Tam Abdullah Avcı ile seviniyordum ki Adrian'ın kafası kafamı bozdu!... Trabzonspor İnter'i yine evire çevire yenecekken elinden kaçırdı. Küplere bindim.

Trabzonlu Adrian'ın kafası da bizim kafalar gibi, yedi metrelik kalenin boşluğunu görmüyor, gidiyor iki adımdan topu direğe nişanlıyor. Bizler de burnumuzun dibindeki gerçekleri görmüyor çoğu zaman Adrian gibi zırvalıyoruz.

Milli takımda sorun Hiddink değildi.

Gönderdik!

Gelen Abdullah Avcı en doğru yerli seçim. Hayırlı olsun. Ancak; şartlar değişmezse, TFF ülke futbolu için önemli kararlar almazsa Avcı'ya da yazık olur, Türk futboluna da...

Nasıl ki sorun Hiddink değilse, kurtarıcı da Avcı değil!

Avcı iyi bir hoca. Başarıya endeksli ve aç.

Yaptığı işler onu bu göreve getirdi.

Ciddi, düzenli, gayretli, plan programlı ve her şeyden önemlisi değişimin dil değmemiş ismidir Abdullah Avcı. Onu, başında bulunduğu U17 takımının başarısından ötürü tebrik ettiğim yazım sonrası bana açtığı tevazu içindeki teşekkür telefonunu unutamam. O gün dedim ki; bu ülkede alkışı duyunca böbürlenmeyip telefonla teşekkür eden hocalar da varmış meğer... Öyleyse gün gelir başarırız.

Ancak şu da biline ki;

Yabancı sınırlaması, alt yapı, gün kurtarma, adam kayırma, siyasi iradenin etkisi, hakemleri kurban etme, medyanın tavrı değişmedikçe Avcı'yı da getirsen 'ava giderken avlanırsın!'


Devenin neresi doğru ki...


Melo, Beşiktaş maçından sonra tribünleri tahrik eden hareket çekmiş.

Ayıbın savunması olmaz!

Ayıp da yapanı bağlar.

Verirsin cezasını, çeker.

Ancak;

Kimi hareket çeker arkası sıvazlanır!

Kimi boyundan gırtlak keser görülmez!

Kimi ayakta, yattığı yerde, diz çöktüğünde hakeme sin kaf çeker ceza yemezse

Melo'ya verilen ceza da ayıba girer!

Kimi tribünden gelen küfüre küfürle karşılık verir, ayıba ayıp katar, hasıraltı edilir, hatta mübah bile sayılırsa o zaman akla da şu soru gelir.

Tribünden devamlı küfür yiyen hakemler de dönüp taraftara küfür edebilir!

Beşiktaş sahaya iyi niyetle Van için giysi atar attığına atacağına pişman ettirilir.

Cezaya çarptırılırsa

Beşiktaş maçına seyirci alınmayacak denince Fenerbahçeli kapıları kırar içeri girer de, körler sağırlar birbirini ağırlar misali ceza yemezse...

Beşiktaş da Melo da haksızlığa uğramış sayılır!


Topsuz maç oynayacak mıyız?


Dört büyük takım yöneticileri oturup anlaştı 'aramızdaki maçlara rakip takım taraftarı alınmasın' dedi, Beşiktaş-Galatasaray maçına Galatasaray taraftarı alınmadı.

Değneksiz köye döndük!

Bu karar resmen insan haklarına tecavüzdür!

Yargısız infazdır!

Anayasayı ihlaldir!

Kimse de durun yaaa... N'oluyor demedi!

Olay çıkacak diye suçsuz insanlara yasak koymak bir tek bizde var.

Hem de keyfi!...

Bu karar bir tek o şehrin mülki makamlarınca alınabilir. Vali derse anlarım.

Dört başkan istedi diye böyle bir karar alınamaz.

Alınırsa, gün gelir bunlar maçlara hakemleri de almaz!

TFF'yi de almaz.

Maçı da topsuz oynatır!

Böyle başa böyle tıraş!

Yazıklar olsun!

Futbolun marka değerinden vazgeçtim, bu ülkede velinimet taraftara değer verilmiyor ki.

Yakındır;

Dört başkan bir hafta sonu stada kimseyi almaz, barbekü partisi sonrası KDV'li yanık oynarlarsa kimse şaşmasın!


Eboue lisan bilse oynatır!


Tribünlerden yağmur gibi yağan 'stranger madde' var.

Öyle demişler Eboue'ye...

Fenerbahçe menaceri Hasan Çetinkaya da Eboue için,

'Fildişililer beline bir şey gelenince kafasını tutuyor, böylesini görmedim' demiş.

Hasan kardeşi severim ama ben de Hasan gibisini görmedim;

Menacer mi, gözlemci mi?

Sana ne be kardeşim.

Madem adamın beline bir şeylerin geldiğini görüyorsun geçmiş olsun de bari...

Beşiktaşlı tv yorumcusu ......... da bir başka model. O da Eboue için bakın ne demiş;

'Eboue gibileri tv'deki National Geographic'te çok var.'

Eboue de lisan bilse cevabı yapıştırır;

Senin gibi International'i de hiç yok!


UEFA pusuda


Yine kılıfına uydurduk ve tantanayla çıkan yasayı kuşa çevirmek için her yolu denedik!

Hadi biz kendi içimizde men dakka dukka ile işi idare ettik.

UEFA ne diyecek bu işe?

Aldığım duyumlar şu;

Bu kanun değişikliği ile cezalar hafifleyip peşinden itiraflar gelecekse olumlu karşılanabilir.

Yok, kurtarma operasyonuysa...

Yandık!


Fiske!


Lugano, PSG'de son 5 maçta yedek kalmış. Normaldir onlar Fransız, biz futbola Fransız!