Başbakanın İnan Kıraç’a uyarısı
Galatasaray’a başkan olmak isteyen, yıllar boyunca İnan Kıraç’tan onay isterdi. İnan “Ağabey” de gözüne kestirdiğine sarı kırmızılı kulübün başkanlık koltuğunu verirdi.
Koltuğa oturan da İnan Kıraç’a danışarak kulübü yönetirdi. Buna ilk kez Faruk Süren karşı çıktı. Arka arkaya dört lig şampiyonluğu, UEFA ve Süper Kupa’yı almasına rağmen İnan Kıraç’a danışmadan, Galatasaray’ı bir dünya kulübü yapmaya çalıştığı, küçük olsun benim olsun diyenlerin elinden kurtarmak istediği için başına gelmedik kalmadı...
Bugünse iddialara göre, İnan Kıraç siyasete el atmış. Ama gene ortaya çıkmadan. Deniz Baykal’a CHP’den kimi atıp kimi atmaması gerektiğini söylediği yazılıp çiziliyor. CHP’nin yeniden yapılandırılmasında akil kişi katına oturduğu fısıldanıyor siyasi kulislerde. Hele, “Güvenilir kişilerden aldığım bilgilere göre, seçimlerden CHP birinci parti olarak çıkacak! İsteyenle iddiaya varım” söylemi, eğer doğruysa, bir iş adamının asla etmemesi gereken bir laf. Başbakan da, İnan Kıraç’ın bu lafları söylememiş olmasını diliyor: “Ben, doğrusu, İnan Kıraç’ı bu işlerin içinde görmek istemem. Bu beni ciddi anlamda rahatsız eder. Ama yazılanlar, söylenenler doğruysa, geleceğe yönelik bazı riskleri üstlenmiş demektir.”
Bakınız, siyasete bulaşmak isteyen açık açık ortaya çıkar, dilediği partiden adaylığını koyar ya da desteklediğini, göğsünü gere gere söyler. Buna da hiç kimse bir şey diyemez tabi. Ama İnan Kıraç, Galatasaray’la siyaseti birbirine karıştırmış herhalde. Galatasaray’ı uzaktan kumandayla yıllar boyu yönetti, hiç ortaya çıkmadan, başkanlığa aday olmadan. Aynı şeyi siyasette yapmaya kalkışırsa çok üzülür bu yaştan sonra.
Muhteşem Yüzyıl’da muhteşem bir hata daha
Muhteşem Yüzyıl dizisinin son bölümünde, Kanuni Sultan Süleyman, “Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir!” demez mi! Bu ünlü söz, “Terkib-i Bend” adlı, Ziya Paşa’nın 1870 yılında yazdığı bir şiirden devşirilmiş tabi! Şimdi, Kanuni’nin 1566’da öldüğünü göz önüne alırsanız, toprağa verildikten 300 yıl sonra yazılmış bir şiirden alıntı yapmasını açıklamak mümkün değil tabi! Ama bu dizi, Süleyman Demirel’in dediği gibi, gayri mümkünü mümkün kılmak üzerine kurulmuş! (Gazete a24’e teşekkürler)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.