Gözleri dönmüş!
TERÖR örgütü yandaşları son olarak İstanbul’da anne ve çocuğunun içinde bulunduğu aracı yaktılar!
Gözleri nasıl dönmüş değil mi?
Bu bir kin ve öfke?
Bu nasıl bir insanlık?
Terör örgütü yandaşları bir yandan barış havarisi kesilip sokaklarda gösteriler yapıyorlar! Akılları sıra, “Doğu’dan güneş doğmazsa Batı’da sabah olmaz” diye uyarılarda bulunuyorlar!
Ve barış çağrıları yapıyorlar!
Ama bu madalyonun bir yüzü!
Madalyonun bir de öteki yüzü var!
Öteki yüz terör örgütü yandaşlarının gerçek yüzü!
Önlerine gelen araçları yakarak intikam alıyorlar! Yaktıkları araç kimin, içinde kimse var mı yok mu diye bir endişeleri yok! Bildikleri tek şey yakıp yıkmak!
Bir de hendek kazıp, barikat kurmayı biliyorlar! Böyle yaparak kafalarından geçeni hayata geçireceklerini sanıyorlar!
Ne var ki evdeki hesap çarşıya uymuyor! İşin başında etkisiz hale getirilen her terör örgütü mensubuna karşılık on güvenlik görevlisini öldüreceklerini ilan ediyorlardı!
Herkes silaha sarılınca tam aksi gerçekleşti! Bu defa da “teröristlerin elindeki silahlar hafif silah” diye devleti “ağır silah” kullanmakla suçlamaya başladılar! Yüzlerce, binlerce kayıp verir hale geldiler! Ama hâlâ izlemekte oldukları yanlış politikaları terk etme yanlısı gibi gözükmüyorlar! Vurarak, kırarak, hendek kazarak, barikat kurarak hedefe ulaşabileceklerini zannediyorlar!
Arada bir İstanbul’daki anne-oğlun içinde bulunduğu otoyu yakma gibi olaylarla gerçek yüzlerini göstermeseler barış söylemleri ile kafaları bir hayli karıştıracaklar! Ancak ne var ki gözleri o kadar dönmüş ki ne yaptıklarını fark bile edemiyorlar! Barış üzerine döktürdükleri söylemlerin de bir anlamı kalmıyor!
Batı’nın sabahlarının aydınlanmasını araç kundakladıkları sürece daha çok beklerler! Sorunlarının çözümü için “şiddetten başka yöntemler” de olduğunu artık kabul etmek zorundalar!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.