Ayten Alpman da Sadettin Bilgiç de artık yoklar
Geçen hafta Selim İleri'yle her zaman olduğu gibi nostalji yapıyorduk masa başında...
İkimiz de Ayten Alpman tutkunu olduğumuz için Alpman'ın son albümünde seslendirdiği Serdar Ortaç'ın şarkısını koydum disk-çalara...
"Çok seneler geçti senden sonra/ Ben hep yalancı aşklar yaşadım/ Hiç bir zaman ölmeyen şarkılar/ Gibi ben hiç seni unutmadım/ Şimdi hatırlarım eski günleri/ Belki döner gelirsin bir sabah/ Yaz yağmuru düşer durur yüreğime/ Bir küçük aşk benim hasretime/ Sen de benim yağmurum ol/Damla damla gir gönlüme"
Ayten Alpman'ın ölüm haberi gelince yine aynı şarkıyı dinledim gecenin karanlığında.
Çatı' daki akşamlar
O buğulu sesiyle yine "Sen de benim yağmurum ol" diyordu ve ben 1960'lı yıllara, Çatı'daki akşamlara dönüyordum.
Piyanoda İlham Gencer çalıyor ve Ayten Alpman "Sensiz Olamam"ı söylüyordu o rüyada.
Alt katta da Ruhi Su'lu, Tülay German'lı geceler yaşanırdı.
Türkiye 1974'te ilk kez Eurovision şarkı yarışmasına katılıyordu.
Kıbrıs çıkarması dolayısıyla aramızın açık olduğu Yunanistan'ın ve Kıbrıslı yarışmacılarının şarkıları yayınlanırken, onların yerine Ayten Alpman'ın 1972'de seslendirdiği ve sözleri Fikret Şenes'in olan "Bir Başkadır Benim Memleketim"in klibini yayınlamak bir gelenek olmuştu.
Ayten Alpman'ı en son iki yıl önce bir televizyon stüdyosunda gördüm. O katıldığı bir programdan çıkıyor ben de bir başka programa giriyordum. Sarıldık, öpüştük, buluşmak üzere sözleştik.
Ve önceki akşam ölüm haberi geldi.
Sadettin Bilgiç olayı
Son yarım yüzyıldaki toplumsal hayatımızda yer alan bir diğer isim de Sadettin Bilgiç'ti ve o da önceki gün vefat etti.
O da Süleyman Demirel gibi Isparta'lıydı ve Demirel olmasaydı 1964'te Adalet Partisi'nin Genel Başkanı o olacaktı.
"Bilgiççiler" kanadının (veya hizbinin) lideri olarak Demirel kabinelerinde Ulaştırma Bakanlığı yaptı ve 1970'te Adalet Partisi'nden takımıyla birlikte ihraç edildi. Bu ihraç ertesinde Demokratik Parti'nin kurulması ve arkasından 12 Mart darbesi gelir.
Bilgiç 1976'da Adalet Partisi'ne geri dönmüş ve 1977'deki Demirel kabinesinde kısa bir süre Milli Savunma Bakanı da olmuştu.
Sonra 12 Eylül darbesi gelir. "Eski siyasetçiler"in Zincirbozan hapsinde yine Bilgiç vardır.
Doya doya yaşadılar
Sadettin Bilgiç'le geçen aylarda birkaç kez telefonla görüşmüştüm. Sağlığı iyi değildi.
"Profesyonel siyasetçi" kavramını tam dolduran, derin merkez sağı bilinçle temsil eden ve her dönemde ağırlığı olan bir kişiydi. Demokrasiyi özümsemiş önemli bir siyasetçiydi.
Bir özdeyiş vardır... Buna göre "Herkes ölür ama herkes yaşamaz" bu dünyada.
Ayten Alpman da, Sadettin Bilgiç de hem doya doya yaşadılar ve hem de mesleklerinde birer yıldız olarak yaşadıklarını hepimize fark ettirdiler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.