Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Ne biçim bir ordu buuu!

Ne biçim bir ordu buuu!

Günlerdir Mısır’ı yazıyoruz.. Son durum şöyle: Direniş giderek dinî bir kimlik kazanıyor. Cuma namazının ardından İhvan’ın lider kadrosu hapisten çıktı ve son olarak cenaze namazı ile Mısır halkı bir kez daha camide buluştu. Mübarek direniyor ancak İngiltere’deki Mısırlılar, Mübarek’in oğlunun tutuklanması için yargıya başvuracaklar. Bugün de Mübarek direnirse, 1 Şubat’ta Mısır’da kızılca kıyamet kopacak..
Bu arada Ergenekon, Balyoz cephesine bir bakalım isterseniz. Burada neler oluyor?
Yıllar önce, Koman, “JİTEM yoktur” dediğinde, ‘ya bilmiyor ya da yalan söylüyor’ dediğim için tazminata mahkum olmuştum.. Bu tartışma hâlâ sürüyor. JİTEM var mı, yok mu? Koman susuyor.. Aygan “var” diyor.. Bordrosu var. Bir kişi buradan maaş alıyor. Adam gidiyor, mahkemede JİTEM elemanı diye ifade veriyor. Ama soruyorsunuz: “JİTEM var mı?”. “Yok” diyor.. Bunlardan biri de Veli Küçük. “Ben bilmem” diyor.. Veli Küçük, 26 Ocak 2008 tarihinde şöyle diyordu: “Ben Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanlığı’nı kurdum, halk arasında JİTEM olarak bilinir.” Şimdi sadece “Ben Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanıyım” diyor..
Genelkurmay susuyor. Jandarma Genel Komutanlığı susuyor. MGK susuyor. MSB susuyor..
Böyle bir birim var mı, yok mu?
Şimdi istihbarat örgütleri arasında koordinasyon sağlayacak bir de müsteşarlık kuruldu. Sayın müsteşarın bu konuda söyleyecek bir sözü yok mu?
MİT ya da Emniyet İstihbaratı ne buyuruyor bu hususta?
İçişleri Bakanı ne diyor?
Ali Bayramoğlu geçen gün aynı konuyu yazdı. Yazısında “Son olarak Aralık 2009’da, Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen Genelkurmay Başkanı namına Ceza Hukuk İşleri Şube Müdürü Hakim Albay Orhan Önder imzalı yazıda, ‘Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde kurulmuş JİTEM adında herhangi bir birim mevcut değildir’ deniliyordu” hatırlatması yapıyor...
Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı nereye bağlı, kime bağlı?
Bari bunu TBMM bir araştırsın..
Ergenekon’un tutuksuz sanıklarından Arif Doğan “JİTEM’i ben kurdum, ben dondurdum. 10 bin kişilik çekirdek kadro var” diyor.. 10.000 kişilik bir silahlı güç, nasıl olur da devletin personel envanterinde gözükmez? Üstelik bunlar silahlı bir güç. Bu kadar silahın parası nasıl ödendi, kim nereden, nasıl temin etti, bu silahlar ne için, kim tarafından, kime karşı kullanıldı? 1994 tarihli Jandarma Genel Komutanlığı telefon rehberinde de Diyarbakır, Elazığ, Mardin ve Urfa’daki jandarma il komutanlıklarında JİTEM Grup Komutanı ibaresi ve telefon numaraları vardı. O zaman bunu kim niye, nasıl yazdı..
Hani bilgi edinme hakkı, verilen bilgilerin gerçek dışı olmasını bir kenara bırakın, zamanında verilmemesinden bile ilgili kişi ve kurumu kanun karşısında sorumlu tutar.
Peki şimdi ne oluyor?
Ya yarın varolduğu anlaşılırsa, “yok” diyenler ne olacak!.. Arif Doğan hayal mi görüyor?.
Ben mahkum oldum bu konuda. Yarın iade-i muhakeme davası açacağım, ne olacak?
Geçen gün habervaktim’de bir haber vardı: “Doğu ve Güneydoğu’da işlenen faili meçhul cinayetlerde adı gündeme gelen ancak hakkında açılan davalarda varlığı hep reddedilen JİTEM’in, bizzat kurucularından olan Binbaşı Cem Ersever’in 1993 yılında öldürülmesi olayında varlığının kabul edildiği belirlendi” deniliyordu.
Hem var, hem yok.
Yaşar ne yaşar, ne yaşamaz..
Ne garip bir memlekette yaşıyoruz. Yıllarca sayı-numarası olan ama metni olmayan bir kanunu tartıştık, var mı, yok mu diye. “Vardı, metnini bulamıyoruz” dediler. Metni de varmış.
Bana sorarsanız JİTEM diye bir örgüt var ve bunlar uyusalar da varlıklarını sürdürüyorlar. Normal istihbarat faaliyetinin dışında görev ve sorumlulukları olan bir sürü illegal yapı var derin devletin içinde.
Birileri bize yalan söylüyor. Birileri de susarak bu yalana bir şekilde destek veriyor..
Ergenekon’u, Balyoz’u tartışıyoruz ama, hâlâ JİTEM var mı, yok mu bilmiyoruz.
Benim tanıdığım isimler de var.. Bunlar bir hayal ülkesinde mi çalışıyorlar?.
Daha kendi içinde varlığını tesbit edemediği bir JİTEM konusunda bile yıllardır bir milim yol katedemeyen bir yargı, merak ediyorum Ergenekon, KCK, Balyoz davasının altından nasıl kalkacak?
Selam ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdurrahman Dilipak Arşivi