Geçen gün birisi, durduk yere, “Sahi Oktay Ekşi nerede?” diye sordu. Soru sahibi de Oktay Bey’in Meclis’te olduğunu biliyordu, ama kastı görünürlük olmalı. Hürriyet’in eski başyazarı bu hafta iki konuyla görünürlük kazandı.



İkizdere’ye HES yapılmasına karşı çıkarken, gecenin bir yarısından sonra kaleminin ucunu sivrilterek, Ak Partili milletvekilleri için “Bunlar analarını bile satarlar” diye yazmıştı. Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş o sözünden dolayı mahkemeye vermiş Oktay Ekşi’yi ve kazanmış. Mahkeme altıbin TL ödemesine hükmetmiş Oktay Bey’in...



Yazısını gazetesi de sahiplenmediği için, Aydın Bey, “Siz ödeyeceksiniz” derse ve diğer Ak Partililer de sıraya girerse, eski başyazara ne olur, düşünmek bile istemiyorum.



Oktay Ekşi’nin ismi bir de ‘frak uzmanı’ olarak gündeme geldi bu hafta... Ordu ilimizin Mesudiye kazasının Gökçe köyünde doğmuş birinin artık sadece kraliyet davetlerinde giyilen ‘frak’ nâm giysi konusunda ‘uzmanlığı’ başlı başına önem taşıyor.



‘Pop sosyolog’ Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le birlikte Londra’ya giden meslektaşların üzerinde taşıdıkları ‘frak’ için Oktay Bey’den görüş almış...



“Biliyorsun ben ‘frakseverim’; frak nerede nasıl giyilir ‘bildiğimi’ sanırım” ile başlayan ağır başlı görüşler...



‘Uzmanlık’ hem de nasıl uzmanlık, bir bilseniz... Bazı meslektaşlar frak denen uzun cüppenin altına yelek giymiş, bazısı giymemiş. “Hangisi doğru?” sorusunun cevabını aradım Oktay Bey’in anlatımında. “Giyilir” demiş. Hatta, İngiltere Başbakanı David Cameron başta olmak üzere bazı konukları ‘ceketinin altında yeleğinin taşmasına müsaade ettiği için’ eleştirmiş. 5-10 santim daha kısa olmalıymış frak altına giyilen yelek...



Gökçe köylü Oktay Bey daha önce de (Mart 1998) Süleyman Demirel’in, cumhurbaşkanı olarak İspanya’ya yaptığı gezide, bir akşam davetine, frakla siyah papyon takarak gitmesini eleştirmişti: “Frakla siyah papyon takmak akıl almayacak kadar büyük bir yanlıştır; çünkü siyah papyon sadece smokinle takılır, frakla değil” sözleriyle...



Mustafa Kalemli’nin TBMM başkanı olarak, Turgut Özal’ın da cumhurbaşkanı seçildiği gün frakla siyah yelek takma hatalarını da yüzlerine vurmuştu Oktay Bey. Turgut Bey beyaz yerine siyah papyon takmış, bir elinde silindir şapka, diğer elinde beyaz eldivenler tutuyormuş... “Ve düşük bir pantolonla doğrusu pek komik (Şarlo gibi) bir görüntü vermişti” demişti Oktay Bey...

Eski cumhurbaşkanının kıyafeti için ‘Şarlo gibi’ diyebilen ‘uzman’, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için “Frakı en iyi taşıyan kişi” ve “40 yıldır frak giyermiş gibi” tespitlerinde bulunuyor...

İyi de ‘uzmanlığı’ nereden geliyor Oktay Bey’in?



Meclis’i ‘en yaşlı üye’ sıfatıyla açtığı güne kadar Oktay Ekşi’nin herhangi bir yerde ‘frak’ giydiği görülmedi; ‘nâkıs teşebbüsü’ oldu sadece... Kenan Evren’in 1988 Londra ziyaretinde Saray’daki davete o da gidecekti; kaldığı otelin görevlilerine ütülesinler diye yolladığı pantolon zamanında teslim edilmediği için nasip olmadı. Yerine Okay Gönensin gitti Saray’a...



Ütücü yakmış pantolonu. Oteli mahkemeye verdi frak giyme hevesini kursağında bıraktıkları için...



Ve kazandı.



Okay Gönensin o gece Saray’da Kraliçe’nin yeğeni de olan City Belediye Başkanı ve eşiyle yanyana düşmüş... Türkiye konusunda cehaletlerini fark edince bir-iki aslı astarı olmayan şey söylemiş... “Dört eşli olduğu, bir eşinin Harvard, diğerinin Sorbonne mezunu olduğu” gibi... Sonra şaka yaptığını açıklamış, birlikte gülmüşler...



“Tam çıkarken, Ali Baransel, ‘Komutan çağırıyor’ diye beni Evren’in yanına götürdü” diye anlattı sonrasını... Evren, “Sen o çifte neler dedin bakayım?” diye sormuş, sonra da ‘şaka’ olduğunu öğrenmesine rağmen, “Bu tür anlatımlarla imajımızı zedeliyorsunuz” diye bağırmış...

Oktay Bey’in yokluğu o akşam da Saray’da hissedilmiş sizin anlayacağınız...