Önceki gün G.Saray yönetimi toplandı. Toplantıya bir avuç üye katıldı, diğerleri tatildeydi.

Toplantıya katılan üyeler, başkan Ünal Aysal, Eboue ile Adebayor, transferine son noktayı koydu. Ünal reis, tayfadan “izin istemiş” inanırsan tabi. Galatasaray başkanı yapılacak transferleri, kendisinin kefil olduğu harcamalarla gerçekleştiriyorsa, kimseden izin almak zorunda değildir. Yönetimde 3-4 kişi dışında kimsenin pamuk elleri cebine gitmiyor. Kimse kefalete imza atmıyor çünkü. Onun için yönetim kurulu şöyle demiş, yönetimden biri itiraz etmiş, palavralarını yazmaktan vazgeçin.

Ünal bey G.Saray’ın mali olanakları seviyesinde ve Fatih hocanın isteği doğrultusunda en iyi 11’i sahaya sürmek için her şeyi yapacaktır. Bunun için de yönetimden kimsenin iznine falan ihtiyacı yoktur. Karşı çıkan varsa, kararın altına muhalefet şerhi yazar. Transferler heyet halinde yapılmaz. Transfer bitmeden önce de yönetim kuruluna bilgi verilmez. Bu yönetim kurulunda Fatih hocanın çok doğru söylediği gibi “gazeteciler” var. Herhangi bir futbolcunun adı geçtiği an cep telefonları çalışıyor. Yoksa bu kadar çabuk başkanın nereye gideceği, kiminle görüşeceği ya da kimin transferi ile ilgili olarak kimleri görevlendirdiği basına yansıyamaz. Hemen bir örnek vereyim. Jardel’i aldığımızda Faruk Süren, Mehmet Cansun ve benim dışımda hiç kimse konuyu bilmiyordu. Atatürk Havalimanı’na indiğinde basının haberi oldu. Eğer transferi duyulsaydı basının diline dolansaydı adamı zor getirirdik Türkiye’ye.

Sporda Şiddet Yasası çıktı “mertlik” bozuldu. Her gün birileri çıkıp dağarcığındakini ortaya döküyor. En son olarak da Galatasaray’ın eski kalecisi Hayrettin, özellikle sevgili dostum İhsan Kalkavan’ın diline doladığı 8-0’lık Ankaragücü maçını anlattı. Hoş bunu ben de anlatmıştım İhsan’a bir kere ama o yine de Beşiktaş’ın o yılki şerefli ikinciliğini savunmaya devam etmişti. Çünkü aynı yıl Beşiktaş’ın aynı Ankaragücü’nü 6-0 yendiğini hatırlamak istemiyordu. Ankaragücü maçında şike yoktu ama teşvik primi vardı. Teşvik primini de yine İhsan vermişti. Ben öyle isim falan açıklamıyorum. Çünkü İhsan bunu yıllarca atv’deki spor proğramında herkesin önünde defalarca açıkladı. Şikeydi, teşvik primiydi, bunlar Türkiye’de yıllar boyu yapıldı. Ama cezai müeyyidesi yoktu. Milat sporda şiddet yasasıdır. Yasal süreç işliyor. Federasyon bir an önce kararını vermeli, çünkü Fenerbahçe bu süreçten zarar görüyor. Yarın şikeye karıştığı iddia edilenler aklanırsa F.Bahçe’nin zararını kim karşılayacak?