Artık kimse gerçek ötesi bilgilerle dolu bellek üretemez
İçinde bulunduğumuz Bilişim Çağı'nda kimse "Benim belleğim çok güçlüdür" diye övünemez.
Neticede kimsenin belleğinin Google'dan daha güçlü olduğunu iddia etmek mümkün değil. Buna bir de YouTube'u ekleyin, görüntülü ve sesli bir kozmik belleğin de var olduğunu görürsünüz.
Bunların yanında sayılarının kaç tane olduğunu bilmediğimiz nice arama motoru var.
Dünkü Zaman'da Etyen Mahçupyan, geçmişte kalmış zamanlara özgü bir "Bellek üretimi"nden söz etmişti.
Şöyle diyordu Mahçupyan:
"- İttihatçılık diğer cemaatlerin gönderilmesi, 'temizlenmesi' ve mal varlıklarına el konarak paylaştırılması sonucunda, hem bir ulusun inşa edilebileceğini, hem de o ulusun bu temizliği gerçekleştiren yönetici kadroya sahip çıkacağını öngören bir yaklaşımdı.
Milli olanın yaratılabilmesi yeterince yaygın bir suç paylaşımını ima ediyordu ve bu tercih bir Balkan milliyetçiliği için hiç de sıra dışı değildi.
Mini bellek üretimi
- Cumhuriyet bu geçmişi yeniden yazılan bir tarihle gizledi ve süsledi. Bir 'milli bellek' üretti... Cumhuriyet kendi geçmişinden kopartılırken, toplum da tarihsel gerçeklikten kopartılmış oldu. Türk kimliği devletin belirlediği şekilde düşünen ve davranan, devlete ideolojik olarak biat etmiş insanların kimliği olarak şekillenirken, olası hayatiyetini de kaybetti ve devlete mahkûm, ancak onun koruması ile ayakta kalabilen bir kimlik haline geldi."
Mahçupyan'ın gözlemlerine katılmamak mümkün değil.
Ama başta da söylediğimiz gibi bu model, yani bellek üretimi geçmiş zamanlara özgü bir model.
Artık bunu canlandırmak, yeni bir "Mini bellek" üretmek mümkün değil.
Kendi tarihimizle yüzleşmeye başladığımız bu dönemde üretilmiş belleğin her vakada nasıl çöktüğünü görmüyor muyuz?
28 Şubat dolayısıyla
Bunu en son 28 Şubat post-modern darbesinin 15'inci yıldönümü dolayısıyla yapılan tartışmalarda da gördük.
Üretilmiş mini belleğin gri hücrelerinden önemli bölümünü dolduran "Şeriat tehlikesi"nin ne tür soygunlara ve ne tür ahlak dışı davranışlara dayanak olduğu çok açık görülmedi mi?
Daha önce de aynı soygunlar ve ahlak dışılıklar mini bellekteki "Komünizm tehlikesi" kullanılarak sergilenmemiş miydi?
Veya "Bölücülük tehlikesi"nin meşru kıldığı faili meçhul cinayetleri, artık hangi üretilmiş mini bellek bize haklı gösterebilir?
Evet... Anadolu sentezinin zenginliğini oluşturan Ermeniler, Rumlar artık aramızda yoklar.
Kozmik bellekler
1955'i yaşamış kuşakların belleğinde 6-7 Eylül'de İstanbul'da olanlar bugün gibi durmakta.
1915 Nisan'ında tüm Anadolu'da olup bitenler ise internetin kozmik belleğinde duruyor.
Yani bellek üretimi artık mümkün değil.
Belleği zayıf olanlar artık bilgisayar başına geçerek sorunlarına çözüm bulabilirler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.