Son aylarda, özellikle de son bir ayda yaşadığımız terör olayları, kamuoyunu haklı bir endişeye sürüklüyor. Herkesin morali bozuk... İnsanlar birbirlerine 'bu işin sonu ne olacak?' diye soruyorlar. Gerçekten de Çukurca, Şemdinli, Beytüşşebap saldırıları ve son iki günde arka arkaya Bingöl'de verdiğimiz çok sayıda şehit hepimizi haklı bir matem havasına sürükledi.
Lâkin, arada açıklanan bazı yetersiz bilgilere göre, aynı dönemde terör örgütünün çok büyük kayıplara uğradığı anlaşılıyor. Doğruluğuna inandığım bir istihbarat bilgisine göre, PKK'nın kaybı son bir ay zarfında binin üzerinde bulunuyor. Son altı aylık terörle mücadele döneminde, PKK ve KCK terör örgütlerinin dörtte üçü etkisiz hale getirildi.
Sakın barışçı ve hümanist geçinenler (aslında terör örgütünü destekleyenler), PKK -KCK'nın kayıplarına mersiye yazmaya kalkmasınlar... Kandırılmış gençlerin ölümüne biz de üzülüyoruz. Ancak, aslanlar gibi Mehmetçikler, polisler şehit düşerken, vatanımızı saldırılara karşı savunmayalım da ne yapalım?..
***

Siz geçirmekte olduğumuz acı ve kanlı tabloya bakmayınız. Aslında terör tırmanmıyor, bilâkis artık inişe geçmiş durumda. Terör örgütü iyice köşeye sıkıştığı için 'son çırpınışlarını' gösteriyor. Eğer terörle mücadele bu tempo yavaşlatılmadan iki ay daha devam ettirilirse, PKK kasım sonunda tamamen dağılmaya başlayacak ve en fazla altı ay zarfında ise, münferit bazı olaylar haricinde tasfiye edilecektir.
Terörle mücadele ile geçirdiğimiz 28 yıl içinde sona hiç bu kadar yaklaşılmamıştı. BDP'liler bu gerçeği görmüşler ve parçası oldukları PKK-KCK'ya vakit kazandırmak ve dağılmasını önlemek için sahte barış ve diyalog çağrılarını hızlandırmışlardır.
Teröre karşı verdiğimiz mücadele, aziz şehitlerimizin kanları pahasına kazanılmak üzeredir. Önümüzdeki dönemde, PKK destekçileri ile sözde solcu ve liberal çevreler BDP ile beraber 'barış'(!) çağrılarını arttıracaklardır. Bu konuda, doğru yolda cesaretle ilerleyen Başbakan Erdoğan'ı mücadeleden vazgeçirmek için, ne yazık ki kendi camiasında da -iyi niyetli de olsa- uğraşanlar olacaktır.
Kesin bir dille ifade etmek gerekirse terör örgütü bu kadar köşeye sıkışmışken, örgütü tam olarak dağıtmadan mücadeleyi durdurmak ya da yavaşlatmak, Türkiye'ye ve milletimize çok büyük zarar verecektir. Başbakan Erdoğan'ın azmi ve cesareti teminatımızdır. Bu merhalede terörle mücadeleyi durdurmak, sadece vatan hainlerinin işine yarayacaktır.