Soru: (İstanbul) Akit Gazetesinde yayınlanan haftalık mesajlarımda ayet meallerini verirken, şahsi zannımıza göre verildiğini söyleyen kardeşimize selam ediyor, kısa cevabımızı okumasını tavsiye ediyorum. Cevap: Hiçbir kimse ayetlerden yaptığı açıklamaları, Kur’an-ı Kerim’in anlattıkları olarak değil, Kur’an’dan veya ayetten anladıklarını yazar veya konuşur. Çünkü Allah’ın ilmini içeren Kur’an-ı Kerim’i bizim anlayabilmemiz, ancak bir insan olarak kapasitemiz ölçüsünde olabilmektedir. “O’nun bildirdiklerinin dışında, insanlar, Allah’ın ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler.” Bakara Suresi/255 Böyle olamasaydı, yüzlerce, binlerce Kur’an meali de yazılmazdı, tefsir de yazılmazdı. Hiçbir zaman herhangi bir ayeti şahsi kanaatimizi destekler niyetiyle yazmadım. Bundan da Allah’a sığınırım. Mesajlarımızda Kur’an’dan, ayetten anlayabildiklerimi okuyucularımıza ikram etmek gayretindeyiz. Soru: (Gaziantep) Konuşma ve yazılarınızı zevkle okuyorum. Ancak. Cihat kelimesine fazla takılmıyor musunuz? Günümüzde bu kelimeyi duyanlar, nerede ise rahatsız oluyor. Cevap: Yeryüzündeki birçok haksızlıkların, kötülüklerin sebeplerinden biri de cihat kavramına uzak kalınmasıdır. Mekke Döneminde, Peygamberimizin insan yetiştirilmesindeki ilk merhalesi Tevhid, ikinci merhalesi örnek kul olma hedefi ve üçüncü merhalesi ise cihat olmuştur. Burada dikkatinizi çekeceğim konu şudur: Bir asırdır gizli ve sinsi düşmanlar, cihat kavramını unutturmaya çalışıyorlar. Hâlbuki en zengin bir kelime olan cihadın kelime olarak mahiyetini her insan bilmelidir. Cihat, kararlı ve azimli ve şuurlu bir gayret, bir çabadır. Bu gayretin bedensel olanına cihat, savaş, harp denir. Ruhsal olanına mücahede, fikirsel olanına ise içtihat denir. Kur’an şöyle der: “Cihada sarılanlar, Allah’a giden yolu bulurlar.” Ankebut suresi/69. Peygamberimiz Efendimiz, cihadı 11 merhalede gerçekleştirmiştir. Merhalenin ilk adımı Oku emriyle başlamış, son adımı ise Enfal Suresinin 39. Ayeti ile noktalanmıştır. Son iki üç merhalenin dışında gerçekleşen cihatta ne savaş ne de kılıç vardır. Konuşma ve yazılarımda sık kullandığım cihat kavramını büyük müfessir İbn Kesir ne güzel söylemiş. Lütfen her Müslüman insan bu tefsiri adeta ezberlemelidir. Cihat, İslam ile insan arasına girmiş olan engelleri kaldırma faaliyetidir. Mesela: İman, inkâra karşı yapılan bir cihattır. İlim, cehalete karşı yapılan bir cihattır. İbadet, şeytana karşı yapılan bir cihattır. Nikâh, zinaya karşı yapılan bir cihattır. Helal kazanç, faize karşı yapılan bir cihattır. İnşallah, ismini zikretmediğim kardeşimiz, okuyucumuz, niçin cihat üzerinde çok durduğumun hikmetini anlamıştır. Soru: (Konya) Paraya, maddeye karşı bakışınız değişti mi acaba? Muhtaçlar, fakirler ile önceden çok ilgileniyordunuz. Yanılıyorsak, lütfen bizi uyarınız. Cevap: Peygamberimiz ve ashabının ilk dönemlerdeki sosyal ve ekonomik hayatı ile son dönem çok farklıdır. Bir ipliği çekilince, kırk yamalığı düşen bir anlayışı ve kavrayışı kabullenemeyiz. Şartlar oluşursa, karnımıza yine taş bağlarız, tandır gibi çukurlara girer vücudumuzu kapatmaya çalışırız. Önemli olan şudur. Her konuda son noktayı ya Rabbimiz veya Efendimiz koymuştur. İlgili sorunuzu şöyle cevaplandırayım. “İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki, onlara ancak dirhem ve dinar fayda verecektir.” “Ahir zaman geldiğinde, insanlar için dirhem ve dinara ihtiyaç fazla olur. Zira insan, o zaman din ve dünyasını onlarla (para ile) ayakta tutabilir.” Her iki Hadis için, Kenzul Ummal: 3/240–6347 ve 3/238–6333 Biz, yine fakir ve muhtaçlarla beraberiz. Sizler rahat olun. Hepinizin namına Afrika’da Sudan’da 4000’in üzerinde öğrenci, öksüz, yetimlere yönelik Ribat İnsani Yardım Derneği’nin, Muhayra Aşevi aracılığı ile yemek, giyecek, kırtasiye vs. yardımı devam ediyor. Cebimizde, kasamızda para olmasaydı, oralara bir adım dahi atamazdık. Bir sözü kabullenmede zorlanmışımdır: Müslüman zengin olacak. Böyle bir söze katılmadığımı bildirir, zenginlerimizin daha çok olmasını ister, cümlenize selamlarımı sunar, gelecek haftada diğer soru ve cevaplarla buluşmak üzere hepinizi Allah’a emanet ederiz.