Yüzleri pembeleşmiyor bile. İşte bütün sermayeleri bu.
Alın size Turkcell belgesi.
özür dilemek yerine hâlâ saldırıyorlar. Kavga çıkartıyorlar, hakaret ediyorlar..
Ve millet bütün olayları izliyor.
Sahi CHP, dün tüm Türkiye fişlenirken, dinlenirken, izlenirken, faili meçhullerle infazlar yapılırken neredeydi?..
Hep bu ve benzeri konuları konuşuyoruz ve bir ömür böyle geçiyor.
Bugün Anayasa Mahkemesi’nin kararı var.
Dün AİHM’i konuşuyorduk.
öbür gün CHP’nin yeni bir skandalı gündeme gelecek.
ömür törpüsü olaylar..
Ergenekon’u konuştuğumuz kadar şeytanın hilelerini, Hannas’ın vesvesesini konuşmuyoruz.
Asıl derin güç, derin çete, derin gerçek burada gizli..
ötekiler bu gücün tetikçisi, operasyon gücü, hepsi o kadar..
Şeytan ise, gizli, uzak ve bizim dışımızda değil..
Derin gerçek içimizde gizli..
İman edenler ve Allah’ın ipine sımsıkı sarılanlar dışında kim kurtuluşa erebilir ki?
Ama korkmayın, Allah’ın muttaki kullarına hiç kimse zarar veremez..
Müslümanlar çaresiz değildir, mahzun da bırakılmayacaklar..
Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete ram ol! Bu yeter..
Onun için bizi kimse yenilgiye uğratamaz..
Karamsarlık bize yakışmaz..
Bir kapı kapanır, bin yeni kapı açılır..
Her yokuştan sonra bir iniş vardır.
Karanlığın en koyu anı, aydınlığın en yakın olduğu zamandır.
Görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler.
Bize hayır gibi gelen şeylerde Allah şer murad etmiş olabileceği gibi, bize şer gibi gelen şeylerde Allah hayır murad etmiş olabilir..
Bu dava, bu mahkeme ve üyelerinin yakasını bırakmaz.
Millet adına karar verenler milletin beklentisinin aksine bir karar verirlerse, yine bunlar milletin elinden yakalarını zor kurtarırlar.
AK Parti gider, daha güçlü döner, geri gelir.
Sonuçta her şey olacağına varacak.
Herkes yaptıklarının hesabını verecek.
İşin bu boyutunu hep gözden kaçırıyoruz.
çoğu zaman şeytana lanet okumaktan salavat getirmeye fırsatımız olmuyor..
“Şöyle olmasaydı böyle olurdu” gibi, zaman zaman kaderi hesaba katmayan yorumlarla kendimizi teselli ediyoruz.
Kader hükmünü icra ettikten sonra, onun geri dönüşü yoktur..
önemli olan olanlardan ders çıkartmak ve kendimiz için yeni sorumluluklar üretmek..
Biz Ahir Zaman Peygamberi’nin ümmetiyiz.. Fitne zamanıdır.. Bundan sonra da burada ya da bir başka yerde hep benzer olaylar yaşanacak.
Türkiye’de işlerin yoluna girmesi tek başına yeterli değil.
Biz yeryüzünden hesaba çekileceğiz
Allah dilerse kafirleri bile kendi dinine hizmet ettirir.
Umutsuzluk yok, karamsarlık yok..
çaresiz değiliz..
Bazılarımız CHP’ye, bu parti kapatma davasına öylesine öfkeli ki..
Ve bil kaderi, hayrihi ve şerrihi minallahu teala!
CHP’yi bu kadar gözümüzde büyütmemek, umursamamak gerek..
Tamam ciddi bir sorun, ama sonuçta o da bizim imtihanımız..
Nefsimiz daha büyük bir sorun aslında.. Biz kendi nefsimizle başedebiliyor muyuz?
Benim cennete gidip gitmememi, benim dışımdaki şeyler değil, benim olup biten olaylar karşısındaki duruşum belirleyecektir..
CHP’lileri eleştirirken, onlara bir yandan da ısrarla hakkı, adaleti, barışı ve özgürlüğü hatırlatmaya devam etmeliyiz..
Sonuçta herkes; ya kendi sırtında kendi cennetine tuğla, ya da kendi cehennemine kendi sırtında odun taşır..
Bir başkası hakkında hüküm verdiğini sananlar, aslında kendi haklarındaki hükmü kendileri vermektedirler..
Herkesin bir planı var, ama galib olacak olan Allah’ın planıdır.
Hüküm Allah’ındır.
Selam ve dua ile..