Pazar notları: Baba!
Sırkalmış sıkıntılar, yok sayılmış acılar, bir maske işlevi üstlenen çatık kaşlar, kırk yılda bir tedirgin kahkahalar, otoriter sorular, müşfik cevaplar ve yorulmak bilmeden dik durma çabası... Babam benim!
***
Babalar akşamlardır... Hava kararmaya başlayınca çocuklara bakmalı: İçlerini bir endişe mi kaplıyor, yoksa tatlı bir bekleyişin heyecanı mı?
İkincilerin babalarını kucaklamalı, ellerini öpmeli!
***
Daha önce de yazdım, tekrar edeyim. Ne mutlu o çocuklara ki, dış dünyaya babalarının elini tutarak girmişlerdir! Ne mutlu o çocuklara ki, "iç dünyaları"nı anneleri emzirmiştir!
***
Bir Tuğçe Baran (M.Tönbekici) yazısıydı: "Babasız kızların bir iskelesi yok" diyordu: "Sal üstünde bir hayat... Parasız kalma korkusu yüzünden akıllara durgunluk veren bir cimrilik, erkeklere karşı sinir bozucu bir şüphecilik ve kaygan zeminler haricinde hiçbir yerde barınamama iptilası!"
***
Bize en yakın olduğu anda bile "yabancı" biridir baba! "Dışarda"dır! Bu onu devletle, "yasa"yla, bilimle birleştiren şeydir. Anne nedir o halde, söyleyeyim: "İçerisi"dir anne ! Topraktır. Kalbin kuralsızlığıdır. İnançtır... Belki tam bu noktada "kabul edilmemiş" (Apokrifik) İncillerden biri olan Tomas İncili'ndeki şu sözü hatırlamanın zamanıdır: Ne zaman ki, içle dış, orasıyla burası, aşağısıyla yukarısı bir olacak, o zaman Göklerin Saltanatı sizin olacak!"
***
Güneşi sevmek genç yaşlı bütün canlılara has bir şey! Ama ay farklı! Onu sevmek ve hakkını vermek için galiba insanın iyice yaşını başını alması gerekiyor...
***
Çocukluğumda, babam "haydi mehtaba çıkalım" dedi mi, bütün aile toparlanır, İstanbul'da mehtabın en güzel göründüğü kıyıyı aramak için yola düşerdik. Ablamla ben sudaki yakamozları birkaç dakika izleyip heyecanlandıktan az sonra sıkılırdık. Gençliğimde de şarkılardaki, şiirlerdeki mehtabı gerçeğinden daha çok sevdim. Çok sonraları anladım ki babam haklıymış, mehtap saatlerce seyredilmeye değer bir güzellikmiş! Seyretmek mi dedim? Buna estetik haz ve tefekkürün birleşimi desem çok mu abartmış olurum!
***
Tatil mevsimi gelip çattı ya, hangi tatil yılın geri kalanını temize çekebilir? Modern insanın afyonu tatildir. Oysa adı üstünde, "tatil" işte! Gelip geçiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.