Cevdet Kara

Cevdet Kara

Vekildir ne yapsa yeridir!

Vekildir ne yapsa yeridir!

Dokunulmazlığın kaldırılması veya sınırlandırılması konusu zaman zaman gündeme geliyor…
En çok dillendiren parti CHP…
Ama her partide çürük elmalar olduğu için kimse buna cesaret edemiyor…

Şüphesiz dokunulmazlık konusu meclisin yüce şahsiyeti ile alakalı, vekillerle ilgili bir olay değil…

Dünyanın her yerinde de yasa koyucular vekili değil meclisi güçlü kılmak için bu dokunulmazlığı yasalarına, anayasalarına koymuşlardır…

Bizim anayasamıza da giriş sebebi vekile imtiyaz sağlamak değil parlamentoyu daha güçlü kılmak içindir…

Ama yasaları “ uymak için değil çiğnenmek içindir” mantığı ile gören kahir ekseriyet bu dokunulmazlığı da çok farklı değerlendirip vekâleti krallık noktasına taşıyarak dünyadaki uygulamalardan daha farklı bir uygulama ortaya koymuşlardır…

Şu anda vekillere ait 670 dokunulmazlık dosyası bulunmaktadır…
Bu rakam bile dokunulmazlığın bir zırh olarak kullanıldığının en açık göstergesi…

Sadece vekillerin değil vatandaş dışında her kesimin bir şekilde bir dokunulmazlığı var…
Askerlerin…
Yargı mensuplarının…
Aklınıza gelebilecek her türlü bürokratların…

Kimse dokunamıyor…
Dokunan da yanıyor…

Dokunulmazlık konusu mutlaka top yekûn ele alınması lazım ama vekillerle ilgili düzenleme yapılması şu an için elzem görünüyor…

Zaten MHP konu ile alakalı anayasa değişikliği teklifini meclise sunacağını ifade etti…

CHP’nin son dakika samimiyetsizliği yaşanmazsa destek vermesi gerekir…
BDP bu değişikliğin zaten kendisine yönelik bir girişim olduğunu düşündüğü için destek olacağını sanmıyorum…

Burada anahtar parti Ak Parti…
Başbakanın dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı olduğunu biliyoruz…

Ama gelinen nokta çok kritik…

Zira BDP’nin artık bir siyasi parti gibi davranış sergilemekten vazgeçerek tamamen örgütün sesi haline gelmesi, son yaşanan kucaklaşma görüntüleri başbakanın fikrini kısmen değiştirebilir…

Meşhur bir söz var…
“Geciken adalet adalet değildir”diye…

Mutlaka vekiller görev süresi bitip dokunulmazlığı ortadan kalktıktan sonra yargılanacaklar ama yıllar sonra verilecek ceza ne kadar vicdanları rahatlatır…

İnsanoğlunun yaradılış fıtratında suçlunun hemen cezasını çekme beklentisi her zaman ağır basar…

Evet, yıllar sonra da suçlu cezasını çekse bile çok fazla bir anlam ifade etmiyor…

Bu nedenle dokunulmazlık zırhı yeniden gözden geçirilmelidir…
Ve vicdanlarda kabul edilebilir bir noktaya taşınmalıdır…

Benim vekillerin dokunulmazlığı ile ilgili önerim şudur…

1-Yasalarda suç olarak görülen fiili eylemlerden dolayı dokunulmazlığın kaldırılması…

2-Her türlü söz, düşünce, fikir ve ifadelerinden (velev ki bölücü olsa bile) dolayı dokunulmazlığın devam etmesi…

Yani söyleme evet ama eyleme hayır…

Bunu güncel bir örnekle ifade edecek olursak…

BDP milletvekilleri, her zaman ve her yerde örgütün düşüncelerini olduğu gibi kendi düşünceleriymiş gibi kamuoyuyla paylaşmaktadırlar…
Bunu gerek meclis kürsüsünde gerekse meclis dışındaki her platformda dile getirmektedirler…

Bu suç olarak telakki edilmemelidir…

Eyleme dönüşmediği sürece her düşünce açıkça ve baskı olmaksızın ifade edilmelidir…

Bunun için dokunulmazlık gereklidir ve olmalıdır…

Ancak bu söylemlerin eyleme dönüştüğü olaylar vardır ki ( örgüt elemanları ile BDP’lilerin kucaklaşması) bunun için dokunulmazlık olmamalı ve yargılama süreci hemen başlatılmalıdır…

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını şehit eden, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile savaşan insanlarla yapılan bu görüşme dokunulmazlık engeline takılmamalıdır…

Ve dokunulmazlık zırhı asla hırsızlığın, üçkâğıdın, garip gurebanın hakkını yemenin ve kendisini oraya taşıyan halka zulüm etmenin aracı olmamalıdır…

Allah’ın eşitlik kuralına bütün insanlar uymalıdır…










Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Cevdet Kara Arşivi