Soykırımların İlki ve Anası!
Son sıralarda dünyada Türklere karşı bir küresel yığınak, kampanya ve suikast eğilimi var. Suikast kötü niyetli tertip anlamına gelmektedir. Ermeni soykırımını tartışmasız bir gerçek haline getirmek istiyorlar. Fransa, İsviçre gibi ülkelerin bu yönde almış oldukları kararlar ortada. Mesele bu raddede kalsa yine de teselli bulabilirsiniz. Lakin Ermeni soykırımını yüzyılın ana katliamı olarak mütalaa etme fikri ağır basıyor. Öbürleri de türevi oluyor! Ermeni katliamı katliamların anası yapılmak isteniyor. Ardından bunun bulaşıcı ve sari bir soykırım olduğunu ve ardından gelen katliamların Ermeni katliamını izlediğini, kopya ettiğini kabul ettirmek istiyorlar. Böylece, Batıda Hitler’in Yahudilere karşı işlemiş olduğu varsayılan Holokost’un da İttihatçılardan mülhem olduğu ifade ediliyor. Nedense Hitler ile Talat Paşa ve İttihatçılar arasında bu tarz bağlar kurulurken tehcirlerin anasını gerçekleştirmiş olan Stalin ile Talat Paşa ve İttihatçılar arasında bağ kurulmaması ilginç gelmiyor mu? Türklere yönelik olarak bu siyasi kampanyada veya siyasi yığınakta iki tuzak dikkat çekiyor. Bunlardan birisi İttihatçılar tarafından gerçekleştirildiği öne sürülen katliamın 20’inci yüzyılda katliamlar dizisinin ilki olduğu tezidir. Dolayısıyla yüzyılın ilk günahı kebiri Türklerin ve İttihatçıların olmuş oluyor. İkincisi de Ermeni soykırımının soykırımların anası olduğu ve sonradan gelenlere ilham kaynağı olduğu iddiasıdır. Bu kervana Almanların da katıldığını gözlüyoruz. Zavallılar katliam suçunu herkese ve bilhassa eski ortaklarına, silah arkadaşlarına da bulaştırmak istiyorlar. Böylece bu vadide tek başlarına yalnız kalmak istemiyorlar. Zehi gaflet! Kilise kökenli Alman Cumhurbaşkanı Joachim Gauck elbette Yahudilere karşı pür kusurlarını kabul ederken onunla da kalmamış aynı zamanda İttihatçılara ortak olarak zımnen Ermeni katliamlarında da rol aldıklarını, sorumlu olduklarını da onaylamaktadır. Bu aptallık derecesinde aşırıya kaçmış bir iyi niyet midir yoksa tersine bize karşı bir suikast mı? Sorumluluğun anasını Türklerin üzerine yıkarak bizim cebimizden Ermenilere centilmenlik yapmakta ve vicdanını yıkamaktadır! Türkçede buna elin parasıyla gerdeğe girmek denilir. Hayret ki ne hayret! İslamcılar Almanları Holokost soykırım boyunduruğundan azat etmek isterken Haçlı kalıntıları Türkleri ille de Ermeni katliamına bulaştırmak istiyorlar! Bu Allenby’nin Kudüs’e girdiğinde müttefikimiz olan Avusturya’da kiliselerin zafer çanı çalmalarına benzer! Adamlar gönüllerine söz geçiremiyorlar! Mevlana’nın ifadesiyle tamburum ne söylüyor ben ne söylüyorum!
Ermeni katliamı afakta olmayan ama zihinde olan bir gerçektir. Bir tarafıyla hayaldir. Kin birikiminin hayali tetiklemesidir . Ermeni katliamının yüzyılın ilk katliamı olduğu katliamın kendisi kadar bühtan ve yalandır. Almanlar Afrikalı olduğundan mı nedir Namibya’da giriştikleri katliamı hatırlamak istemezler. Galiba onların tasnifinde beyazlara yapılan suç veya katliam olurken siyahlara ve Hıristiyan olmayanlara yapılan katliamlar kapsam dışıdır. Bundan dolayı dünya Ermenilerin yaptıklarına kör, sağır ve dilsizdir. Onlara yapılanları ise abartırlar. Ayrılıkçı Kürtlere kol kanat geren Madam Danielle Mitterrand’ın kocası François Mitterrand Ruanda’da yapılan katliamı önemsememiştir. Cezayir’de yaptıklarının tersine inkara bile tenezzül etmezler. Sadece görmezlikten gelirler. ‘Avrupa’nın ortasında bir İslam devletine müsaade edemeyiz’ diyerekten Boşnak katliamına da yol ve cevaz vermiştir. İngiltere Başbakanı John Major’ın yaklaşımı da Mitterrand gibi olmuştur. Tarihi bir döküm yaptığımızda Ermenilerin maruz kaldığı muamele ister soykırım ister tehcir denilsin bu çapta yüzyılın ilk olayı değildir. Yirminci yüzyılın siftahını yine Almanlar yapmıştır. Herero ve Namaka Soykırımı ya da Namibya Soykırımı Afrika Talanı sırasında Alman Güneybatı Afrikası'nda (günümüzdeki Namibya'da) 1904-1907 yıllarında Almanlar tarafından yerli Bantu halklarından Hererolara ve Hotanto halklarından Namalara karşı girişilen soykırımdır. 12 Ocak 1904'te, Samuel Maharero idaresindeki Hererolar halkı Alman sömürge idaresine isyan etti. Ağustosta, Alman generali Lothar von Trotha Waterberg Savaşında isyancıları yenerek aileleriyle birlikte bölgeden Omaheke çölüne sürdü. Ekimde ise bölgedeki bir başka halk olan Namalar da isyan ettiler. Almanlar onlara da aynı şekilde davranarak 65,000 Herero'yu (toplam nüfuslarının %80) ve 10,000 Nama'yı (toplam nüfuslarının %50) yok ettiler.
Buna mukabil Türklerden intikam almak isteyen herkes Ermenilerin arkasına sığınıyor. Muharrik unsur, Ermeni muhabbetinden ziyade Türk düşmanlığıdır. Ermeni meselesini maşa ve sütre olarak kullanıyorlar. Bu meyanda hangi veriye dayanıyorsa Soli Özel Türklerin 1915 olaylarında Ermenilerin yüzde 45’ini kestiklerini ve kırımdan geçirdiklerini ileri sürüyor ( Yas tutabilmek, HaberTürk, 24 Nisan 2015)!
Bu doğru ise bizi utandırır yalan ise dünyayı utandırmalıdır!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.