Organizasyon güzeldi...

Görsellik adına herşey düşünülmüştü...

Arena stadı tıklım tıklımdı...

Ağır misafirler yerlerini almıştı...

Başbakan şiire şarkılar da katmıştı...

Mesajlar da iyiydi...

Gösterdiği hedef de güzeldi...

Ama eksik bir şeyler vardı sanki...

Söylenmesi gereken...

İşte bu dedirten...

Kalplerdeki yangını söndürüveren...



Dedim ya eksikti bir şeyler...



Salondakiler coşmuştu belki...

Başbakanın büyüsü hissettirmişti kendini besbelli...

Ama mesajlar söylenenin tekrarı gibiydi...

Rakamlar boğmuştu tılsımı...

Mevlana'nın ifadesiyle "dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni şeyler söylemek lazım"dı...

Ama yoktu...

Bu Ak Parti'nin kongresi değildi...

Hele başbakanın hiç değildi...

İslam aleminin kongresiydi...

Öyle olmalıydı...

Yahudiyi yerinden zıplatan...

Peygambere dil uzatan kıptiye dilini yutturan...

Ümit bekleyen mazlumların ümidini bin kat daha arttıran...



Ama yoktu...



Düşünüyorum da kongre öncesi televizyon televizyon dolaşmak gerekir miydi...

Yarın söylemen gerekeni bugün söylemek olur muydu...

Herkesin gözlerini ve kulaklarını sana yönlendirdiği bir dönemde bilineni tekrar etmek doğru muydu...

Bence gizem devam etmeliydi...



Şüphesiz böylesine bir başarı herkese nasip olmaz...



Başbakanın bundan sonra işi daha zor...

Sorumluluğu daha fazla...

Beklentiler daha yüksek...



Partisi adına değil...

Şahsı adına değil...

Üstlendiği misyon adına...

Omuzladığı dava adına...

Yarın huzuru mahşerde vereceği cevap adına...



Yol uzun ama iş zor...

Hata kabul etmez...

Leke kaldırmaz bir süreç...

Herşey daha mükemmel olmalı...

Afrika'daki garibanların gözü bizde...

Asya'daki mazlumların kulağı bizde...

Ortadoğu'daki müslümanların yürekleri bizde...



Sona geldik...

Ya bu nur tamamlanacak...

Ya da güneş batıdan doğacak...



Bunlar olacak olmasına da...

Asıl o koltukta oturanlar görevlerini yapmayınca gerçek kıyamet kopacak...

Allah korusun!