SAV
SAV! Ne anladınız bu kelimeden. Peygambere salavatın kısaltmasını değil mi? Yoksa, herhalde “başından sav gitsin” derken ki anlam demek de değil, kasdedilen.
İkisi de değil. Ama ilk anlamla dolaylı bir ilişkisi var.. SAV; “Salih Amele Vesile Platformu”nun kısa adı.. Geçen gün, Namaz Platformu’ndan Ahmet Bulut’la birlikte, SAV’ın davetlisi olarak Balıkesir’deydik..
Kim bu SAV’cılar derseniz? 1’i üniversite birinci sınıfta bir talebe, biri liseyi bitirmiş üniversite sınavlarına hazırlanan bir genç, 5’den 3’ü İmam Hatip, ikisi Anadolu lisesinde öğrenci.. Birlikte kitap okuyorlar, okulda kollar oluşturmuşlar, sosyal mediayı kullanıyorlar ve değişik etkinlikler planlıyorlar. Aileleri destek oluyor biraz. Geri kalanını, işadamlarına gidiyorlar, valilik, müftülük, vakıf, dernek, oda, sendika, cami cemaati, her kapıyı çalıyorlar, hayra vesile olacak bir şeyler yapmak için. Filistin için, Suriye için, Mescidi Aksa için düzenlenen yardım kampanyalarına destek veriyorlar..
Namazda Diriliş konferansında Zaman Hoşmerimlerinin sahibi sponsor olmuş.. Müftülük, Eğitim Bir Sen destek olmuş..
Bu konferansta, bu gençlere, “Bak, üniversiteye gideceksiniz. Tamam, geçiminizi sağlamak için bir meslek edineceksiniz. Onu siz seçin, ama hangi branşı seçerseniz seçin, açık üniversiteden paralel olarak, eşzamanlı olarak ilahiyatı seçin. Bir yandan Arapça, öte yandan İngilizce’yi de iyi bir şekilde öğrenin. Hatta Afrika dilleri, Çince, Rusça, ne bileyim İbranice ya da onlarca dil var Anadolu’da konuşulan.. Bir fakültede okurken, iyi bir başarı elde ederseniz yan dal seçin ya da internet üzerinden, tarih, felsefe, ekonomi ve siyaset gibi bir başka alanda daha kariyer yapın” dedim.
O konferansa gelen, Twitterden bir izleyici, “Bu çok zor, kulağa hoş geliyor da hayal” diyor.. Oysa zaten dini temel bilgileri öğrenmek zorundasınız. En azından işinize gösterdiğiniz ilgi kadar dininizin temel kurallarına da ilgi göstermeniz gerek. Yan dal için işletme okurken ekonomiden de mezun olmak zor değil ki. Siyaset okurken uluslararası ilişkilerden de ders almak niye zor olsun.
Birilerinin akılları basmıyor, hayal bile edemiyorlar. Geçen gün bizden genç bir arkadaşla karşılaştım. Ziraat fakültesini bitirmiş. “Yüksek lisans düşünmüyor musun”dedim. “Tez aşamasındayım” dedi. “Bu arada ilahiyatı da okusaydın, Anadolu Üniversitesinde Açık Öğretimle paralel olarak” dedim. Onu da okumuş zaten.. “O zaman sosyoloji filan düşün bu arada bir de internet üzerinden” dedim. Sosyolojide de son sınıftaymış! Genç Doku’dan Fatih Karadayı’ya teşekkür ediyorum.
İşte bu! Bizim münevverimiz böyle olmalı.. Gençlere bunu anlattım. Hiç biri “zor” demedi. Allah (cc) yardım edince zorluk mu kalır.. Bu gençler için bu da yetmez, bir de sanatla ilgilenmeliler! Bilgi ve hikmetle yüklü olmalılar. Bunun yanında bir de eylem adamı olmalılar.. “İbni Haldun gibi, Gazali gibi düşünüp, ninem gibi konuşmalılar”. Bunlar derneklere üye olmalılar, dergilere abone olmalılar ve kendi çevre ve ülkelerinden, komşularından başlayarak dünyayı gezmeye hazır olmalılar.. Yeryüzü bize mescid kılındı çünki!
Balıkesir’den önce Çorum’daydım. İskilipli Atıf’ı konuştuk, Hamza Türkmen’le birlikte.. Çıkışta, bir lise talebesi geldi.. Bilgisayarda benim resmime bakarak karikatürümü yapmış. Oldukça başarılı. Basit çizgilerle yüz ifadelerini yakalamış.. Bir başlangıç olarak iyi. Furkan Şimşek’ler geliyor! Bir sürü çocuk çağın moda rüzgarları, akımları arasında savrulup giderken, güzel insanlar da çıkıyor aralarından..
Gençlere şans tanımalıyız.. Kızlarımız, oğullarımız yeni bir medeniyetin ihya ve inşasında öncü roller üstlenmeli. Buna göre yetiştirmeliyiz bu çocukları.. Yaşayan bir Kur’an olmalı, peygamberlerin varisi olmalılar inşallah! Dürüst, bilgili ve cesur! Bu çabalarından dolayı İbrahim Sülmen, Semihcan Ali Demirtaş (SAV Projesinin fikir babası), Ömer Duman, Hasan Basri Duman, Melih Can Demirtaş, Mehmet Furkan Tuncer, Ahmet Talha Tuncer ve Cüneyt Güler’e teşekkür ederim.
On5Yirmi5.com’a bakıyor musunuz. Genç Doku’ya bakıyor musunuz?
Gençlere yönelik yeni yeni birçok yayın çıktı. Kitaplar, dergiler..
“Asım’ın nesli” boş durmamalı.. Sizler tarihin yaşayan tanıklarısınız.. Yaşadığınız zamana ve mekana tanıklık etmeniz gerek..
Kapağı devlete atıp, kendi karnını doyurmak gibi basit hedefleri aşmanız gerek. Allah (cc) sizin ellerinizle zalimleri cezalandırmak ve mazlumlara yardım etmek istiyor. Sizi yeryüzünün varisleri kılmak istiyor.. Yeryüzünün bütün açları ümmetin yetimidir ve sizler alemlere rahmet olarak gönderilen bir peygamberin ümmetisiniz..
Haydi gençler. Şimdi sıra sizde. Ben birkaç küçük örnek verdim. Yoksa daha yüzlercesi var.. Unutmayın, sizin boşa geçirecek bir saniye zamanınız, boşa harcayacak bir kuruş paranız ve feda edecek bir tek arkadaşınız yok.. Bu büyük davayı tek başınıza omuzlayamazsınız. Bir araya gelin, birlikte istişare ve şûra ile, imkanlarınızı birleştirerek ve sorumluluklarınızı paylaşarak, bir cemaat disiplini ile geleceğe doğru yürümemiz gerekiyor..
Selâm ve dua ile..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.