Ben gelinceye kadar ayrılmayın bir yere
Kızmayın... Alt tarafı basit bir model değişikliği...
Eğitimde bir önceki modele dönülüyor.
Hani, Atatürk döneminde de uygulanmış model...
Uğruna Çanakkale savunması yaptığınız 8+4, Engin Ardıçın da döne döne altını çizdiği gibi, Çevik Bir modeliydi. Halka sorulmamıştı. Silahla dayatılmıştı.
Parlamento bunun yürürlüğünü kaldırdı.
Kaldıracaktır elbette.
Nass değildir...
Dogma değildir...
Hele, değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez anayasa maddesi hiç değildir.
Kaldı ki, teklif dahi edilemez anayasa maddeleri de değiştirilir. Nasıl değiştirildiğini yeni anayasa sürecinde göreceksiniz.
Dünyanın sonuymuş gibi de davranmayın...
İsteyen Kuran alfabesini öğrenecek... Öğrenemese bile, en azından, harfleri birbirine çatarak, dedesinin mezar taşında ne yazdığını söktürebilecek... İsteyen Siyer dersi alacak... Yani, Peygamberimizin hayatını öğrenecek.
Dayatma yok, zorlama yok...
İsteğe bağlı...
İçinize sinmiyorsa, siz daha iyisini yapın...
Mesela, Kemal Beyin değerlerimiz arasında sıraladığı Parvus Efendinin hayatını okutun.
Ben bir süre buralarda olmayacağım... Kısa bir süre... Çok uğraştırdınız, çok yordunuz çünkü beni...
Dimağ ve bellek tazeleyip döneceğim.
Ben gelinceye kadar kıpırdamayın bir yere... Şu Tandoğan ruhunu konuşalım...
Belki daha uygun ruhlar buluruz yardıma çağıracak... Recep Peker ruhu mesela...
Cuma günü bu köşede buluşalım. Mübarek gündür...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.