BDP'liler seçimlerde milletvekili sayısını neredeyse ikiye katlamış olmanın verdiği zafer sarhoşluğunun etkisini atlatamamışa benziyorlar!

BDP'liler kendilerini ilgilendiren sorunların halli için bir takım tekliflerde bulunuyorlar ve her teklifin ardından "Ya böyle hallolur ya da sonu fena olur" yollu tehditler ile tüm tekliflerinin kabulünü(!) bekliyorlar!

Tekliflerinin hepsinde yüzde yüz haklı olabilirler!

Ama tekliflerini sunarken kullandıkları üslup bu yüzde yüz haklılığı ortadan kaldırıyor!

"Bu işin sonu iyi olmayacak" gibi! "Mutabakat yoksa eylem var" gibi! "Dediklerimiz olmazsa olaylar devam eder" gibi örnekler ne demek istediğimizi anlatmaya yeter galiba!

BDP'lilerin bu tür açıklamalarına vereceğimiz örnekleri çoğaltmak mümkün ama gereksiz! Bugüne kadar BDP tarafından savunulan fikirlere karşı izlenen dayatmacı ve tehdit yüklü politikaların bir benzerini şimdi bizatihi BDP uyguluyor!

Ve her açıklamalarının ardına tehdit unsuru içeren bir sözcüğü ekliyorlar! Bir yandan oturup konuşalım derken, bir yandan tehdit etmeyi sürdürüyorlar!

Tabir caizse aba altından sopa gösteriyorlar!

Peki, bu politikalar netice alacak politikalar mıdır?

Bu politikalar netice alacak politikalar olsa bugüne kadar BDP'lileri bu tür politikalar ile yola getirmek mümkün olurdu!

Devlet hep zorlayarak hep tehdit ederek BDP'lileri hizaya sokmak istedi de başarabildi mi? Devlet başaramadı ise BDP nasıl başarır?

Dün devletin BDP'lilere karşı uyguladığı politikanın bir benzerini bugün BDP devlete karşı uyguluyor!

Tehditle, meydan okumayla netice almaya çalışacaklarına makul ve mantıklı olanı seçip "Oturup konuşalım" yollu açıklamalarının ardında dursalar çok daha doğru bir iş yapmış olacaklar!

Yok, böyle yapmazlar ve "Biz tehditle mesafe alacağız" derlerse bu sefer kendilerine aynı sertlikte cevap verip "Kafalarını ezelim" diyenlerin eline güçlü bir koz vermiş olacaklardır!

Hiç unutulmamalıdır ki sertlik yanlısı politikalarının sürdürülmesi kimsenin yararına olmayacaktır!

Zira bugüne kadar sertlik yanlısı politikalar uygulandı ve ortaya olumlu bir sonuç çıkmadı!

Devletten yumuşama ve anlayış bekleyen BDP'liler bu taleplerinde ne kadar haklı iseler aynı şekilde kendileri de yumuşama ve anlayış gösterme mecburiyetindedirler! İşi yokuşa sürerek, karşı tarafı tahrik ederek kim sonuç alabilmiş ki BDP'liler alsın!

Aklı selimin biran önce BDP'lilere hakim olmasını diliyoruz!

Bakın onlar tehdit yüklü laflar ettiler ve ardından terör örgütü harekete geçti ve eyleme başladı!

Şimdi BDP'liler istedikleri kadar sorumluluk üstelenmesinler, kamu vicdanında fatura onlara çoktan kesildi bile!