Ben her 19 Mayıs’ta olduğu gibi yine aynı soruyu soracağım. Bandırma vapuru nerede? Nerede olduğunu biliyoruz artık. Sökmüşler. O zaman bilelim, sökme emrini kim verdi ve niye hurdaya çıkartıp imha etmişler. Kaça sattılar bu hurdayı acaba. Ne zaman yediler bu haltı. Sayıştay’a soruyorum ipe un seriyor. TBMM Dilekçe Karma Komisyonu’na başvuracağız ya da Allah rızası için bir milletvekili bir soru önergesi versin.
Hadi gemi yok, seyir defteri nerede? Zaman tarihi bir yolculuğun arka planı, hatta bu geminin İskenderun-İstanbul, İstanbul’dan Karadeniz’de batıya yolculuğu ile de bilgi sahibi olacağız.

Küçük, pusulası olmayan bir gemi ile Padişah’tan ve İngilizler’den gizli bir yolculuktan söz ediliyordu. Oysa gerçek padişahın emri ile, donanımlı bir gemi ile ve kalabalık bir heyetle ve İngilizlerin ilgisi altında yola çıkılmış. Gemideki bazı yolcular sigortalı imiş mesela. Bu bir İngiliz ajanı. Mustafa Kemal’i Samsun’da İngiliz subayı karşılıyor. Hadi çık işin içinden. O İngiliz subayının adı Robinson. Hani o hatıralarını yapmışsa bulsak da akşam, gerçekten Mustafa Kemal, Samsun’a 19 Mayıs’ta mı çıktı?

Aslında Mustafa Kemal, Nutuk’u hazırlayana kadar kimsenin umurunda olmayan bir gün. 1938’e kadar 19 Mayıs bayram da değil.. 19 Mayıs Gençlik Spor Bayramı, zaten Osmanlılar’dan beri kullanılmakta olan jimnastik bayramının günü değiştirilmek sureti ile uydurulmuş bir gün.

Kurtuluş savaşı o gün başlamış! Yok canım. Eğer düzenli orduların ilk çalışmasından söz ediyorsanız, 1. İnönü savaşından sözetmek gerek. Kaldı ki böyle bir savaşta hiç olmadı. Masa başında uyduruldu. Halk hareketinden söz ediyorsanız, Sivas ve Erzurum’dan önce, hatta Mustafa Kemal, Samsun’a gelmeden Kazım Karabekir bölgeye gelmişti. Her halde yaylaya kır çiçekleri toplamaya gelmedi.

Mustafa Kemal, Samsun’a gelmeden bir buçuk yıl önce kurulan bir Kars İslam Cumhuriyeti var. Daha önce bölgede kurulan başka şura hükümetleri var. Dikkat ederseniz onlardan hiç söz edilmez. Kars İslam Cumhuriyeti; Mustafa Kemal’in Samsun’a gelmesinden bir ay önce işgal edildi ve hükümet üyeleri önce Batum, oradan da Malatya’ya sürgün edildi.
İnternete girerseniz Kars İslam Cumhuriyeti ile ilgili bilgilere ulaşabilirsiniz. Resmi tarih bütün bunları yok sayıyor. Bu inkarın kimseye faydası yok.

19 Mayıs bundan sonra bu gerçekleri konuşmanın vesilesi olmalı.
23 Nisan’da Birinci Meclis’in açılışını kutluyoruz güya, ama 1. Meclis nasıl açıldı anlatamıyoruz. 19 Mayıs’ta yine aynı şekilde Mustafa Kemal’le başlayıp biten bir tarih efsanesi..

Tarih övgü ya da sövgü kitabı değildir. Tek bir şahsa indirgenmiş bir kurtuluş mücadelesi, bir kişiyi yüceltme adına bütün bir milleti aşağılama şeklinde bir anlayışa dönüştürülmeye çalışılıyor.

Artık internet var. Resmi tarih de, resmi ideoloji de inanılırlığını ve ciddiyetini büyük ölçüde kaybetti.

Resmi din, resmi tarih, resmi ideoloji iflas etti. Kemalist paradigma çöktü. 19. yy sonunda, savaş yıllarında, Kapitalizm, Komünizm, Faşizm’in gölgesinde oluşan kavram ve kurumlarla 21.yy’ı anlamak ve açıklamak mümkün değil.

19 Mayıs bundan böyle bir dönemin gerçekleri ile yüzleşmek için bir vesileye dönecektir. Selam ve dua ile..