Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek döviz kurları ile ilgili bir soruya cevap verirken, “Sıkıntılı sürecin sonundayız” diyor ve “normale dönüleceğini” söylüyor!

Sahi, “sıkıntılı dönemin” sonunda mıyız? Yoksa “daha işin başında” mıyız?

Dolar ve Euro alıp başını gitmiş.

Bırakın muhalif medyayı yandaş medya bile “durdurulamıyor” diye adeta feryat ediyor.

Hâl böyleyken Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in, “Sıkıntılı sürecin sonundayız” açıklaması kamuoyunu tatmin etmeye yetmiyor.

Başbakan Yardımcısı Şimşek’e bakarsanız Türkiye şoklara karşı “büyük direnç göstererek” büyüyor ve hızla normalleşiyor! Ve de Türkiye yapılacak reformlarla “direncini” artıracakmış.

Uzun vadede “negatif senaryo” çizmek zormuş.

Gönlümüz bu vaatlere “inanmaktan” yana ama aklımız “karşı” çıkıyor ve yandaş medyanın feryatlarını önümüze koyuyor. Başbakan Yardımcısı, “Büyük resme bakalım” diyor.

Son birkaç yıldır Türkiye’nin başına “gelmedik felaket” kalmadığını hatırlatarak ona rağmen “ayakta kalmakla” övünüyor.

“Halen sıkıntılar olmasına rağmen güçlüyüz” diyor ve bu sıkıntıların Türkiye’nin “dışarıdaki algısını” bozduğunu itiraf ediyor.

Sonra da, “Türkiye’nin gerçeği algısından çok daha iyi” diye moral vermeye çalışıyor.

Tamam, “büyük resme” bakalım ama aynı zamanda “cebimizdeki” cüzdanlara da bakalım.

Sosyal medyada adam aldığı ile harcadığını kalem kalem sıralamış, “Çaya kuru ekmek banıyoruz” diye yakınıyor.

Bunu ne yapmak lazım?

Nasıl olsa sıkıntılı dönemin sonuna geliyoruz diye görmezden mi gelmeliyiz yoksa kimsesizin kimsesi olmaya mı özenmeliyiz? Evet, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in söylemleri “kulağa çok hoş” geliyor ve insan “inanmak” istiyor.

Ama aklımız buna “şiddetle” karşı çıkıyor. “Durum bu kadar iyi de yandaş medya niye yana yakıla ağlıyor” diye bize kafa tutuyor.

Ekonomiden anlamadığımız doğru ama Allah’a şükürler olsun ki söylenenleri ve yazılanları iyi anlıyoruz, doğru anlıyoruz.

Ve içimizi “bir endişe, bir korku” kaplıyor. Yandaş medya da bu “endişemizi ve korkumuzu” körüklüyor.

Son bir umutla diyoruz ki; inşallah Başbakan Yardımcısı Şimşek “haklı çıkar” ve yandaş medya “mahcup” olur!

Yani durdurulamıyor denilen “döviz kurları” durdurulur.