Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Basın ilan

Basın ilan

Şu Resmi İlanın ne anlamı var!

Kim okur bu ilanları?! Kimse okumaz..

Resmi İlan dediğiniz zaman kaybıdır, kağıt kaybıdır, baskı, boya kaybıdır.. 

Her gün yüzlerce sayfa, yerel, bölgesel, ulusal basında ilan yayınlanır..

Aslında Ticaret Sicil Gazetesine de gerek yok.. Resmi Gazete belki bir süre daha yayınlanabilir, o da sembolik olarak, yoksa o da internetten yayınlanabilir..

Resmi İlanı da, ticaret sicil ilanını da internetten yayınlayalım. Özet mesaj da ilgilisine e-mail ve sms olarak gönderilsin..

İnsanlar sisteme akredite olsunlar, ilgilendikleri ilanı çeksinler, o konuya abone olsunlar, girip baksınlar..

Kimin adı geçiyorsa, adına mesaj gider. Yere dayalı adres kaydı yok mu, bağlı olduğu muhtarlığa bu kayıt gönderilir. İsteyen merkezi sistemden isteyen kendi muhtarlık sitesinden arama yapar kendini ilgilendiren ilanı görür..

Bakın bu göz göre göre yapılan bir sahtekarlıktır. Soygundur, israftır..

Birtakım mahalli gazeteler, bölgesel, hatta ulusal gazeteler aslında naylon gazetedir.. Naylon basın kartı dağıtırlar.. Eskiden “Kolay ilan gazetesi” diye bir gazete de çıkardı. Verirsin şirketin, kooperatifin kongre  ilanını, kaç gazete istiyorsun, basar verirdi, bilmem kaçıncı baskı olarak.. Kimse görmez, duymaz, bilmez, ama güya sen ilan etmiş olurdun! Mevzuatın dayattığı yasal şart yerine gelmiş olur ama, asıl gaye atlanmış olurdu bu şekilde..

Göz göre göre lades..

Hiçbir anlamı, ciddiyeti, inandırıcılığı yok..

Bunlar herkesin bildiği bir sır..

Gazeteler daha yüksek resmi ilan almak için tirajını şişirir.. Sahte tirajlar oluşur.. Bugün, bana kalırsa 4,5 milyon gözüken tiraj, resmi ilanı kaldırın4 milyonun altına düşer.. İnanılmaz bir tasarruf elde edilir. İsraf önlenir..

Basına kaynak aktarmak istiyorsanız, sosyal sorumluluk katsayısı, tekzip sayısı gibi bir kriter belirlersiniz.. ona göre itibar, kamu yararı kriterine göre destek verirsiniz..

Resmi ilan internet üzerinden, e-mail ve GSM servisleri ile ilgilisine anında ulaştırılır.. İhale ilanlarını öğrenmek istiyorsanız, ilgilendiğiniz konuyu yazar akredite olursunuz, ilan mesajla size ulaşır, siz de her hafta girer havuzdan kategorik olarak tarama yaparsınız..

Basın İlan Kurumu kalsın, ama şu gazetede Resmi Ilan yayını, ticari sicil yayını komedisine bir son verelim.

Ticari Sicil Gazetesini gidip alırken bile, size gazetenin tamamını vermezler. Tamamı ancak arşivlerde bulunur. Size ilanınızın çıktığı gazete sayfasını verirler.. Sonra da zaten talep üzerine takdikli suretini alırsınız..

Bu yayın hangi akla hizmet eder bugün ! 

Bakın bunda kamu yararı yok. Kamu zararı var.. Hatta haksız kazanç var.. Yasa bunu korumaz..

Bu işin meşru anlamda hiç kimseye hiçbir faydası yok..

Dostlar alışverişte görsün kabilinden işler bunlar.. Bu işi yapanların eli ayağı boş değil, tuttukları iş değil..

2015’e girerken bu işe bir nokta koymak gerek..

Gazeteler basın ilandan para alırken, aldıkları bu paranın önemli bir bölümünü kağıda, matbaaya, dağıtıma, bayiye veriyor.. Bunların bedeli bir şekilde hem devletten, hem vatandaştan alınıyor ve yine önemli bir bölümü de çöpe gidiyor..

Rüşvet ve yolsuzluk gibi israf da bir suçtur aslında.. Dün bu gerekli idi diyebilirsiniz, ama artık değil..

Yerel, bölgesel basın desteklenmeli. Hatta israf önlenirse daha fazla kaynak da aktarılabilir. Bu konuda, yazılı basına da, internet mediasına da, radyo ve televizyonlara da kaynak aktarılabilir. Ama bunlar kesinlikle sağlam kriterlere bağlanmalı, istismar önlenmelidir.. Hiçbir hukuk düzeni, israf ve istismarı koruma konusu yapmaz. İsrafı korumaz..

Nedense bu konuda ne iktidar, ne de muhalefet bir çift söz etmiyor. Media da suskun, basın kuruluşları da..

Bu herkesin bildiği bir “sır” sanki..

Benim teklifin basının aleyhine olan bir durum değil.. Mevcut durumun gözden geçirilmesi ve yeniden yapılanmaya gidilmesi halinde, eğer birtakım kuruluşlar zarar görecekse, onların zararları bir şekilde telafi edilebilir.

Ama bu düzenin mutlaka gözden geçirilmesi ve tiraj sahtekarlığına bir son verilmesi gerekir.. Bu konu tüketici hakları, basın ahlakı açısından da zorunlu diye düşünüyorum..

Yıllık bütçesi yüz milyarlarca lirayı bulan bu yanlışlıklar komedisine artık bir son vermek gerek.. Selâm ve dua ile.. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Abdurrahman Dilipak Arşivi