Beyrut'taki Çatışmalar, Yeni Ortadoğu İçin Savaş Sinyali mi?
ABD’nin sponsorluğunu yaptığı Irak’taki iç savaş durumu acaba Ortadoğu ve Orta Asya’ya, bölgenin haritasını değiştirerek, süper güçlerin ve uluslar arası şirketlerin ihtiyaçları böyle gerektirdiği için, yayılabilir mi?
Bu ülkeler dini, etnik, sahip oldukları zenginlikler ve bulundukları coğrafi özelliklere göre mi bölünecekler?
Bu, askeri endüstri için büyük, kanlı ve kazanlı bir iş olur. Peki, uzun zamandan beri beklenen bu savaş ne zaman olacak? Acaba mevcut Amerikan yönetimi ayrılmadan bu yaz başlayabilir mi? Bu savaş Amerikan halkı ve savaşa dahil olan diğer halklar için yeni ekonomik problemler getirecek mi? Daha fazla özgürlükler devam eden bu çatışmadan dolayı kaybedilecek mi? İnsanlar, bu deliliği durdurmak için ne yapmalı?
Şimdi, konuyla ilgili bazı ipuçları verece olan bu ürküten ve zor soruları analiz edelim. Naharnet.com’un bildirdiğine göre, Hizbullah lideri Seyit Hasan Nasrallah, kendi partisinin iletişim sistemini korumak için silah kullanacağını söylemesinden sonra Beyrut’un bazı bölgelerinde şiddetli çatışmalar meydana geldi. Nasrallah, hükümetin Hizbullah’a karşı bir savaş başlattığını ve tüm kırmızı çizgilerin geçildiğini bildirdi. Nasrallah’ın bu basın açıklamasından hemen sonra Hizbullah üyeleri ile Sünni Mustakbel hareketi üyeleri Msaitbe, Ras Nabaa, Mazraa ve Basta’da çatışmaya başladı.
İronik bir şekilde counterpunch haber sitesinden Andrew Cockburn 2 Mayıs 2008’de, Başkan Bush’un altı hafta önce İran’a saldırılması için gizli talimat verdiğini bildirdi. Cockburn’un haberi aynı zamanda Bush’un gizli talimatlarında Lübnan’dan Afganistan’a kadar olan coğrafi bölgede operasyon yapmayı kapsadığı belirtildi. Daha da önemlisi bu tip bir talimat aynı zamanda suikastlere de izin veriyor. Raporda ayrıca, bu genişletilmiş kapsamda, Dışişleri Bakanlığı tarafından terörist listesine alınmasına rağmen, İranlı muhalif örgüt Mücahidin Khalq’ın askeri ve silah bakımından desteklenmesi de bulunuyor.
Benzer şekilde, İran’ın Belucistan eyaletinde, Afgan sınırındaki İranlı Sünni grup Candullah’a da hiçbir kısıtlama yapılmadan gizli bir şekilde finans sağlanıyor. Cundullah’ın lideri Dan Rather’ın raporunda daha yakın bir geçmişte damadının boğazını kesmişti. Cockburn yine ABD’nin öneri ve cömertliğinden yararlanacak diğer elementleri de sıralıyor, ki bunlar Iranlı Kürt milliyetçiler, Güney Batı İran’daki Ahvazi Araplar. Daha da ötesi, Lübnan’daki Hizbullah’a karşı operasyon yapılacak ve Suriye rejimi istikrarsızlaştırılacak. Buna ek olarak, Cockburn’ın raporuna göre, para isteyen tüm bu operasyonlar Amerikan Kongresi tarafından onaylanması gerekiyor ya da istihbarat komitesinden birkaç kişinin onayı. Bu bir problem değil. çünkü, 300 milyon dolarlık başlangıç bütçesi, karşı çıkılan mevcut savaşa rağmen onaylanmış durumda.
Yine başa döndük. Bir başka savaş, özgürlüğün başka bir kaybı ve birkaç kişinin hükümranlığı için toplumun yeniden fakirleştirilmesine yönelik bir adım. Bizler, çok geç olmadan derin uykularımızdan uyanmamız lazım. Lübnan halkı uykudayken, onların hayalleri, toprakları, onurları, özgürlükleri dış güçlere sadık siyasi fraksiyonlar tarafından çalınıyor. Bu siyasi fraksiyonlar, ölmek üzere olan yeşil dolarlarla satın alınıyor.
(çev:habervaktim.com)