, 32. Gün’e çıkarım, ama program gece onda yayınlanırsa diyesiymiş falan filan.

Sonra Birand, bütün bir kış geceli gündüzlü çalıştığından, tatile gitti.

Uğur’da Çeşme’ye kafa dinlemeye gitti gider derken, topa bi çaktı, Başbuğ’u haberlere çıkardı. Birand döndü bi baktı ki, top ağlarla kucaklaşmış!

Burası işin gırgır tarafı.

Gelelim gırgır olmayan yanına.

Programda ilginç açıklamaları var Başbuğ’un. Ancak atanmıştan çok seçilmiş biri gibi konuşmasını yadırgadım. Hani Milli Savunma Bakan’ı böyle konuşsa, anlayacağım. O, seçimle gelmiş. Son hesaplaşmada

devlet memurudur Başbuğ.
Devlet memurunun görev tanımında yorum yoktur, değil mi?

“Ne zaman terör eylemleri azaldı ya da hiç olmadı; biz bunu yanlış algıladık. Sanki terör örgütü bitti, dağıldı. Aslında dağ kadrosu duruyordu.”

Terör eylemleri bitti ya da çok yavaşladı ama biz bunu yanlış algıladık, ne demek? Bunu doğru algılamakla yükümlü olan kimdi?

Merkez Bankası mı? Tarım Bakanlığı mı? Yoksa Genel Kurmay Başkanlığı mı? İstihbarat eksikliği mi var? Sağ elin ne yaptığını sol el bilmiyor mu? Ne oldu da yanlış algılandı PKK’nın bitip bitmediği?
Evlatları şehit düşen ana babalara “biz şu şu şu nedenlerle yanlış hesap yaptık!” diyecek kimse yok mu Sayın Başbuğ?

Gelelim yargı sürecindeki kişiler için “haksız yere suçlama” demesine Sayın Başbuğ’un. Yargı sürecine girildi diye bir çok habere sansür koyan Genel Kurmay Başkanlığı’dır. Hukukun üstünlüğü ilkesine de sık sık gönderme yapar Sayın Genel Kurmay Başkanı.

O zaman soralım: Ad vererek , henüz yargı sürecindeyken dava, kimilerini suçsuz ilan etmek, hukuk ve hukuğun üstünlüğü kavramlarıyla nasıl bağdaşır? Konuların üzerinde duyarlı olmak, titizlikle soruşturmaları yapmak konusundaki görüşlerine Sayın Başbuğ’un herkes katılır. Ama yargı süreci sona ermeden, kimilerini suçsuz ilan etmek, yargıya baskı anlamına gelir en azından.

Başbuğ’un giderayak televizyonda ve yazılı basında açıklamalar yapması emeklilik sonrası bazı düşünceleri ya da beklentileri olduğu izlenimini uyandırmış kimilerinde. Bence ilgisi yok. Çünkü söyledikleri hepimizin üç aşağı beş yukarı tahmin edebileceğimiz şeylerdi. Sayın Başbuğ’a hayırlı emeklilik diliyorum efendim...



Sövene eyvallah geçmiş olsun diyenler sağolsun

Efendim, biopsi sonuçlarını dün aldım.

Tertemiz çıktı. Dua ettiğini bildiren, geçmiş olsun dileklerini ileten, sayısı yüzün üzerindeki STAR okuruna çok çok teşekkür ediyorum; Allah hepinizden razı olsun.

Geber inşallah yandaş köpek, diyen üç kişiye de eyvallah. Hiç olmazsa zahmet edip yazıyı okumuş, bir şey yazmak ihtiyacını duymuşunuz.Allah sizlere de uzun ömür versin; böyle korku yaşatmasın!