Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Türk Neksesi!

Türk Neksesi!

Nek­se ne­dir ve na­sıl izah et­me­li? 1967 yı­lın­da Na­sır, İs­ra­il kar­şı­sın­da ağır ye­nil­gi alın­ca bu­nu hal­ka ha­fif ye­nil­gi ola­rak pa­zar­la­mak is­te­miş; söz­lük­le­ri ka­rış­tı­rın­ca da ‘nek­se­’ ifa­de­si­ni bul­muş­tur. Halk da Si­si­’ye yap­tı­ğı gi­bi Na­sı­r’­a da Fi­ra­vun­la­ra yap­tı­ğı mu­ame­le­yi yap­mış ve bağ­rı­na bas­mış­tır.  İs­te­haf­fe kav­me­hu fe­atau­hu. Kav­mi­ni ha­fi­fe al­mış ve kav­mi de bo­yun eğ­miş ve ita­at­ten vaz­geç­me­miş­tir. Kos­ko­ca bir ye­nil­gi­’ ge­ri­le­me/nek­se­’ ola­rak su­nul­muş, halk da bu­nu içi­ne sin­dir­miş­tir. Hal­bu­ki, olan bi­ten dört ba­şı ma­mur bir ye­nil­gi ve öte­sin­de nek­be ya­ni bir fe­la­ket­tir. Arap­lar İs­ra­il kar­şı­sın­da çil yav­ru­su gi­bi da­ğıl­mış ve mil­li onur­la­rı yer­ler­de sü­rün­müş­tür. Üm­met ola­rak nek­se ve­ya nek­be tü­ne­lin­den bir tür­lü çı­ka­mı­yo­ruz. Bun­dan do­la­yı za­fer­le­ri ha­tır­la­mak ye­ri­ne ye­nil­gi­le­ri ha­tır­lı­yor ve bu­nun so­nu­cu bir gün İra­n’­ın Çal­dı­ran ve­ya Sırp­la­rın Ko­so­va Mey­dan Mu­ha­re­be­si için yap­tık­la­rı gi­bi ye­nil­gi­le­ri­mi­zi za­fer ni­ye­ti­ne ana­bi­li­riz!  Ya da Na­sı­r’­ın yap­tı­ğı gi­bi ye­rin­de say­mak ve­ya ha­fif ye­nil­gi ola­rak am­ba­laj­la­ya­bi­li­riz.   El­bet­te oran ola­rak AK Par­ti­’nin 7 Ha­zi­ran se­çim­le­rin­de al­mış ol­du­ğu oy ora­nı kü­çüm­se­ne­cek bir oy ora­nı de­ğil. Bu­nun­la bir­lik­te salt ço­ğun­lu­ğu yi­tir­miş ve di­ğer par­ti­le­re ba­ğım­lı ha­le gel­miş­tir. Bu­nun kü­çüm­se­ne­cek ve­ya ha­fi­fe alı­na­cak bir ta­ra­fı yok. Bu man­za­ra kar­şı­sın­da ‘kan­ta­rın to­pu­zu­’ kaç­tı ve­ya ‘seç­men şef­kat to­ka­dı ye­ri­ne Os­man­lı to­ka­dı vur­du­’ di­yen­ler de çı­ka­bi­lir. Seç­me­nin eli­nin da­ra­sı ol­ma­ya­bi­lir. Bu­nun­la bir­lik­te kalp­le­re yön ve­ren Ce­nab-ı Hak­tır. Do­la­yı­sıy­la hal­kın ira­de­si üze­rin­den ve­ya re­yi üze­rin­den Al­la­h’­ın ira­de­si te­cel­li et­miş­tir. Bu mu­ra­dı ola­bi­lir rı­za­sı ol­ma­ya­bi­lir. Biz kul­lar ola­rak ye­ni­den rı­za­sıy­la ira­de­si­nin bu­luş­tu­ğu nok­ta­yı tem­sil et­me du­ru­mu­na yük­sel­me­li­yiz.

***

De­mem o ki, 7 Ha­zi­ra­n’­da alı­nan ye­nil­gi pek ha­fif bir ye­nil­gi de­ğil.  Bu bir ke­sin­ti ve­ya mi­lat ol­muş ve Tür­ki­ye­’yi ye­ni bir dö­ne­me ta­şı­mış­tır. Na­sı­r’­ın al­dı­ğı gi­bi bü­yük bir ye­nil­gi ol­ma­ya­bi­lir. Ve­ya o çap­ta ol­ma­ya­bi­lir. La­kin so­nuç iti­ba­rıy­la Na­sı­r’­ın kul­lan­dı­ğı ha­fif­le­ti­ci ta­bi­re uy­gun bir so­nuç­tur.  7 Ha­zi­ran se­çim­le­ri ve­ya Ak Par­ti açı­sın­dan ye­nil­gi­si Mı­sı­r’­ın 5-10 Ha­zi­ran ta­rih­le­ri ara­sın­da ya­şa­dı­ğı 6 gün sa­vaş­la­rı­na denk bir ne­ti­ce­dir. 5 Ha­zi­ran 1967 ta­ri­hin­de Mı­sır ve Na­sı­r’­ın ye­nil­me­si­ne na­sıl ki İs­ra­il ve ta­raf­tar­la­rı şa­ma­ta yap­mış­sa AK Par­ti­’nin ye­nil­gi al­ma­sın­dan da en çok yi­ne ay­nı cep­he se­vin­miş ve ar­tı­ya geç­miş­tir. Bi­na­ena­leyh se­çim­ler üze­rin­den AK Par­ti Mı­sır­lı­la­rın ifa­de­siy­le bir nek­se dö­ne­mi ya­şa­mış­tır. Bun­dan son­ra­ki gün­dem nek­se kar­şı­sın­da to­par­lan­mak ola­cak­tır. Cep­he sar­sıl­mış­tır. Kar­şı cep­he (bü­yük CHP + yav­ru CHP, HDP ve dış uzan­tı­la­rı)  en azın­dan za­man ka­zan­mış­tır.

***

AK Par­ti­’nin al­mış ol­du­ğu ye­nil­gi ta­ri­hi ola­rak 5-10 Ha­zi­ran 1967 ta­ri­hi­ne te­ka­bül edi­yor. Böy­le­ce ta­ri­hin si­met­ri­si­ni bir kez da­ha ya­şa­mış, gün­cel­le­miş olu­yo­ruz. Men­hus ta­rih­ler ara­sın­da­ki bu si­met­ri ve­ya sen­kro­nik va­zi­yet Şe­rif Hü­se­yin ve oğul­la­rı ve İn­gi­liz­ler ta­ra­fın­dan Arap Dev­ri­mi di­ye pa­zar­la­nan Bü­yük Arap İs­ya­nı­’nın pat­lak ver­me ta­ri­hi­ne de te­ka­bül edi­yor. 10 Ha­zi­ran 1916.  El­bet­te bir­kaç gün aray­la bir­lik­te. Ge­çen yüz yı­lın fe­la­ket ta­rih­le­ri­nin göl­ge­si 7 Ha­zi­ran ta­rih­li se­çim­le­ri­nin üze­ri­ne düş­müş­tür.  Bu açı­dan kı­sa va­de­li bir sı­kın­tı ve kriz gö­rü­nü­yor. Tür­ki­ye kad­ro­la­rı­nı ve an­la­yı­şı­nı ye­ni­le­ye­rek yo­lu­na de­vam ede­cek­tir. Kad­ro­lar üze­ri­ne ta­as­sup gös­ter­me­nin bir ya­ra­rı yok. Önem­li olan ül­ke­miz İs­lam ale­mi ve in­san­lık için ya­rar­lı kad­ro­la­rı is­tih­dam et­mek­tir. 13 yıl­lık kar­ne için­de bil­has­sa son iki yıl­da epey kı­rık­lar gö­rü­lü­yor. Sa­de­ce bir ta­ne­si­ni söy­le­ye­yim. Di­ya­net İş­le­ri Baş­ka­nı Gör­me­z’­in Mer­ce­de­s’­i bi­le po­le­mik me­se­le­si ya­pıl­mış­tır. Cum­hur­baş­ka­nı Er­do­ğan, Mer­ce­de­s’­in ia­de­si ko­nu­sun­da ge­rek­siz bir has­sa­si­yet gös­ter­miş­tir.  De­nil­me­si ge­re­ken hu­sus şuy­du: Biz ma­ka­mı­nı tak­dir ede­rek ken­di­le­ri­ne zırh­lı Mer­ce­des tah­sis et­tik. Mer­ce­de­s’­i ia­de­le­ri ise ken­di te­va­zu, gü­zel­lik­le­rin­den­dir. Böy­le­ce Di­ya­net ma­ka­mı­na da göl­ge dü­şü­rül­me­miş olur­du.  İlk gün­den ya­ban­cı ba­sı­nın gün­de­mi­ne dü­şen Çan­ka­ya­’nın ka­ra Fat­ma­lar ta­ra­fın­dan ba­sıl­ma­sı söy­le­mi ile de sa­vun­ma ala­nı­nın dı­şı­na çı­kıl­mış­tır.

 Se­la­had­din De­mir­taş, Tür­ki­ye­’yi ger­me­ye ve teh­dit et­me­ye de­vam edi­yor.  Ya had­di­ni bil­sin ya da bil­di­ril­sin. Tür­ki­ye teh­dit al­tın­da ya­şa­ya­maz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Mustafa Özcan Arşivi