Mustafa Karaalioğlu

Mustafa Karaalioğlu

Gelecek endişesi

Gelecek endişesi

Bir ülkeyi, bir toplumu, bir siyasi partiyi hasılı siyasi özellik taşıyan bütün kurumları güvende kılacak, onlara gelecek ve huzur sağlayacak şey demokrasidir. Bilhassa, hikayesinde millet iradesinin tadı ve lezzeti bulunan ve bunun için bedel ödemiş toplumlar için demokrasi, geri dönüşsüz ve vazgeçilmezdir. Türkiye bu yolun ve yürüyüşün en bariz örneğidir.

Bizimki, bir yandan askeri darbeler, öte yandan siyasete ve topluma düzenli olarak harici müdahalelerle fazlasıyla sınanmış bir demokrasi hikayesidir. Acılı, sancılı, yaralı ve dolayısıyla da çok kıymetlidir. Pek az demokrasi bizim kadar ağır ve sürekli bedel ödemiştir. Uzağa gitmeye ne hacet; tam “Artık bitti, bu çağda bir daha akla bile getirilemez” derken 15 Temmuz’da bir daha askeri darbe girişimine maruz kaldık.

Bununla birlikte tek risk darbeler değildir. Nitekim, hem 15 Temmuz’u planlayıp uygulamaya kalkışanlar hem de onların benzeri irili ufaklı birçok cunta ve gruplaşma devlete on yıllardır musallat olmuşlardır. Kadrolaşmış, kaynakları ele geçirmiş ve kendilerinden olmayanları veya kendilerine engel çıkaranları; yani hukuku uygulayanları acımasızca tasfiye etmişlerdir. Devlete sızan güçlerin illa FETÖ gibi darbe yapacak kadar çılgınlaşmaları gerekmez; bu tür alan kapatmaların zemini bizatihi tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.

İşte bu yüzden devleti kimsenin sızmaya, ele geçirmeye, kadrolaşma yoluyla kendi hiyerarşisiyle yönetmeye kalkamayacağı şekilde şeffaf ve liyakata dayalı olarak tanzim etmek; her bürokratik kademeyi hukuk zeminine dayandırmak zaruridir. Türkiye tecrübesi bu zarureti apaçık göstermektedir. Sistemin içinde sahici temsile, hakkaniyete ve liyakata dayalı kurumsallaşma olmadığı müddetçe risk devam eder; endişe sürüp gider.

İyi bir demokrasiye, yani herkesin adilane rol alabileceği bir sisteme ihtiyacımız vardır ve bu, sadece 15 Temmuz’un ürettiği bir ihtiyaç değil aynı zamanda Türkiye’nin güvenlik ve refah ihtiyacının temini için de tek yoldur.  Artan nüfusun talep ve beklentilerini, insanların iyi bir hayat sürme hakkını temin edecek olan budur. İlaveten, çevresi ateşten bir halka halinde yanmakta olan coğrafyada güvenlik riskini azaltmanın yolu da içeride herkesin; her etnik ve mezhebi grubun kendisini sisteme ait hissedeceği bir hukuk zeminidir. Yani, hergün konuşmakta olduğumuz refah, güvenlik, zenginlik, gelecek kaygısının yolu hukuk zemininde temel hak ve özgürlüklerle taçlandırılmış bir demokrasidir. Bir demokraside yegane beka sorunu da bu alanlarda eksiklikler yaşanması, hakkın ve hukukun ihmal edilmesidir.

Denemeye, test etmeye gerek var mı? AK Parti’li yıllarda yıkılan tabuların açtığı geri dönüşsüz yol da en nihayetinde bunu işaret etmiyor mu? Sistemi daha fazla demokrasiyle; yani hukuk ve özgürlüklerle aşılamak, onarmak-yenilemek denenip netice alınmış bir yöntemdir. Herkesin ortak duygularla sahip çıkacağı, kurumları güçlü, hesap verebilir ve serbestçe katılımı garanti eden bir sistem gelecek endişelerinin panzehiri olacaktır.

KARAR’lı olmanın gururu

Önce internet sitesi olarak yola çıkmıştık, bir yıldan beri gazete olarak karşınızdayız. Bu devirde, yayıncılık faaliyetinin zorluğunu bilenler, iyi bilir. Buna rağmen dar imkanlarla, mütevazı ve küçük ama üretken bir kadroyla KARAR gazetesi her gün sizlere ulaşıyor. Zorluklar var mı? Evet, hem de çok. Bizim anlatmamıza ne hacet, bazı şeyler izaha gerek olmaksızın ortada zaten. Ancak, dürüst ve seviyeli bir gazetede olmanın ve bu gazetenin bir köşesinde yazmanın keyfi gibisi de yok.

Çileli bir fikirden bir parça da olsa sorumluluk üstlenmek, bir meslek geleneğini ayakta tutmak, gazeteci ve düşünce insanı olmanın itibarı için bedel ödemek de en başta bizlere; yani bu mesleğin insanlarına düşerdi. Bu yüzden; şimdiye kadar haysiyetimizle, onurumuzla yaptığımız işi şimdi KARAR’da yapıyoruz. Fikir namusundan başka kaygısı olmayan bu ekibin bir parçası olmanın, bu çabaya omuz vermenin gururuyla…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Karaalioğlu Arşivi