Sen de kimsin? Otur oturduğun yerde!..
Somali'nin Başkenti Mogadişu'da, Eğitim Bakanlığı'na yapılan bombalı saldırıda yetmişin üzerinde insan hayatını kaybetti. Bazı kaynaklar, sayının yüz otuz civarında olduğunu söylüyor. Haberler, Bakanlık önünde Türkiye'den burs kazananların listesinin açıklandığı anda bombanın patlatıldığını söylüyor.
Mogadişu, aslında ülkesine hakim olamayan, merkezi yönetim olamayan bir hükümetin Başkenti. Afrika gücüne bağlı askerler tarafından korunan bir hükümet.. Ülkenin geri kalanı u hükümetle savaşan grupların kontrolünde. Tıpkı Kabil gibi.
Mahmut Osmanoğlu, TVNET adına bir ay o bölgede kaldı ve günlük canlı yayın yaptı. Bir hafta önce, Somali'yi konuşurken; "Çok yakında iç savaş çıkacak, saldırılar başlayacak, böyle bir senaryo var" dedi. Bizim okumalarımız, Somali ve uluslararası güç denklemi içinde doğru sonuçlar verdi genelde. Gündelik gel-gitlerle değil, onlarca yıldır o bölgede ve ülkede olanlarla birlikte değerlendiren herkes aynı sonuçlara ulaşacaktır. Popüler siyasi söylemlerin zihinlerimizi yönetmesine bu yüzden izin vermemek gerekir.
Somali'de olan olay Türkiye ile bağlantılı ve gerçekten de bu ülke yeniden iç savaşa sürükleniyor. Zengin doğalgaz kaynakları barındıran, bu kaynakların arama ve işletme ruhsatını büyük oranda Batılı şirketlere veren Somali, iç savaş yüzünden kaynaklara ulaşamayanların saldırılarına maruz kaldı. ABD'nin Somali operasyonunun tek sebebi buydu; şirketlerin önünü açmak. Tabi fiyaskoyla sonuçlandı.
Şimdi aynı durumla karşı karşıyayız. Kaynaklar yine toprağın altında duruyor ve hiç kimse müdahale edemiyor. Batılı şirketler, uluslararası kurumlar ve devletler üzerinden yeni bir müdahaleyi hazırlıyor. Ülke denetim altına alınacak ve kaynaklar işletilecek. İç savaşın da sebebi bu, yeni müdahale senaryolarının da.
Türkiye'nin, Ramazan ayında başlattığı Somali kampanyası elbette bir çoklarının dikkatini çekti. Sadece insani yardım değil, ülkeyi ayağa kaldırmaya yönelik kalıcı çalışmalar içinde olması, Türkiye'nin o bölgede kalıcı yatırımlara girişmesi ciddi rahatsızlık doğuruyor. Bölgede yeni bir oyuncu istemeyenler için tam da müdahale zamanı.
Yemen'de olanların sebebi neyse, Cibuti neden Batı donamalarının merkez üssü olmuşsa Somali de o yüzden çatışmalara sürükleniyor. Türkiye, yardım ve yatırımların ötesine geçip, iç savaşın taraflarını barıştıramazsa, bir masa etrafında toplayamazsa, temsilcilerini İstanbul'a getirip görüştüremezse, Somali'de yapmak istediklerini birileri boşa çıkaracak. Mogadişu'daki saldırı bunun ilk işareti.
O işaret sadece Somali ile sınırlı değil. Balkanlar'da Türkiye karşıtı eksen oluşturanlar, Doğu Akdeniz'i yangın yerine çevirenler, Ortadoğu'da Türkiye karşıtı reaksiyon oluşturmaya çalışanlar, PKK saldırılarını tırmandıranlar aynı işareti veriyorlar.
Şunu diyorlar:
Sen kimsin ki, Afrika'ya elini uzatıyorsun?
Sen kimsin ki, dünyanın en yoğun güç savaşlarının yaşandığı bölgeye yeni bir aktör olarak girmeye çalışıyorsun?
Sen kimsin ki, varolan dünya sistemini sorguluyorsun, BM Güvenlik Konseyi'nin adaletsiz yapısından söz ediyorsun, "köle düzeni" olduğunu söylüyorsun, yeryüzünde ezilenlerin sözcülüğüne soyunuyorsun?
Sen kimsin ki, Filistin davasına öncülük etmeye kalkışıyorsun, İsrail'e tecrit uyguluyorsun, Atlantik'ten Asya'nın en doğusuna kadar milletlere ayağa kalk çağrıları yapıyorsun?
Sen kimsin ki, küresel oyuncu olmaya yelteniyorsun?
Otur oturduğun yerde! Söz dinlemezsen, itaat etmezsen, varolan duruma rıza göstermezsen, büyük ülke olma heveslerine girersen, uzandığın her ülkede, coğrafyada elini keseriz, karşına kalın duvarlar öreriz, seni tecrit ederiz, yeniden Anadolu'ya hapsederiz, Anadolu'da bile rahat bırakmayız... Bırakmıyorlar da zaten..
Dikkat edin; Türkiye nereye uzanmışsa derhal bir sorun çıkmıştır, Türkiye'nin hesaplarını bozucu bir durum olmuştur. "Oyun bozucular" derhal harekete geçmiştir. Türkiye'nin müttefikleridir bunlar! Yıllarca Türkiye ile birlikte hareket edenler namlularını bu ülkeye çevirmiştir.
Akdeniz'deki füzeler bu yüzden Türkiye'ye çevrilmiştir. Bingazi'de bu yüzden Türkiye karşıtı protestolar yaşanmıştır. Mogadişu'da bu yüzden bombalar patlamıştır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bu yüzden "Türkiye defol" sloganları attırılmıştır.
Tek sebebi var bu düşmanlığın: Bu ülkenin yerinde durmaması, başkalarının belirlediği pozisyona uygun davranmaması, itaat etmemesi, yüz yıl sonra ayağa kalkma işaretleri göstermesi, kafasını kaldırıp sınırlarının ötesine bakması, ilk kez kendini ve etrafını farketmesi, bu gücü algılaması ve ona göre harekete geçmesi...
Bir uzun yürüyüş dedik biz buna. Biz yürüdükçe onlar vuracaklar.
Korkup geri adım mı atacağız? Asla! Geri adım attığımız an, geleceğimizi yok ettiğimiz an olacaktır. Yola devam!...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.