CHPde değişim yok, değişiklik
CHP sözcüleri kurultay öncesinde ekranlara çıkıp değişim diyordu. Partinin değişimden, bir tür evrimden geçeceğini söylüyordu.
Ne olabilirdi bu değişim? Kurulduğundan bu yana halkçı olduğunu öne sürmesine rağmen elitist bir yaklaşım sergileyen, bürokrasi diktatörlüğüne yol döşeyen, sandık sonuçlarını sür-git içine sindiremeyen parti artık değişecekti. Nerdeee!
Sayın Kemal Kılıçdaroğlundan başlayıp bütün kürsüye çıkanlar değişimden değil var olanı çimentolaştırmaktan ya da göstermelik değişikliklerden söz ettiler. Parti Meclisine girecek kadın sayısını arttırmak vb gibi. Ama gerçek anlamda değişimden söz eden olmadı. Altı Ok Değişmez! diye bağıranlar mı değişim istiyor? CHPnin simgesi altı ok nedir? Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Laiklik, Devletçilik ve İnkılapçılık!
Laf olsun diye soralım: Devletçilik okunu tutsan ne olur tutmasan ne olur! Devletçilik, partinin ekonomiyi kimin yönlendireceğini vurgulamak için seçilmiş cumhuriyet ilk kurulduğunda. Zaten ekonomiyi devletten başka yönlendirecek, yönetecek kimse yok ki o yıllarda! Ama bugün? Devletçilik kavramının hiçbir anlamı kalmadı söz konusu olan ekonomiyse eğer.
Cumhuriyetçiliğe kimsenin itirazı olamaz, onun için üzerinde durmayalım. Laiklik? Sanki laiklik elden gidiyormuşçasına kürsüden ikide bir laiklikten asla vazgeçmeyeceğiz! diye bağırmanın anlamı ne? Devlet elbette laiktir. Ama birey laik olmaz eğer inançlıysa. Yalnız devletinin laik olmasını ister. Bugün dünyanın en dindar ülkelerinden biri olan Amerikada bireyler laik midir? Hayır. Dindardır. Ama ABD Devleti laik bir devlettir, her ne kadar kutsal kitaba el basıyorsa da mahkemede tanıklık eden, Başkan göreve başlamadan kutsal kitap üzerine yemin ediyorsa da. Amerikan dolarının üzerinde In God We Trust yazar; Biz Tanrıya Güveniyoruz. Şimdi sen, Biz Allaha İnanıyoruz yazabilir misin paranın üstüne iktidar olsan! Onun için laiklik elden gidiyor gibisinden, salt yarı aydınları korkutmak için öcü yaratmak tutkusundan vazgeçmesi gerek CHPnin eğer gerçekten değişim peşindeyse.
İnkılapçılık eğer sürekli değişimi, çağın koşullarına ayak uydurmayı vurguluyorsa itiraz yok. Eğer statükonun devamı özlemini içeriyorsa itiraz edenler elbette çıkacaktır. Milliyetçilik ve Halkçılıktansa neyi anladığınız önemli. Kafatasçılığı çağrıştıran, sür-git etnik yapıyı sorgulayan bir milliyetçilik elbette kabul edilemez. Ama memleketini sevmek, daha iyi olması için çalışmaksa amaç, elbette milliyetçilik. Halkçılık, CHPnin uzak durduğu bir kavramdır aslında; hiçbir zaman halktan yana olmamış, kendini çoban halkı da koyun sürüsü olarak görmüştür. Bunun dünya kadar örneği vardır ki, sıralamakla bitmez. Halkçılık benden yana/ bana karşı gibi ayırımlar içermediği sürece kabul edilebilir ancak. Sonuçta CHP gerçekten değişimi özlüyorsa, her şeyden önce altı okun anlamını yeniden tanımlamak ve seçmene açıklamak zorundadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.