Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Gündem

Gündem

10 Kasım da geride kaldı. Korkulan olmadı. Ama darbeciler hâlâ iddialarından vazgeçmiş değiller.
Karayılan Türkiye’den çekilmeyeceğiz derken, Cindoruk, üstü kapalı darbe uyarısı yapıyor. Tabir yerinde ise aba altından sopa gösteriyor. MHP gerdikçe geriyor.. Herkes rolünü oynuyor..
İstanbul Barosu seçimleri birilerini umutlandırmış olsa gerek bu arada ve tabii Yargıtay’ın Haberal’la ilgili kararı da.
Adana Cumhuriyet savcılığına atanan Cihaner de aynı dili kullanıyor.
Birileri hayallerini ertelese de, iddialarından vazgeçmiş değiller.
Bunun anlamı, bayramdan sonra yeni ses kayıtları, yeni davalar ve dosyaların gündeme geleceği şeklinde okunabilir.. Biraz daha üzülecek, biraz daha hırpalanacaklar.. Birileri kaşınıyor gibi sanki..
Kara Kuvvetleri İç Güvenlik Harekat Şube Müdürü Albay Ünal Atabay’a ait olduğu iddia edilen ses kaydı TSK içindeki birtakım unsurların hâlâ aktif olduklarını gösteriyor..
Haberal’ın Genel Başkanı olması tartışılan Demokrat Parti’nin bugünki, emanetçi Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nin değiştirilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komuta kademesinin Cumhuriyet Resepsiyonu’na katılmamasını “Komutanların sessiz bir direnişi” şeklinde tanımlıyor ve “Ordu, sessiz bir muhtıra vermiştir” anlamında yorumluyor. Ona göre ‘Kırmızı Kitap’taki irtica, Türkiye’de iktidar olmuştur”.
Aslında Cindoruk aklınca, orduyu iktidara karşı kışkırtmak isterken, sanki bir yandan da suç duyurusunda bulunuyor.. Her iki halde de yakışıksız bir durum sözkonusu..
Durup dururken, resepsiyon krizinden günler sonra 10 Kasım öncesi bu fikirleri dile getirmesi birilerinin iş üzerinde olduğunun göstergesi olabilir..
Yazılıp çizilenlere bakarsanız, birileri, dünyada genel bir ekonomik kriz bekliyor. 2. Dalganın Türkiye’yi daha sıcak şekilde etkileyebileceği konuşuluyor.. Böyle bir durumda iktidara yüklenecekler.. Yani bir ekonomik kriz bekliyorlar. Borsanın bu olağanüstü yükselişini buna bağlayanlar da var.. Yani Borsa krizinin ardından ekonomik kriz ve ardından siyasi kriz..
Birileri için de şu ABD ve NATO’nun dayattığı Füze kalkanı projesi bir kriz fırsatı doğurabilir. Birileri arkalarına Yahudi Lobisini de alarak Erdoğan’ı köşeye sıkıştırmak isteyebilirler..
Şu anda siyasi tablo hiç de iç açıcı değil. CHP %25’in altında gibi. MHP’nin baraja takılma ihtimali var.. DP yerlerde sürükleniyor.. Bu durumda AK Parti %50’yi geçer.. MHP baraja takılırsa, HAS Parti ve BBP arasında bir seçim ittifakı kurulursa, bu kanat parlamentoda grub kurabilir. Zayıflamış bir CHP, yerini koruyan bir BDP, yeni bir ittifak ve yeniden anayasal çoğunlukla parlamentoda temsil hakkı elde eden AK Parti.
Aslında CHP’nin çelişkili, tutarsız; MHP’nin öfkeli tepkileri, AK Parti’nin elini güçlendiriyor.. Belki de CHP ve MHP’nin bu tepkileri olmasa AK Parti’ye bu kadar teveccüh olmaz.. AK Parti’ye giden oylar, biraz da CHP’den ve MHP’den kaçan oylardır..
Bana kalırsa birileri boşa bekliyor.. CHP de MHP de kendisi himmete muhtaç bir dede görünümünde. Nerde ki gayrıya himmet ede!..
CHP daha uzun süre Sav’la uğraşmak zorunda; o biter, başka bir sorun çıkar. Şimdi önlerinde bir kongre var. Ardından adaylık konusu gündeme gelecek. Nur Serter’in davası başlayacak yakında.. Nur Serter’in mi avukatlığını yapacaklar, Ergenekonun mu? Göreceğiz Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü açılımının sonunu..
AK Parti’nin yokluğunda kendilerine varlık hayal edenler, “AK Parti’yle uğraşayım derken kendilerini tükettiklerinin farkında değiller” gibi sanki..
Piyasada kriz beklentisi içindeki çevreler aslında umduklarını bulamayabilirler. Bakarsınız kriz Türkiye’nin işine de yarayabilir.. Başka ülkelerden kaçan para, yatırımcı, Türkiye’yi kendi geleceği açısından daha emin bir sığınak olarak görebilir ki, bana kalırsa bu daha büyük bir ihtimal.. Üstelik Erdoğan çok şanslı bir başbakan.. Bunu da göz ardı etmemek gerek..
Aslında çeteciler, sürekli sorun çıkararak kendilerini daha da zor durumda bırakıyorlar. Toplumsal vicdanı karşılarına alıyorlar.. Birileri bu işlerin bitmediğini söylüyor ve birileri de buna inanıyor.. Yine de hükümetin, bazı beklenmedik olaylara karşı dikkatli ve hazırlıklı olması gerekir..
Selâm ve dua ile.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi