Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Neoconların yengesi

Neoconların yengesi

Victoria Jane Nuland hanım dışişleri sözcüsü iken Obama’nın yeni ekibinden olduğundan dolayı gözümüze sessiz sakin ve kendi halinde hanım hanımcık görünüyordu. Obama’nın büyüsüne kapılmıştık. Hatta içimizden ‘Obama bunları özenip de seçmiş olmalı’ diye geçiriyorduk. Bir zamandır fark etmeden, sözcülük makamından düştüğünü görmüyordum. Hatta yerine yeni ve daha genç ve savruk birini atamış olmalarına rağmen nerelere gitmiş olabileceği aklımın ucundan bile geçmemişti. Sanki aklım üzerine bir sünger çekmişti. O kadar halim ve selim görünüyordu ki Obama’nın isabetli tercihine yormuştum. Geçtiğimiz günlerde ‘ durdu durdu küfür kustu’ kabilinden galiz ve erkekçe bir küfürle karşımıza çıktı ve huzurlara avdet etmiş oldu. Bu suretle onda değil bizde tılsım bozuldu.  Obama gibi yanlış tanıdığımız zahirdi. Tekrar yakından tanıma ihtiyacını hissettim. O ana kadar dışişleri bakanı Avrupa dairesi yardımcılığına getirildiğini de bilmiyordum. Küfrü kimliğini deşifre etmemi sağladı. Küfrüyle birlikte karşımıza taş fırın veya erkeksi bir kadın fırlamıştı. Sıradan birisi olması mümkün değildi. İz sürdüm. Ancak kurdun kızı kurtlaşabilir. Ukrayna konusunda AB’ye sıfır çekmiş ve Moskova’daki muhatabıyla konuşurken ‘gevşekler topluluğu’ olarak gördüğü AB’ye okkalı bir küfür savurmuştu. Bu sahne, alelade Çeçenlerin bile telefon konuşmalarına paralelden abone olan Putin hafiyesinden kaçar mı? AB ile ABD arasına serinlik ve kurt düşürmek için konuşmayı deşifre etmiş biz de bu suretle korkunç yengemizin ahvalini öğrendik. Putin’e şöyle veya böyle diyorlar ama arada sırada işe yarıyor. Obama’nın takımını da mercek altına alma imkanı doğdu. Meğerse Obama idaresi tam bir sönmüş (şimdilik) Neocon volkan üzerinde yatıyormuş. Obama’nın kendisi uyuyan hücre değilse bile ortakları Neocon.

  Bunlardan birisi de Nuland yenge. Tabiri diğer ile korkunç yenge! Burada karşımızda kişilik sırlarıyla ilgili iki unsur çıkıyor. Nuland bu şahinliğini ya genetiğine borçlu ki bu durumda şahin kızı olmalı. Ya da ‘ üzüm üzüme baka baka kararır’ misali bu karakterini yatağını paylaştığı şahinlere borçlu olmalı. Yeni öğrendiğimiz kimliğinin anahtarı ve kaynağı olarak karşımıza iki unsur birden çıkıyor. Bunlardan birisi Nuland yengenin gerçek soy isminin Nudelman olması. Belli ki bir Yahudi soy ağacına dayanıyor. Madeleine Korbel Albright’ın haleflerinden sayılabilir. Albright 1998 yılında kadına muamelesi noktasında Taliban’ı beğenmemiş ve onu medeniyetçe aforoz etmiş ve menfur ilan etmiştir. Keza 1991 yılından sonra Irak’a uygulanan 12 yıllık ambargoya sahip çıkmış ve mal olduğu yarım milyon kadar çocuk çoçuğun telef olmasına bile değer olduğunu söylemiştir. Böylece ciğerinin merhametsizliğini ortaya koymuştur. Nuland ablanın ikinci özelliği ise korkunç yenge olmasıdır. 

 Kendisi Yahudi soylu olduğu gibi kocası da Neoconların fikir babası tarihçi Robert Kagan. Robert Kagan Neocon çatısını bile kendi için yetersiz gören bir çılgın. Robert Kagan, William Kristol ile birlikte The Project for the New American Century (PNAC)’yi kurmuştur. Bu, Yeni Amerikan Yüzyılı Projesi Bush’un Amerikan savaşlarına yön vermiştir. Altını eştikçe bakın neler çıkıyor. 21’inci yüzyılı Amerikan yüzyılı yapmak isteyen Bush bu proje tarafından yönlendirilmiştir. Adeta başımıza yeni Napolyon ve Churchill kesilmiştir. Hep bu serseri manyaklar yüzünden. Ama maksadının aksiyle tokat yemiş ve ABD Müslümanlara saldırganlık üzerinden 21’inci yüzyılı kaybetmiştir. Vakitsiz öten horozun başını keserler. ‘Vakti gelmeden kim bir şeyi elde etmek isterse mahrumiyetle cezalandırılır’ kuralının kapsamına girmiştir. Bugünden yarına yeni bir deyim üretmek mümkündür: Yatağını paylaştığın adamı söyle sana kimliğini söyleyeyim! Nedense bizim dış politika yazarlarımızdan bir kısmı da Amerikan hariciyesinin aktörleriyle evlidir. Bu evlikler acaba işlerini ve zihinlerini etkiliyor mu? İlham veriyor mu? Yoksa tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş halini mi yaşıyorlar? Bir dönem Yasemin Çongar ve Amberin Zaman için geçerli sayılabileceği gibi. Bu kalemlerden bir kısmı ne zaman ABD-Türkiye çıkarları çatışsa doğaçlama bir biçimde ABD’nin çıkarlarının yanında yer alıyorlar. Tesadüf mü cibilli mi yoksa koca marifetiyle mi? Hele Nuseyri birisiyle evli bir dış politika yazarımız var ki, sormayın! Esat anılınca sular seller duruyor! Onu aklamak için herkesi haklıyor. Dünyanın öbür ucundaki İslamcılar bile kaleminden kurtulamıyor. Abdulkadir Molla gibi.  Kaleminin ucundan mürekkep değil kan damlıyor. ABD’de olsaydı kesinlikle Neocon yengelerden birisi olurdu. Burada mecburiyetten payına Esatçılar düşüyor!

Nuland’ı hanım hanımcık biri sanıyorduk! Saflığımızın derecesine bakın hele! Ne hanım hanımcığı! Engerek soylu! Meğer sözcülükte tam siper pusuya yatmış. Pusudan çıkınca da küfrü basmış. Anlayacağınız, Neoconlar Obama’nın altında kuluçkaya yatmışlar. Sonunda çıka çıka; Obama’nın güvercini Neoconların şahini çıktı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi