Bir köy var uzakta adı da Cumhuriyet!
Er Mehmet Tangüner mayına basıp şehit düştü. Cenazesi Diyarbakır’ın Bismil İlçesine bağlı Arslanoğlu Köyü’nde toprağa verilecekti, resmi tören istemedi ailesi.
Mehmet’in, Arslanoğlu Köyü daha önce de gündeme düşmüştü. Ergenekon sanığı, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek köye gelmiş ve ahaliyi meydana toplayarak: “Bu köyün adını değiştirdim. Bundan böyle adı Cumhuriyet’tir!” demişti. Ne işi vardı Perinçek’in köyde? Efendim 2005 yılında Emekli Korgeneral Yaşar Müjdeci, Arslanoğlu köylüsüne eylem yapmasını söylemişti, yasal yollardan hak aramasını anlatmak yerine. Perinçek ise, yanında Mustafa Kemal, üniversite hocaları, köye gelmiş ve ağaya karşı eylem isteyerek köyün adını Cumhuriyet olarak değiştirmiş, köylüyü de hepten İşçi Partisi’ne devşirmişti!
Köylü dertliydi; bıkmış usanmıştı aslında Ağa Nevaf Kahraman’dan da ona destek veren jandarmadan da. Çünkü Nefav Kahraman uzun yıllar öncesinde, köyün topraklarını Hazine’den kiralamış sonra da üzerine oturmuştu. Dahası, köylünün hayvancılık yaptığı toprakları da zorla sürerek tarlaya dönüştürmüştü. Perinçek, hazineden köylünün de bu toprakları üç otuz paraya kiralayabileceklerini anlatmak, onlara hukuk yoluyla destek vermek, jandarmanın salt ağalara arka çıktığını kamuoyuna açıklamak yerine eylem çağrısında bulunmuştu. Eylemden ne anladı köylü? Silaha sarılın! Sarılınca da üç kişi öldü! Ve şimdi bu dertli köy gencecik Mehmet Tangüner’e mezar oldu. Ailenin resmi tören istememesinin ardındaysa, çıkan çatışmada bir akrabasını yitirmesi ve yıllar boyu jandarmanın ağalara verdiği desteğe yönelik öfke yatıyor elbet. Kaç kişi yazdı, kaç kişi söyledi: Ağalık düzeni söküp atılmadıkça, huzur, yöredeki köylünün kapısını daha uzun yıllar çalmaz!
Erdoğan’a saygısızlık itirafı
Galatasaray Kulübü’nün Divan Toplantısı’nda, Sayın Mükerrem Taşcıoğlu, kürsüye gelerek Galatasaray’lı olduklarını öne süren bazı kendini bilmezlerin stat açılışında Başbakan’a saygısızlık yapıldığını açıkladı. Bu ilk kez dile getirildi Divan’da. “Bize bu stadı kazandıran Başbakanımıza büyük saygısızlık yaptık. Bunu ‘Galatasaray’lılar yapmamıştır demekse kafamızı kuma gömmektir!” diyen Mükerrem Ağabey yerden göğe kadar haklı. Başbakan, içindeki Fenerbahçe tutkusunu bir yana koymuş ve stadın biran önce Galatasaray’ın hizmetine verilmesi için çalışmış. Kendisine yönelik terbiyesizliğiyse bugün sordunuz mu, unuttuğunu söylüyor. Ama içinde bir burukluk kalmıştır kesinlikle. Hele de İnan Kıraç’ın üzerine vazife değilken kalkıp seçimlerle ilgili en saçma tahmini yapması, yanlışların en büyüğüydü. İnan Bey’in “Kılıçdaroğlu seçimlerden birinci parti çıkabilir!” öngörüsü, bir buz dağına çarparak batan Titanik adlı geminin kaptanı Edward John Smith ‘in, denize açılmadan önce , “Atlantik’te bu gemiyi batıracak hiç bir şey yok; olamaz da zaten!” demecini hatırlatıyor insana! Bakınız, Yönetim ve Divan birlikte Başbakan’ı ziyaret ederek bütün Galatasaraylılar adına özür dilemeli tez elden, başka türlü bu stat için onca çabalayan kişinin gönlünü yeniden kazanamazsınız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.