Baykal partisine çok kırgın
Deniz Baykal, kulakları çınlasın, istenmeyeni engellemenin yolu olarak, vaktiyle Çankayaya Abdüllatif Şeneri önermişti.
Latif abi, hem mensubu bulunduğu hükümetin özelleştirme uygulamalarını eleştiriyordu, yani devletçiydi, devlet kapitalizminin devam etmesini istiyordu, hem parti içinde aykırı sesti, hem kimi çıkışlarıyla birtakım ulusalcı gönüllerde taht kurmuştu, hem de şarabın tadından başka her şeyini biliyordu.
Hem de galiba Çerkezdi...
Bu kadarcık soy dayanışması da olurdu elbette...
Latif abi Çankayaya çıkacak, cihet-i askeriyenin mızırdanmaları sona erecek, böylece 367 numaralarına gerek kalmayacaktı.
Latif abi de Hayır, istemem demiyordu.
Susuyordu...
Hani, Haydi Latif Bey, adayımız sensin deseler, İstemem, yan cebime koy bile demeyecek, koşa koşa gidip adaylığını koyacak. O derece hazırdı...
Belki de farklı bir Cumhurbaşkanı portresi çizecekti. Bilemiyorum.
Özelleştirmelere karşı çıkışında ufaktan bir Ahmet Necdet Sezer kokusu vardı ama belli de olmazdı.
Hayır, olmazdı...
Latif abi uygun bir Cumhurbaşkanı olmazdı.
Mutlaka gelen gideni aratır kuralı işler, AK Partinin icracı özelliği başlamadan biterdi.
İyi ki olmamış.
Dursun Çiçek albayım Hükümeti ve Fethullah Güleni Bitirme Planıyla bence boşa mesai harcamış... Asıl plan, Baykalın elindeymiş...
Baykalın önerisi dikkate alınsaydı, erken seçime ve referanduma gerek kalmayacak, zaten duraklama dönemine girmiş AK Parti o büyük seçim zaferini kazanamayacaktı. Neyse...
Vaktiyle Baykala dert olan, şimdi de Kılıçdaroğluna dert oldu: Bu kez Çankayaya kim çıkacak?
Hayır, önerdiği bir isim yok.
Sadece kadın aday olsun diyor... AK Partiye de kadın aday göstermesini salık veriyor.
Niçin kadın aday?
Eşinin başörtülü olamayacağını düşündüğü için mi? Yahut kadın aday önerisiyle, bizi ne tür bir tehlikeden korumuş olacak? İstenmeyeni engellemenin yolu Kemal Beyde kadın aday mı?
Peki, adayın kendisi başörtülü olsa?
Diyelim ki Merve Kavakçı gibi biri önerilse?
Kemal Bey kadın aday ısrarını sürdürecek mi?
Refiklerimizden istihbar ediyoruz ki, Kemal Beyin kafasında epeydir Güldal Mumcununismivarmış...
Demek ki, amacı sadece istenmeyeni engellemek değilmiş. Aynı zamanda, Siz de adayınızı gösterin, biz de gösterelim... Çarpışsınlar! demeye getiriyormuş.
Hadi çarpışsınlar da...
Deniz Baykalın bu duruma çok bozulduğunu belirtelim de, demedi demesinler.
Kılıçdaroğlu genel başkan seçildikten sonra, Baykal bir tür mecburiombudsman ve akil adam oluverdi. Parti işlerine pek karışmadı. Hizbine hâkim oldu. Muhaliflerin ayartmalarına yüz vermedi. Yönetimin başarısızlıklarını muhalefet fırsatına çevirmedi...
Hatta, Halkım ve partim bana görev verirse, genel başkanlığı neden düşünmeyeyim? ucuzluklarına bile girmedi.
Haddini bildi.
Bir kenarda bekledi.
Bekledi ki, Kemal Bey, Partimizin Cumhurbaşkanı adayı Sayın Deniz Baykaldır, başka da bir arayışımız yoktur desin.
Kemal Bey bunu demedi ve onarılması güç bir kırgınlığa yol açtı Baykalda.
Nereden mi biliyorum?
Bir bilgiye dayalı olarak söylemiyorum ama biliyorum.
Ne yani, kendisinde genel başkanlık vehmeden Kemal Bey, Baykalda Cumhurbaşkanlığı kumaşı göremiyor mu?
Bu kadar mı yetkin bir siyasetçi?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.