Kim ajanmış kim değilmiş

Geçmişte Fethullah Gülen ile birlikte hareket edip de sonra yollarını ayıranların yaptıkları açıklamalar bu örgütü yakından tanımamız açısından bir hayli yararlı oluyor!

Bu açıklamalar Gülen’in rahmetli Erbakan’ı bir ajan olarak göstermeye çalıştığını ortaya koyuyor!

Rahmetli Erbakan’ı bir ajan olarak gören ve kendisine bağlı olanların da buna inanmasını isteyen Gülen’in bugün içine düştüğü hale ne demeli

Kim ajan, kim değil şimdi her şey ortaya çıkıyor!

Rahmetli Erbakan’ı ajan olarak tanımlayan kişinin kendisine bağlı olan kişilere kimlik kartı olarak 1 dolar vermesi kimin gerçek ajan olduğunu ortaya koymaya yetip de artıyor bile!

Rahmetli Erbakan bu 1 dolarla ilgili olarak ne diyordu

Doların Amerika’nın değil aslında Siyonizm’in parası olduğunu söylüyordu!

Ve doların Siyonizm’in kimlik kartı olduğunu ifade ediyordu!

Ortaya çıkan tabloyu görüyorsunuz değil mi

Biri doları Siyonizm’in sembolü olarak görüp gösteriyor!

Diğeri ise doları kendine bağlı insanlara kimlik kartı olarak veriyor!

Sonra da doları Siyonizm’in kimlik kartı olarak gösteren rahmetli Erbakan hocayı ajan olarak tanımlıyor!

Allah büyük!

Kimsenin hakkı kimsede kalmıyor!

Haksızlık yapanlar daha bu dünyada rezil rüsva oluyorlar!

Takkeler düşüyor keller görünüyor!

Sırtlarını Siyonizm’e dayayarak başarılı olmaya çalışanların yapacakları ilk iş elbette Siyonizm’e savaş açan insanları ajan olarak görüp göstermeye çalışmaktır!

Nitekim öyle de oluyor!

Ve seçimlerden başarı ile çıkan Erbakan’ı dergilerine kapak yapanlar Gülen’den müthiş bir fırça yiyorlar!

Gülen, “Biz bu dergiyi Erbakan reklâmı için çıkarmıyoruz” diyerek yine Erbakan aleyhine beddualar ediyor!

Peki, o beddualar tuttu mu

Ne tutması!

Son günlerde yaşadıklarımız gösteriyor ki o beddualar aynen kendilerine geri dönmüş durumda!

Atalarımız ne demişler

Alma mazlumun ahını demişler, değil mi

Şimdi başta rahmetli Erbakan hocamız olmak üzere bütün mazlumların ahı çıkıyor ve gerçek ajanlar ortaya dökülüyor!