Klişeleşmiş cümlelerle sorunları anlamak ve bunlara çözüm üretmek ne kadar mümkündür bilemiyorum.
Fatih Altaylı'nın Habertürk'teki "Kim anasından lider doğdu" başlıklı yazısını okurken, bu genellemeye bir istisnai ekleme yapayım dedim.
Altaylı bu savına örnek vermek için şöyle bir karşılaştırma da yapmıştı:
"Lider doğulmaz, olunur.
Kumaşınızda varsa 'iyi lider' olunur. Şu anda Türkiye'deki en iyi lider kim? Hiç tartışmasız Başbakan Erdoğan.
Sadece Türkiye'deki değil, dünyadaki en etkileyici liderlerden biri. Peki Tayyip Erdoğan 1 günde mi lider oldu? Asla!"
Erdoğan'ın Başbakanlığa uzanan yıllarda neler yaptığını anlattıktan sonra da şu yargıya varmış Altaylı:

Kumaş farkı mı? "
Kılıçdaroğlu'nun kumaşında Tayyip Erdoğan kadar liderlik var mı bilmiyorum. Ama aralarında uzun bir süre farkı var. Şimdi mesele, Kılıçdaroğlu bu 'süre' farkını ne kadar zamanda kapatacak veya kapatabilecek mi? Göreceğiz."
Benim hatırladığım istisnai durumlara gelince...
Örneğin Hun İmparatoru Atilla ellerini yumruk yapmış olarak doğmuş.
O dönemde (M.S. 5'inci yüzyıl) doğum klinikleri ve uzman doktorlar olmayacağına göre, herhalde komşu çadırdaki ebe kadın bebek Atilla'nın yumruklaşmış elini zorla açmış.
Atilla'nın avucunda kan varmış.

Sezar ve sezaryen
Doğuştan ne olacağı avucuna yazılmış, bu efsaneye göre Atilla'nın.
Roma'nın efsanevi diktatörü Julius Sezar da "Sezaryen"le doğmuş.
Annesinin karnını kesip dışarıya çıkarmışlar Sezar'ı.
Bu yüzden olacak Latinlerin argosunda Sezar "Fırlama" anlamına da gelirmiş.
Yani bazıları analarından ne olacakları belli biçimde doğabilir.
Ama bunların bir şey olduktan ya da "Lider" konumuna geldikten sonra ne yapacaklarını kimse bilemez.
Mesela İngilizlerin sorulu cevaplı bir fıkra-bilmeceleri vardır.
Şöyledir bu:
SORU- Kralların sporu nedir?
CEVAP- Kraliçeler...
İsveç'te yeni yayınlanan bir kitapta Kraliçe Elizabeth'in de kuzeni olan Kral Gustaf'ın Stockholm'de bir mafya babası tarafından işletilen bir kulüpte, içinde striptizcilerin de bulunduğu çılgın seks partilerine katıldığı anlatılıyor.

Kralın farklı sporu
Bu iddialar doğru ise, demek ki kralların kraliçeler dışında da sporları olabiliyormuş.
Aslında İngiltere Kraliçesi'nin bu duruma şaşırmaması gerekir.
Çünkü (galiba) büyük amcası olan Kraliçe Victoria'nın oğlu Kral 7'nci Edward da (1811-1910) Paris batakhanelerinin müdavimi olmakla ün yapmıştı.
Peki bütün bunlardan ne çıkar?
Siz siz olun insanların ne taşıdıkları unvanlara, ne görüntülerine, ne de o andaki başarılarına takılın.
Hani komutan askere "Elektrik nedir" diye sorduğunda "Ne olduğu bilinmez, ettiğinden bilinir" cevabını almış ya.
Gerçekten Tony Blair de seksli, uyuşturuculu âlemlere katılmış mıdır size göre?