Cuma günü Libya, Yemen ve Bahreyn’de olaylar vardı..
Mısır’da yine milyonlarca insan sokağa çıktı ve kararlılıklarını haykırdı.
Devrim süreci tamamlanana kadar görünüşe göre her Cuma Mısır’da eylem var.
Libya’da durum farklı. Yeteri kadar bilgi de alınamıyor. Bir şehrin devrimcilerin eline geçtiği, Kaddafi’nin Trablus’tan ayrılarak çölde gizlenen bir yere gittiği söyleniyor.
Bingazi’de direniş sürüyor.
Yemen ve Bahreyn’in farklı bir özelliği var. Her ikisinde de Şiiler önemli bir nüfus yoğunluğuna sahip. Şiiler Bahreyn’de 3’te iki, Yemen’de ise %45
Yemen Şiası Zeydi. Zeydilerin Sünnilere olan yakınlığı Şiaya olan yakınlığından daha fazla. Ancak son zamanda ortaya çıkan Husiler İran’a daha yakın. Husiler Suudi sınır bölgesinde silahlı operasyonlar düzenliyor ve Suudi Arabistan’daki Şiilerden de destek alıyorlar..
Arap Yarımadası’nda dört ayrı Şia grubu var.. Suriye Şiası (Nuseyri), Lübnan Şiası (Hizbullah/Kum’a bağlı, Caferi), Irak Şiası (Arap, İran’ın Huzistan bölgesi ile birlikte Necef’e/Kerbela’ya bağlı, Caferi) Yemen Şiası, Sünnilere yakın olan Zeydi..
Suudi Arabistan ise Şiilere karşı Selefilere destek veriyor..
Yemen’deki özgürlük hareketi Suudi Arabistan’ın güneyinde. Kuzeybatısında Mısır. Kuzey’de Ürdün ve Irak’ta olaylar devam ediyor.. Suudi Arabistan bu anlamda tam bir ateş çemberinin ortasında bulunuyor.. Doğuda ise Bahreyn var. Bahreyn’de Sünni bir monarşi(?!) var ama 1.200.000 kişinin yaklaşık 800.000’i Arap şiası..
Bahreyn’in bir diğer özelliği, İran’a karşı bölgeye konuşlandırılan 5. Filo’nun deniz üssünün bu ülkede bulunuyor olması.
Lübnan ve Suriye’de de önemli bir Şii nüfus yaşıyor.. İran bu devrim sürecinde model oluşturamıyor.. Özgürlük talepleri giderek cami merkezli, Sünni bir karaktere bürünüyor.
Tam da Ortadoğu’da bu olaylar olurken, İran’da yönetim karşıtı hareketlerin sokağa taşması, yönetim açısından bir şanssızlık gibi gözüküyor..
Ha bu arada Umman’ı unutmayın. Sarıklı Umman Sultanlığı’nda Cuma namazı çıkışı gösteriler oldu. Pazar ayakta.. Sultan Kabus’un rejimi “İslami Monarşi”(?!) şeklinde tanımlansa da, İngiliz-Amerikan işgali altında bir ülke görüntüsü var..
Arap yarımadasının kuzeyinde Suriye ve Irak, güneyinde ise Yemen ve Umman var.. Amman aynı zamanda Fars Körfezi’nin kapısında bulunuyor. İran’a karşı önemli bir jeostratejik öneme sahip. Yemen de Kızıldeniz, Somali, Etiyopya geniş noktasında..
Arap Yarımadası’nın batısı Ürdün’e kadar Suudi kontrolünde. Doğu yakası ise emirliklerden oluşuyor.. Bahreyn de o emirliklerden biri.. Çarpıklığa bakar mısınız, ülke nüfusunun üçte ikisi Şii, ama yönetimde Sünni bir monarşi(?!) var.. Aynı durum Suriye için de geçerli. Halkın %80’i Sünni, ama yönetimde Şiiler var..
Bu rezilliğin sebebi batılılar. Bu sonuç İslamın ya da halkın sebep olduğu bir sonuç değil.. ABD, İngiliz, Fransız hegemonyasının iradesinin sonucu olan bir durum.. İsrail diye Siyonist bir çete niçin orada varsa, bu yöneticiler de onun için burada varlar! Asıl sorun da buradan kaynaklanıyor.. Bu rejimlerin şefleri de genel olarak, bu hegemonik güçle işbirliği yapan Arap aşiretlerinin çocukları.. İktidardaki aile ya da rejimin şekli tamamen bu hegamonik güç tarafından, İslamı ve Müslümanları aşağılamak, kontrol altında tutmak ve bölgedeki zenginlikleri yağmalamak maksadı ile tayin edilmiştir..
Libya’da durum ne? Daha ilk hafta 85 kişi çıkan olaylarda hayatını kaybetti. Kaddafi, Arap milliyetçisi, solcu bir darbeci.. Ülke “Yeşil Kitap”la yönetiliyor.. Silahlı tüm gruplara yardım ediyor. Oğlu Seyfülislam’ın muhalefet kanadında yer aldığı söyleniyor. Kaddafi’nin ağır hasta olduğu da ileri sürülüyor. Son günlerde ortalıkta gözükmüyor.. Arap dünyası ve Afrika ülkelerinin lideri olma iddiasında biri.. Seçim sistemi ve yönetim anlayışı açısından laiklik dışında tek parti CHP sistemi ile büyük ölçüde benzerlikleri olan bir rejim. Rejimin adı ise Cemahiriye! Libya’da her şey mümkün.. Kanlı bir iç çatışma da yaşanabilir.. Yeni bir darbe de gerçekleşebilir.. Unutmamak gerekir ki, Libya halkı silahlı bir halktır ve ülke çok büyüktür..
Ortadoğu kaynamaya devam ederken, Kafkaslar’da da sular ısınmaya devam ediyor.
Selam ve dua ile.