Tamam! Biliyoruz. Süper Lig kulüp yöneticilerinin canları çok sıkkın.
Aylardır büyük bir krizle boğuşuyorlar ve bir yandan da statüko hiç bozulmasın istiyorlar.
Bazıları bu stres altında Sadri Şener gibi her şeyi şakaya vurmaya çalışıyor; bazıları Ali Koç gibi her an fiziki bir kavgaya girişecekmiş gergin dolaşıyor!
Birçok Anadolu kulübünün yöneticisi yarın hastanelik olacakmış gibi yorgun, tükenmiş bir yüz ifadesi taşıyor.
Bunların hepsi anlaşılır!
Ama artık anlamakta çok zorlandığım bir şey var...
Bu yöneticiler kulüpleri adına açıklama yaparken mangalda kül bırakmıyorlar!
Fakat Kulüpler Birliği çatısı altında bir araya gelince daha iki gün önce söyledikleri ne varsa unutuveriyorlar.
Trabzonspor, Orduspor ve Galatasaray dün ekrana yansıyan görüntülerine baktım da, pek mahcuplar, pek rahatsızlar...
Beyler...
Hani rest çekmiştiniz, hani evrensel hukuk kurallarının uygulanmasını isteyecektiniz, hani 58. maddeyle oynanmasına karşı çıkacaktınız?
Dışarıda öyle, içeride böyle mi?
Neden bir kez daha oy birliğiyle karar çıkmasına göz yumuyorsunuz?
Söyleyin, bütün bunlar kamuoyuyla dalga geçtiğiniz anlamına gelmiyor mu?
Galatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk şimdi kalkmış "hassasiyetlerimiz değişmedi, toplantı sonrası yapılan açıklamanın satır aralarında her türlü mesajın olduğuna inanıyorum" diyor.
Oysa Kulüpler Birliği'nin açıklaması ortada!
Öyle karmaşık bir satır yok ki, arası olsun!
Federasyon "madem şikeye küme düşürme cezasının kaldırılmasını istiyorsunuz, o zaman alın size genel kurul, değiştirin" demişti kulüplere.
Onlar da topu geri iade ediyor ve diyorlar ki; "bu sorumluluk senindir!"
Başka mesaj falan yok!
Çocuksu bir tahtarevalli!
Yani kulüpler paşa paşa genel kurula gidecekler ve ya 58. maddeyi kararlı biçimde değiştirecekler ya da bir "arka kapı" bulup bir defaya mahsus biçimde küme düşmeyi kaldıracaklar.
Bu kadar açık!
Farklı fikirler varmış, muhalefet yapılıyormuş gibi bir hava yaratıp kandırmayın milleti!