Nasreddin Hoca gibiler!
TERÖR örgütü sözcüleri lafı eğip bükmüyorlar! Kimlerle ilişkili olduklarını açık seçik ortaya koyuyorlar!
Hatta içlerinden bazıları ABD ve AB ülkeleri ile ilişkileri hakkında açıklama yaparken, “Dolaylı değil doğrudan ilişkilerimiz var” demede bir sakınca görmüyor!
Terör örgütü sözcülerinin beyanları bizimkilere sorulduğu zaman ilgili devletler tarafından sürekli yalanlandığını söyleyip kendilerinin yapılan bu açıklamalara “itibar” ettiklerini dile getiriyorlar! Bu noktada Nasreddin Hoca’yı rahmetle anmaktan kendimizi alamıyoruz!
Bizimkilerin hali aynen Nasreddin Hoca gibi! Hani bir komşusu Nasreddin Hoca’dan merkebini emanet olarak istemiş Hoca da o sırada vermek istemediği için, “Merkep yok” demiş ama tam o sırada da merkep içerden anırmaya başlayınca komşusu, “Bu ne hâl?” diye sitem etmiş ya! Nasreddin Hoca da lafın altında kalmamak için, “Bana mı inanıyorsun merkebe mi?” diye sormuş ya!
Bizimkilerin içine düştüğü durum aynen öyle! Adamlar “kimlerle ilişki” içinde olduklarını hiç saklayıp gizlemeden açıkça ilan ediyorlar! İlişki içinde oldukları ülkelerde “diplomasi” gereği bu beyanları “yalanlamak” zorunda kalıyorlar!
Bizimkiler de “ilişkimiz var” diyenlere değil de “ilişkimiz yok” diyenlere “itibar” ettiklerini duyuruyorlar!
Haliyle “ilişkimiz var” diyenlere itibar edecek olsalar ortaya bir sürü sorun çıkacak! En azından, “İlişkimiz yok” diyenler, “Bize mi inanıyorsunuz onlara mı?” diye soracaklar! Bizimkiler böyle bir durumla karşı karşıya kalmamak için baştan onlara “itibar” ettiklerini ilan ederek durumu idare etmeye çabalıyorlar!
Peki, terör örgütü ile ileri derecede ilişkiler içinde olanların “ilişkimiz yok” demesiyle kurulan ilişkiler “yok olmuş” oluyor mu? Var olan ilişkiler kuru bir laf ile yok olur mu?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.