Fener’in eksikleri var
önceki akşam Fenerbahçe’nin Shaktar Donestk’e karşı ikinci yarıda oynadığı futbolu beğendim diyebilirim. özellikle Alex’in geçtiğimiz dönemlere göre daha hareketli, olabildiğince istekli ve arzulu futbolu hem kendisine hem takımına hareket getirmiş.
Fenerbahçe savunması birbirini tanıyan futbolculardan oluştuğu için, olabildiğince olumlu gözüktü. Bu bölgenin star futbolcusu Roberto Carlos’a ayrı bir parantez açmak istiyorum. Dünya çapındaki bu yıldız futbolcu henüz hazır değil. Oynamış olduğu bölgede rakibine gol şansı verecek yolları açık tutuyor. Fenerbahçe’nin kalesinde gördüğü gol, Carlos’un hazır olmayışındandır. Oynamış olduğu bölge ‘yol geçen hanı’ gibi. Rakip, elini kolunu sallaya sallaya gidiyor, orta yapıyor. Ben, Carlos abiye sıcak bakmıyorum. Sahada gerçek Roberto Carlos’u görmek istiyorum. Rakip kaleye savurduğu şutlar eskisi gibi değil. Eski günlerine döner diye bekliyorum.
Güiza henüz adaptasyon döneminde; onu da zamana bırakalım. Bütün basın mensupları, yazar ve çizerleri, Güiza’nın nokta vuruşla attığı golden bahsediyor. Her nedense Semih’i es geçiyoruz. Semih’in attığı golde daha büyük beceri ve ustalık vardı. Colin Kazım’ın topla fazla oynuyor gözükmesi bazı kişiler tarafından eleştirilebilir. Ben onun çok iyi işler yapacağını düşünüyorum.
Herkes Aurelio’nun gitmesinden yakınıp durdu. Fenerbahçe’nin, Aurelio için ağıt yakmayı bir tarafa bırakarak, sakat olmayan Emre Belözoğlu ile orta saha problemini kısa zamanda çözmesi gerektiğini düşünüyorum.
Kaleci Volkan, iyi bir performans sergiledi. 3-5 gün sonra MTK ile ön eleme maçı yapacak olan Fenerbahçe’de bir tek kaleci Volkan’la bu iş nasıl sonuca varır; bilemiyorum. Allah korusun! Volkan’a herhangi bir şey olursa, sonradan üzülmek neye yarar.
Hemen, şimdiden Volkan’ın kalitesinde iyi bir kaleci transfer edilmezse, hiç beklenmedik sıkıntılar Fenerbahçe’nin olur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.