İş çığırından çıkıyor!
Anayasa değişikliği için yapılacak referandumda “evet” oyu kullanacak herkesin başımızın üstünde yeri var.
Anayasa da böyle bir değişiklik yapılmasını olumlu bulan ve “evet” diyecek herkese saygımız var.
Ama “hayır” oyu vermeyi düşünenlere karşı sürdürülen aşağılayıcı ve suçlayıcı söylemleri onaylamamız mümkün değil. “Evet” demek ne kadar kişinin hakkı ise “hayır” demek de o kadar hakkı olmalıdır.
“Hayır” diyeceklere karşı sürdürülen suçlamalara bakınca işin çığırından çıktığını düşünüyoruz.
“Hayır” diyecekleri teröristler ile bir tutmak ya da “İslam karşıtlarının da hayır dediklerini” ileri sürmek gibi “sivri çıkışları” ülkemizin geleceği açısından hayırlı gelişmeler olarak görmüyoruz.
Bugüne kadar pek çok referandum yapıldı ve vatandaş aklının yattığı şekilde oyunu kullandı.
Hiç kimse de “vatan hainliği” ile suçlanmadı. Bu sefer de öyle olmalı ve vatandaşlar akıllarının yattığı şekilde oylarını kullanmalılar.
Hiç unutulmamalıdır ki 17 Nisan’da hepimiz birbirimizin yüzüne bakacağız.
O gün birbirimizin yüzüne bakacak halimiz olmalıdır.
Bugün “çalakalem yazılan yazılar” ve beynimize uğramadan beyinciklerimizle yaptığımız konuşmalar önümüze engel olarak çıkmamalıdır.
Bugün 16 Nisan’da pek çok vatandaşımızın, “Bunlar hayır denilmesini hak ediyorlar ama bu sistemin değişmesi gerek” diye “kerhen evet” diyeceklerini biliyoruz.
Temennimiz kampanyanın ilk günlerinde tanığı olduğumuz bu “menfi söylemlerin” kampanyanın sonuna doğru “müspet söylemlere” dönüşmesidir. Elbette herkes kendi tezini savunacaktır.
Ama tezler savunulurken ipin ucu elden kaçırılmamalı ve iş çığırından çıkarılmamalıdır. Hele toplumun bugüne kadar saygı göstermekte kusur etmediği ve âlim olarak gördüğü kişiler
“dillerine” daha bir hâkim olmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.