Haşmet Babaoğlu

Haşmet Babaoğlu

İnternete sansür... BTK modernleşmesi!

İnternete sansür... BTK modernleşmesi!

Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana içinden çıkamadığımız bir ikilemimiz var.
Demokrasi mi istiyoruz, modernlik mi?
Özgürlük ve adalet mi istiyoruz, yoksa kalkınma ve refah mı?
Diyeceksiniz ki, yahu bunların ille de ayrılması mı gerekir?
Elbette hayır!
Ama biz ille de ayırıyoruz!
İktidarda kim olursa olsun, kültürel rüzgâr nereden eserse essin...
Ne zaman toplumda gerçek anlamda demokrasi talebi yükselse...
Sanki devletin içinde bir mekanizma harekete geçiyor ve topluma şöyle sesleniyor: "Demokrasinin de, özgürlüğün de hakikisi zarar! Kalkınalım, gelişelim, yeter! Ekonomik modernleşme neyinize yetmiyor!"
***

Sovyetler Birliği ve reel sosyalist devletlerin hepsi böyle kalkınmak istedi. Sonucu gördük!
Fakat "özgürlüksüz ve demokrasisiz kalkınma ve globalleşme" modelinin günümüz dünyasında pek baştan çıkartıcı bir örneği var: Çin!
Eh, zaten devletçi modernleşme geleneğinden geliyoruz ya, Çin modeli bizim bazı kurumlarımızı da etkiliyor ister istemez!
Mesela hiç inanmak istemiyorum ama...
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu (BTK) Türkiye'yi "küçük bir Çin" yapma projesinin önemli bir ayağını oluşturuyor, olabilir mi?
***

Son zamanlarda çok tartışılmaya başlandı.
22 Ağustos'tan sonra ne olacak? İnternetin nasıl kullanılacağını devletin "filtreleri" mi belirleyecek?
Galiba öyle!
Yani...
Geleceğin Türkiyesi'nde...
Her yere gökdelenler dikmeye devam edilecek, yeni fabrikalar kurulacak, yeni iş alanları açılacak...
Dünyayla ticaret alıp başını gidecek; bunun sonucunda milli gelir artacak...
Fakat işe bakın ki...
Oy kullanacak aklı olduğuna inanılan vatandaşların hangi sitelere girip giremeyeceğine gayet keyfi düzenlemelerle devlet karar verecek!
Bari tek parti rejimi günlerine ve resmi ideoloji disiplinine de geri dönelim. Tam olsun!
***

BTK Başkanı Tayfun Acarer dün yaptığı açıklamada eleştirilerin gerçekleri çarpıttığını söyledi.
Ayrıca Sayın Acarer, şubatta alınan kararın mayıs ayında yoğun biçimde gündeme getirilmesini de "ancak siyasi amaçlarla izah edebilirim" diyor.
Doğru! Hava puslu, ortam bulanık! Seçime doğru giderken bu tartışmanın patlak vermesi de gerçekten manidar olabilir!
Ancak BTK Başkanı şu noktada yanılıyor: Kimse sesini çıkarmamış olsaydı da, 22 Ağustos'ta hayata geçecek uygulama özünde sansürdür!
İnternet suçlarıyla ilgili ceza yasaları varken...
Piyasada herkesin kullanabileceği ücretli veya ücretsiz güvenlik filtreleri varken...
Devlet neden bu işe soyunur?
Bu sorunun cevabı "masum" olabilir mi hiç!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Haşmet Babaoğlu Arşivi