DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk, bakın PKK yandaşı bir televizyon kanalında ne demiş: - Yani bugün Avrupa'ya gittiğimizde, "Bakın AK Parti sizden daha fazla oy aldı, Kürtlerden" deniliyor.

Bu bizim için çok önemli ve gerçekten cevap veremediğimiz bir noktaya bizi taşıyor. Oysa, her şey açık ve net... Bu tablonun cevap verilemeyecek bir tarafı yok. Sandık sonuçları ortada. DTP, yıllardır hep aynı tezi işliyor. Türkiye'de yaşayan belli insanları hedef alıyor. "Biz Kürtlerin temsilcisiyiz" diyor. O bölgede yaşayan halk ise, "hayır" cevabını veriyor. Bu durum da DTP'yi oldukça rahatsız ediyor!

Türkiye'de, bölge veya mezhebi temel alan partilerin akıbeti hep aynı oldu. Hiç biri büyüyemedi, hiç biri belli bir oy oranının üzerine çıkamadı. Zaman zaman Parlamento'ya da girdiler. Sadece belli bir grubun haklarının savunuculuğuna soyundular. Durum bu olunca, Türkiye'deki diğer kesimlerle sıkıntılar yaşadılar. Ekili olamadılar, zaman içinde de silinip gittiler.

üstelik, DTP'nin çok daha fazla handikabı var... Bir yandan "Bir Kürtlerin temsilcisiyiz" iddiasında bulunuyor. Diğer taraftan terör örgütü PKK ile dirsek temasını sürdürüyor. Hatta, PKK'ya toz kondurmamak için elinden geleni yapıyor.

Peki PKK ne yapıyor? Kürtlerin yaşadığı köyleri basıyor. "Hain" damgasını vurup, Kürt vatandaşlarımızı katlediyor. Kürtlerin yaşadığı bölgelerde bombalar patlatıyor. Pek çok vatandaşımızın hayatını kaybetmesine yol açıyor. Yetmiyor, Doğu ve Güneydoğu'ya hizmet götürülmesini engelliyor. Devlete ait iş makinelerini imha ediyor. PKK, bölgenin gelişmesini istemiyor...

çünkü, az gelişmiş bölgelerde daha fazla etkin olacağını düşünüyor! Bitmedi, DTP'li belediye başkanları, halkın problemleri yerine daha başka konularla ilgileniyorlar. Belediyeleri, farklı amaçlarla bir "üst" olarak kullanmaya çalışıyorlar. Halk da bunun farkında. Bölge halkı, artık kan ve gözyaşı dökülmesini istemiyor. Huzur içinde rahat bir hayat sürmeyi arzu ediyor. Belli ki, Ahmet Türk halkın beklentilerini hâlâ fark edebilmiş değil. Yine gerginlik politikasını sürdürmeye devam ediyor. Halka "mücadele" çağrısı yapıyor:

- Ben halkımızın, bu yerel seçimin bir referandum olduğunu düşünerek, görerek bir tavır sergileyeceğine, mücadele azmini ortaya koyacağına inanıyorum. Halk huzur istiyor... Ahmet Türk, kavga çağrısı yapıyor!

AKParti ise, herkesi kucaklamaya çalışan bir kitle partisi. Vatandaşa kavga değil, hizmet vaat ediyor. Diğer partilerin durumu da aynı. Bir yanda PKK ile kol kola yürüyen DTP, diğer tarafta ise "bütünlüğü ve huzuru" savunan Ak Parti ve diğerleri... Bölge halkı ise, yıllardır devam eden kavgadan, dökülen kan ve göz yaşından "illallah" demiş durumda. Şimdi sormak lazım:

- Ortada anlaşılmayacak ne var? Halk kavga değil huzur, bölünme değil, barış içinde birlikte yaşamak istiyor.

Peki bölgenin karışmasını, insanların birbirine düşman olmasını, kan dökülmesini kimler istiyor? Tarih boyunca örnekleri görüldüğü gibi, bu ülke insanları değil, başkaları! Maalesef, dün olduğu gibi bugün de çeşitli gerekçelerle yeteri kadar yandaş bulabiliyorlar! Sürekli olarak "kardeşlikten" bahseden DTP'nin, bu tabloyu çok iyi tahlil etmesi gerekli. AK Parti'nin DTP'den daha fazla oy almasının şaşırılacak bir yanı yok ki!

üstelik, Ahmet Türk ve diğerleri bu kafayla giderse ve AK Parti önümüzdeki seçimlerde iyi adaylarla halkın karşısına çıkarsa, DTP'nin daha büyük hezimetler yaşaması kaçınılmaz.