Dolar: Almalı mı- satmalı mı?
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi hafta içi Ankara Sanayi Odası (ASO) Kasım ayı toplantısında konuştu. Zeybekçi “Merkez Bankası olarak kur artışlarında döviz satarak oyuna girdiğinizde spekülasyon amaçlı dalga boylarını hem çıkarken hem inerken kullananların istediğini yapmış olursunuz. Yaptıkları spekülatif harekete Merkez Bankası olarak girdiğinizde 100 milyarlık rezervinizle oyuna dahil oluyorsunuz. Siz oyuna dahil olduğunuzda birileri derhal oyununuzu 2-3 milyar dolarlık alımlarla oynamaya başlarlar. Sonra da yüzde 5-5,5 aralığındaki faiz artırımıyla maçı bitirmek zorunda kalırsınız. İstenilen de odur zaten” dedi.
***
Yakın zamanda siyasilerin konuşmalarında Merkez Bankası döviz rezervi yer alırdı. 2002 yılında 20 milyar dolar altında olan döviz rezervinin bugünlerde 125 milyar dolara çıktığı söylenerek “Korkmayın, kasamız ağzına kadar döviz dolu. Hatta bu rezerv bile az, daha çok olmalı” diye övünülürdü.
Bugün o konuşmaları hatırlayan var mı?
***
Diğer yandan son günlerde vatandaşların bankalarda bulunan 170 milyar dolarlık döviz hesapları dikkate alınarak, döviz bozdurulması tavsiye ediliyor. Bir bakıma dövizi olup, bozdurmayanların vatan sevgisi sorgulanıyor.
Geçen yıl 24 Kasım’da düşürülen Rus uçağının arkasından 08 Aralıkta “Düşen Rus Uçağı ile Kırılan Dayanışma Zinciri...” başlığında şöyle bir yazı kaleme almıştım: “Milli konularda yazı yazmak oldukça zordur. Hele hele milli birliğin sağlanması gereken bir ortamda farklı bir düşünce beyanı çok daha ağır bir yük üstlenmek demektir. Aslında düşen uçak bir kuşak üzerindeki ittifakı parçaladı. Renkli sermaye devrimlerinin güzergahında başarılamayan bir zincir kırıldı. Kırılan zincirin anlamını elbet hem Türkiye hem de Rusya çok sonra anlayacak”
Nitekim Türkiye aradan 1 yıl geçmeden düşürülen Rus uçağının bize ne kadar maliyet oluşturduğunu anladık ve Putin ile barıştık. Oysa o günlerde “1 uçak daha olsa da düşürsek” diyenler hep meydanlardaydı.
***
Merkez Bankası 18-25 Kasım haftası finansal verilerine göre, döviz rezervi 101 milyar 278 milyon dolardan 99 milyar 035 milyon dolara geriledi.
Peki, Türk Halkı ne yaptı? Bankalardaki yabancı para mevduatları 171 milyar 831 milyon dolardan 507 milyon dolar artışla 172 milyar 338 milyon dolara yükseldi. Fakat detaya baktığımızda bir farklılığı belirtmemiz gerekiyor: Yurtiçinde yerleşiklerin döviz varlıkları 984 milyon dolar artış göstermiş. Ve de bu artışın 653 milyon doları tüzel kişilerin alımından gelmiş. Şirketler dolar almış. Yurtdışı yerleşikler ise 229 milyon dolar ve yurtdışı bankalar 202 milyon dolar olarak toplamda 431 milyon dolar satmışlar. Yerli dolar almış-yabancı satmış...
***
Şimdi gelelim asıl meseleye. Dolar almalı mı; yoksa satmalı mıyız? Ekonomi Bakanı’nın söylemine göre 100 milyar dolarlık Merkez Bankası bile spekülatörlere yem olabiliyorsa, vatandaş ne yapacak? Acaba, Türk Halkına dolar sat tavsiyesinde bulunulurken yem olma durumu hesaba katılıyor mu? Acaba Halkın gücü Merkez Bankasının gücünden daha mı yüksek? Halkın piyasa bilgisi Merkez Bankasının piyasa bilgisinden daha mı iyi?
29 Nisan 2016: Bankalardaki yabancı para mevduatları tam 192 milyar 942 milyon dolardı.
11 Kasım 2016: Bankalardaki yabancı para mevduatları tam 170 milyar 432 milyon dolara gerilemişti.
Yani Türk Halkı, büyük kısmı 15 Temmuz sonrası olmak üzere tam 22 milyar 511 milyon dolar dövizini satmış. Ama ucuza...
Bu döviz satışından dolayı ise şu an 10,5 milyar Lira zarar etmiş durumdalar.
Şimdi bu zarara kim, ne diyecek?
350 yıllık İktisat bilmini yıktığımız şu günlerde, piyasaları da kendimizin yıktığını anlamaya çalışıp, maliyeti Türk Halkına yükleme riskini hesaplamalıyız derim. Zarar 10,5 milyar lirayı geçti... unutmayalım.
İyi ki dolarım yok.
***
Asıl sorun daha büyük: Likidite
Bugün herkes doların yükselişi veya düşüşünü konuşuyor. Oysa defalarca yazdım... Asıl sorun daha büyük.
Bugün piyasada çok ciddi bir likidite sorunu yaşanıyor. Çok büyük firmalar bile ödeme vadelerini uzatıyor. Bir çok işyerinde maaşlar ödenmemeye başlandı. Para dönmüyor yani... Halk deyimi ile “piyasada para kalmadı”
Keşke sorun sadece dolar kadar basit olsaydı. Keşke çözümlerde faiz ve dolar satmak kadar basit olsaydı. Keşke...
***
Naci Ağbal: Lütfen süre verin
Vergi yapılandırmada ilk taksit ödeme süresi, bildirimlerin geç gelmesi nedeniyle çok kısa süre oldu. Sayın Bakanım bence ilk taksit ödemesinde süre uzatımını yeniden düşünseniz. En azından bu ayın ortasına kadar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.