Karmaşa
Ülkemizde iki gelişme iç içe geçmiş durumda ancak biz sadece bir boyutuyla ilgileniyoruz. Bir yandan bazı iddialar yargıya intikal etmiş durumda ve uzayan bir süreçte bunun sonucunu bekliyoruz. Ancak darbe iddialarıyla başlayan ve halen yeni iddialarla genişleyen bu süreçte bazı operasyonlar olduğu hissediliyor. Bu operasyonların ortaya çıkarılmasını yargıya bırakmak bu kurumu bilmediği ve bilmesi gerekmeyen bir olayla karşı karşıya bırakmak anlamına gelir.
İstihbarat operasyonları bazen çok ciddi sonuçlar yaratabilir. Mesela Rusya’daki komünist ihtilalin Almanya tarafından desteklenen bir yıkıcı faaliyet olduğu, Lenin’in ölümünden sonra Stalin’in ihtilalcileri idam ederek, hatta Troçki’yi Meksika da bile izleyip öldürerek bu operasyon intikamını aldığı söylenir. Bu iddialar doğru olmasa bile istihbarat operasyonlarına tanınan sınırların ne kadar geniş olabileceğini gösterir.
Hem Türkiye’nin dünya üzerindeki konumunun değiştiğini ve yeni dünya düzeninin oluşumda etkili olacağını söyleyip diğer yandan buna büyük güçlerin seyirci kalacağını düşünmek tutarsızlıktır. Her yeni düzen büyük çatışmalar sonucunda ortaya çıkar. Bugün bir dünya savaşı yaşamıyor olsak bile enerji kaynakları ve bunun ulaşım yolları üzerinde, daha da artacağı muhtemel, karışıklıklar yaşıyoruz. Yeni bir ekonomik düzenin kuruluşunu ekonomik bir kriz olarak algılasak bile buna yön veren odakların olabileceği ihmal edilmemelidir.
Bir kitleyi isyana sürüklemenin en iyi yolu onu haksızlıklara uğratmaktır. Darbe iddiaları başladığında bunun devam etmeyeceğini söylemiştim ve bu nedenle yanılmakla suçlandım. Ancak kaynağı bilinmeyen bulgularla olay çok genişledi ve ordunun önemli bir bölümü suçlandı. Bunun içinde ne kadar gerçek, ne kadar istihbarat örgütlerinin provokasyonları olduğunu bilmiyoruz. Bu konudaki en önemli yanılgımız olayın çözümünde yargıyı görevli saymak, devletin diğer kurumlarını olayın dışında tutmaktır. Oysa istihbarat operasyonlarında kalkan görevini bizim istihbarat örgütü yapar ve yargıya destek olur.
Bir gücü etkisiz kılmanın en iyi yolu onu birbiriyle hasım bölümlere ayırmaktır. Şu anda tek gücün iktidar olduğu ve onun kim olacağına halkın karar verdiğini savunuyoruz. Bu yönetimin meşruiyeti açısından doğrudur ama eğer diğer güçler iktidara hasım hale getirilirse onların içine sızmak, operasyonlar hazırlamak kolay hale gelir.
Şu anda ülkemizin genel görünümünü şöyle özetleyebiliriz: Darbe iddiaları akıl sınırlarını aşmış ve çok geniş bir kitleyi itham eder hale gelmiştir. Önümüzdeki günlerde bölgede bazı çatışmaların olması ve bunun bizi de etkilemesi söz konusuyken böyle bir ortam yaratmak yanlıştır. Yargının verdiği kararlar hakkında şüpheler oluşmuştur ve onun adalet yerine siyaset tarafından yönlendirildiği kanısı yaratılmıştır.
Siyasi partiler birbirinin yaptığı hiçbir şeyi doğru bulmamakta, ithamlar hıyanete kadar varmaktadır. Bir parti iktidarın ülkeyi bölmek istediğini söylerken diğeri her yapılanın taraftarlara maddi çıkar sağlamayı amaçladığını söylemektedir. Son olarak bir kadının aracı olduğu bir operasyonu açığa çıkarmak yerine diğerine zarar vermesinin sağlanmasına çalışılmaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.