Başörtülü milletvekili neden olmasın?
- Önce bir iddiada bulunayım:
Aslında CHP, başörtüsü ile ilgili düzenlemeyi, sırf, baş örtme imkânını üniversite öğrencisi ile sınırlamak için istiyor.
Türkiye, öyle bir noktaya geldi ki başörtülü olarak üniversiteye gitmeyi yasaklamak, kimsenin savunamayacağı bir şey oldu. CHP adına yasağı savunmak, toplum dışı hale gelmek ve gerçekten insanlık dışı bir yasağı savunmak demekti. Kılıçdaroğlu bunu fark etti ve bu insanlık dışı konumdan çıkmayı, kendisi ile birlikte CHP'ye gelen yeni duruşun göstergesi gibi sundu.
Ama henüz yasağın kalkmasını, daha doğrusu mutlak anlamda özgürlüğü içselleştirmiş olmadığı için, bir ve CHP'de bu noktada müthiş bir fikir karmaşası bulunduğu için, iki işin üniversite çerçevesinde bitirilmesinde direniyor.
Korkusu, esen özgürlük rüzgârının, başörtüsü ile ilgili Türkiye gerçeğini hem eğitimin tüm katmanlarına hem de kamu görevine taşıyacağı noktasında toplanıyor.
İlk ve ortaöğretimde başörtüsü neden yasak olsun?
Kamu görevinde başörtüsü neden yasak olsun?
Bu noktalarda yapılan tüm yasakçı itirazların içi boş.
Yasakçı itirazların tümü, bir giyim tarzının (baş açıklığı) mutlaklaştırılması ve onun dışındaki giyim tarzlarının meşruiyet dışına çıkarılması yaklaşımından kaynaklanıyor. Oysa böyle bir ölçüyü kim koyabilir ki?
Bu noktada AYM ve benzeri yargı organlarının kararı ise temel insan haklarına aykırılığı dolayısıyla tamamen hukuk dışı...
CHP henüz bu yasakçılık alanından dışarı çıkabilmiş değil. (Cumhurbaşkanı'nın 29 Ekim resepsiyonuna, sırf başörtülü katılabilme imkânı sebebiyle katılmama kararı verdiler.)
Ama Türkiye gerçeği, er geç bunu aşacak. Eğer Türkiye'de kadınların yüzde 60'ı bir şekilde başını örtüyorsa ve Türkiye'de demokrasi varsa bu yasakların sürmesi imkânsız.
Yasağı sürdüren her irade, CHP'nin siyasi iradesi de yargı kurumlarının iradesi de meşruiyet dışı kalmaya mahkûm.
Kendi insanınızın hayat tarzını yasa dışı ilan etmek... Ondan sonra da birilerinin mahalle baskısına maruz kalacağı kaygısına kapılmak... Yani bir yandan milyonları boğacaksınız, öte yandan mevhum (vehme dayalı) bir endişeyi, boğma gerekçesi haline getireceksiniz. Bu sürdürülebilir mi?
....
"Kamu görevi tarafsızlık ister" gibi bir argüman dolaşıp duruyor. Bin kere yazıldı, ben de yazdım, başı açıklık neden mutlak tarafsızlığın sembolü olabiliyor ki? Sordum: "Nur Serter yargıç olsa, karşısına gelen başörtülü bir genç kız onun tarafsız görev yapacağından emin olabilir mi?" diye... Olabilir mi? Orada da, Nur Serter'in karşısına yargılanmak üzere gelen başörtülü bayan, "tarafsız olamama" özrü ile malul mü sayılacak?
İşte abesin dik alası!
....
Türkiye'de kadınların yüzde 60'ı başlarını bir şekilde örtüyor ama başörtülü kadın milletvekili seçilemiyor.
Belediye başkanı da seçilemiyor. Belediye meclislerinde defacto yer alabiliyor, alıyorsa...
Ne bu? Hukuk mu?
Başörtülü kadın neden milletvekili seçilemiyor?
Meclis'te herkesin tarafı belli oluyor da başörtülü kadının tarafı belli olduğunda mı tarafsızlık ihlal edilmiş oluyor?
Meclis kamusal alanmış! Orada başörtüsü olmazmış!
Ne acayiplikler üretmişiz bir akıl dışı yasağın savunulması için?
Ben merak ediyorum, diyelim İstanbul'dan başörtülü bir kadın bağımsız aday olsa (Partilerin cesaret edip aday gösteremeyeceğini düşündüğüm için bağımsız adaydan söz ediyorum) ve seçilse ne olacak? Meclis'e giremeyecek mi? Ecevit'in, Merve Kavakçı'yı boğma eyleminde seslendirdiği "Burası devlete meydan okunacak yer değildir" öfkesini kim dillendirecek?
....
Başı açık öğrenciye garanti vermek... Yani, böyle bir ihtiyaç olacak mı Allah aşkına?
Yalova Üniversitesi'nde 3 bin küsur öğrenci varmış, bunun sadece 8 tanesi başörtülü imiş. Hadi, yasak kalktığında, şimdi başını açanlar da örtmüş olsun, bu, yüzde kaça tekabül edecek? Ve bu yüzde üç-beş-onluk kesim, geriye kalan yüzde 80'e 90'da tahakküm edecek! Ya da anneler babalar kızlarına baskı yapacaklar, başlarını örtmeleri için! Ve devletimiz, memleketin çocuklarını analarından babalarından daha çok düşündüğü için onların özgürlüklerini korumak amacıyla baş örtmeye yasak uygulayacak...
Böylesine iç içe geçmiş bir saçmalığı tahlil etmek bile kolay değil.
...
Türkiye, aslında, başörtüsü olayında, 80 küsur yıldan bu yana içinde bocaladığı, sistem planındaki saçmalığı aşmaya çalışıyor. Kolay olmuyor, ne yazık ki bu ülkenin özellikle kız çocukları, bu sistem saçmalığı kolay aşılamadığı için yıllarca bedel ödüyorlar.
Ama aşılacak; zamanı geldi bunun. CHP ve yasakçı alanda kümelenenler çağa direniyorlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.