Tamam Sarkozy’ye vuralım, ama kendimizi de sorgulayalım.

İtiraf edelim, daha bir kaç sene öncesi, “Soykırım oldu” diyen Dink’i yargılamadık mı?

Şimdi de, Fransa “Soykırım olmadı” diyenlere 45.000 euro para cezası ve bir yıl mahkumiyet öngören yasayı meclisten geçirmeye çalışıyor..

Sahi, soykırım oldu mu, olmadı mı?

Dink’e göre, olan “soykırım” değil, “soy sürüm”dü..

Bana göre mukalata, yani katilleşme. Karşılıklı cinayetler.. Bugün birileri hâlâ bu kan davasının sürdürülmesini istiyor.. Bunu isteyenler de, Türk de olsa, Ermeni de, bunlar ne Türk ve ne de Ermeni dostu.. Birileri bu toprağın çocuklarının kanları ve gözyasşları üzerinden kendilerine iktidar ve servet üretmek istiyor..

İşin şu yanı da önemli değil mi? Aslında Osmanlı döneminde bu işi tezgahlayanlar kimlerdi? İttihat Terakkiciler değil mi? Bunlar sırtını batıya dayamamışlar mı idi? Bu günki Ergenekoncuların dünkü ağa babaları. Masonların oyuncağı olmuş bir cunta..

Evren’in yaptıklarından niye ben sorumlu oluyorum? Onlar Amerikalıların “Bizim çocuklar” dediği adamlar değil mi idi? Bu katliamı yapanların arkasında da yine aynı çevreler vardı. İngiliz, Fransız, Alman, ABD.. Ermenileri kışkırtanlar da onlardı. Ve tabii Ruslar..

Tavşana kaç, tazıya tut dediler.. Osmanlı’yı parçalamak için geliştirilen bir plandı bu. “Ulus devlet” Osmanlı’yı parçalamanın aracı yapıldı. 22 Arap devleti de böyle icad edilmedi mi? “Önce parçayalıp, sonra yutmak”, bizi bize düşman yapmak istiyorlardı..

Protestanlar, Katolikler ne zaman Ortadoksçu oldular?

Ermeni katliamının asıl sorumluları batılılardır. Ermenilere zulmedenler, aynı zamanda Müslümanlara, Türklere, Kürtelere, Araplara zulmedenlerle aynı çevrelerdir..

Anadolunun işgalinde, Ruslar doğudan girdiklerinde bölgedeki Ermeni komitacılarla işbirliği yapmadılar mı, Ruslar Ermenileri ön safta cepheye sürmediler mi? Yunanı Ege’ye çıkartan İngiltere ve Frabnsa değil mi idi, Hatay’ı, Antep’i, Maraş’ı işgal eden Fransızlar bölgedeki Ermenileri silahlandırıp, sırtlarına Fransız askeri elbisesini giydirip terör estirmediler mi?

O dönemde olan oldu.. Bir katliam yaşandı.. Ankara hükümeti kurulunca, özellikle 2. Meclis döneminde Osmanlı İttihatçılarının askeri kanadı Ankara’da hükümeti ele geçirdi ve yollarına aynı şekilde devam ettiler.. Varlık vergisi neyin nesi idi?..

Kimi sürüldü, kimi kaçtı. Bizim oralarda o günlere “Kaç kaç yılları” denir.. Herkes yerinden yurdundan oldu. Gücü yeten yetene. Başsız kalan hamidiye alaylarının silahları ile Kürt milisler, bölgede Ermeni köylerini boşaltmadı mı?

Hep mi cenayet. Yoo.. İnsanlık sahibi Müslümanlar da vardı, Ermeniler de.. Kimi “Biz Aleviyiz, Kızılbaşız” diye kurtulmaya çalıştı, Dersim katliamında onların bir çoğu da yara aldı..

Bu tezgahın arkasında batılı ülkeler vardı..

Bu olay Müslümanların ya da Türklerin topyekun sorumlu tutulacakları bir olay değil..

Her iki tarafın da trajik hikayeleri var. Gidin doğuda, Erzurum’da Müslümanlara yapılan zulmü dinleyin, gelin Ermenilerin yaşadıkları acıları dinleyin.. Gerçekten kötü şeyler yaşandı..

Bu işte herkesin sorumluluğu var, batılılar, ABD ve Ruslar dışında hem Müslümanlar hem de Ermeniler bu cinayetlerin kurbanı oldu..

Burada sorun Türkler ve Ermenilerin sorunu değil. Türklerin ve Ermenilerin bu cinayetin hesabını birlikte batılılardan sorması gerekir.. Demem o ki, Türkler ve Ermenilerin birbirine karşı kazanacak zaferleri yok, birlikte kazanacağımız bir zafer var..

Ben İttihat Terakki cuntacıların cinayetlerinin avukatı olmayacağım. Ermeniler de, Ermeni komitacıların avukatlığına soyunmasınlar, hep birlikte haksızlık kimden gelir, kime yönelik olursa olsun mazlumdan yana, zalime karşı olalım.. Bir topluluğa olan düşmanlığımız bizi onlar hakkında adaletsizliğe sevketmesin..

Sanırım bu konuya yarın da devam etmek gerek.

Selam ve dua ile..

NOT: Duydum ki, Ahmet Efe’nin babası, Mustafa Efe vefat etmiş. 1923 yılında doğan tarihe tanıklık etmiş bir insan, bir peygamber mirasçısı daha aramızdan ayrıldı.. Güle güle Efe hoca.. Rahmet sana. Selam söyle resulü kibriyaya.. Enbiyalara, resullere ve Allah dostlarına..