CHPyi Ulusta görmek!
Ulus, yani Heykel! Biri o meydanın resmî adı ve diğeri halk nezdindeki ismi.
Esasında o semtin gerçek adı Taşhan idi. Tarihî Taşhan yıkıldı. Yerine bankalar filan yapıldı.
Bir de caddenin ortasına heykel konduruldu. Meydanın adı Millet Meydanı oldu!
Hâkimiyet milletindir denilir ya, millet hakimiyete sahip çıkar korkusuyla bu kelimeden vazgeçildi, ulus denildi. Egemenlik ulusundur!
Yunanca hegemonyadan egemenlik! Moğolcadan ulus!
Al sana CHP tarzı milliyetçilik!
CHP Ulusta neşv ü nema buldu, partinin genel merkezi uzun süre orada idi. İlk genel merkez 1. Meclis olmalı. 2. Meclis yapılınca, orası Halk Fırkasının merkezi oldu.
Sonra arka sokakta genel merkez binası yapıldı. Tabii partinin yayın organı Ulus da orada idi.
Şimdi o bina, birahaneler tarafından istila edilmiş durumda!
CHP Ulusu terk etti. Çünkü burası eski Ankaranın bir parçası idi.
Hacıbayrama çok yakındı. Cumhuriyete kadar, devlet erkânının ziyaret yeri Hacıbayram'dı.
Cumhuriyetten sonra heykel yapıldı, ziyaretgâh heykel oldu!
Bir Avusturyalı heykeltraşın (Hienrich Krippel) yaptığı heykelin kaidesinde bir figür vardır:
Devrilmiş bir çınar ağacı ve onun kökünden yeni bir filiz fışkırmıştır.
Yani Anadoludaki köklü devletin yeni sürümü budur mânasına.
Cumhuriyetin başında kökler reddedilmezken, bir süre sonra kesif bir Osmanlı (ve din) düşmanlığı alıp yürümüştür.
Cumhuriyet köksüz bir devletin adı haline getirilmiştir.
Cumhuriyet, 1950de çok partili seçimle gerçek manasına kavuşmak üzereyken,
CHP suikastı ile darbelere maruz kalmış, bir türlü gerçek cumhuriyet idrak edilememiştir.
1950 sonrasının cumhuriyet krizlerinin sonuncusunu, 2007de yaşadık.
Totaliter cumhuriyetçiler, her ne hikmetse, Ulusu değil, Tek Partinin Ankara valisinin soyadını taşıyan bir meydanı, Tandoğanı seçmişlerdir.
Tandoğandaki Cumhuriyet mitingi bir şehir efsanesinin türeticisi addedilmiştir.
2007 başında Tandoğanda yapılan Cumhuriyet mitingine kaç kişi katılmıştır?
Rivayetler milyona kadar gidiyor! Tandoğan gazı ile, İzmirde, İstanbulda ve ülkenin belli başlı şehirlerinde Laik Cumhuriyet mitingleri yapılmıştır.
Hepsinde katılımla, coşku ile övünülmüştür.
2007de hükümetin erken seçim kararı, bu gücün sağlamasını yapma fırsatını vermiştir.
Bütün gücün yüzde yirmilerden ibaret olduğu apaçık görülmüştür!
Gelelim Ulustaki 29 Ekim Cumhuriyet mitingine!
Cumhuriyet mitingleri Türkiyenin totaliter kesimlerinin içe mesajı yanında, bilhassa dışa mesajı idi. İşte biz bu kadar güçlüyüz! İktidar, seçim de olsa bizim!
Önce şunu söyleyelim: Bu mitingde CHPye mağduru oynama fırsatı ikram edilmiştir!
Eğer yasaklamalar, kısıtlamalar olmasa idi, sıradan bir gösteri ve siyasî toplantı olarak geçip gidecekti.
Öyle olmadı. CHPye mağduru oynama fırsatı verildi, bundan sonra en fazla istismar edilecek şeylerden biri budur.
CHPnin Ulusta ne işi var? Kendi kararı mı?
Bunun böyle olmadığı biliniyor. Bu mitingin asıl tertipçisi İP. Bunlar ulusçu ve ulusalcı.
Bu ulusçu ve ulusalcılar Suriye diktatörü Esed ile dirsek teması halindeler.
Nitekim, miting onların televizyonu ile Esed televizyonunda eşzamanlı olarak naklen yayınlanmış!
CHP cumhuriyeti kurmakla övünüyor. CHP cumhuriyeti Tek parti devrinde elbette bir Baas cumhuriyeti idi! Fakat Türkiyede Baas cumhuriyeti modeli, 1950den itibaren geçerliliğini kaybetti.
2 binli yıllarda ise, çöp sepetine atıldı! Ne yapılsa, dönülüp bu modeli ihya etmek mümkün olmaz.
Ulusa gitmekle de olmaz, Anıtkabire yapışmakla da!
Meğer ki iktidar, CHPnin mağduru ve mazlumu oynamasına fırsat vermeye devam etmesin!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.