Önceleri ABD’ye kafa tutuluyor ve “YPG ile olmaz” deniliyordu. Sonra ABD’ye gidildi, nabız yoklandı.

Bakıldı ki ABD’liler YPG’den “vazgeçecek” gibi görünmüyor.

Bu defa “söylem değişikliğine” gidildi.

Ve “YPG’nin olduğu yerde olmayız” denilmeye başlandı.

Tabir caizse “söylem değişikliği” ile “durum kurtarılmaya” çalışıldı!

 

Karşı karşıya kalınan bu durum ne kadar kurtarılır, ne kadar kurtarılamaz bunu zamanla göreceğiz. 

Şimdilik tek bildiğimiz YPG’ye verilen silahlarla ilgili olarak yapılan açıklamalar!

Amerikalılar, “Bu silahlar Rakka’da kullanılacak” diyorlar, bizimkiler de aynı lafı bize dönüp tekrarlıyorlar:

Bu silahlar Rakka’da kullanılacak!

 

Yani Amerikalılar YPG’ye “silah” bize de “garanti” vermeye aynen devam ediyor.

ABD’ye uçmadan önce YPG’ye silah yardımını “kabul edilemez” olarak ilan edenlerin yerinde yeller esiyor.

Şimdi yaptıkları Amerikalıların kendilerine verdiği “garantiyi” ballandıra ballandıra anlatmaktan başka bir şey değil.

Bu arada YPG’nin Türkiye’ye yönelik bir eylemi olursa anında cezalandırılacağını söylemeyi de ihmal etmiyorlar.

ABD’ye yapılan son gezi umarız “gereksiz ve yersiz” beklentilerin sona ermesine vesile olur.

 

Türkiye’den ikide bir, “Kimden yanasınız, bizden mi terör örgütünden mi?” diye soranlar ABD topraklarına ayak basınca dost ve müttefik sandıkları ABD’nin kimden yana olduğunu açık ve net olarak görmüş olmalılar.

Sadece terör örgütü konusunda değil FETÖ meselesinde de ABD’nin kimden yana ağırlık koyduğu açıkça ortaya çıkmadı mı?

 

Çünkü “İade edin ya da iade edemiyorsanız tutuklayın” denilen isim ile ilgili olarak kıllarını kıpırdatmayanlar söz konusu dava nedeniyle tutuklu bir papazın serbest bırakılması için canla başla çalışmışlardır.

Evet, ABD gezisi öncesi ve sonrası ile ele alındığında bir takım gerçeklerin ortaya çıkması bakımından oldukça faydalı olduğu söylenebilir.

 

Bundan sonrası dost-düşman ayrımı yapılırken daha titiz ve daha seçici olmaktan geçmektedir.

Her yüze gülenin dost olmadığı artık idrak edilmelidir.

Dillerden düşmeyen “Stratejik ortak, dost, müttefik” gibi kavramların içlerinin boş olduğu idrak edilmelidir.